Monthly Archives :

2 Mart 2018 Başak Burcunda Dolunay

1024 500 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

2 MART 2018 BAŞAK BURCUNDA DOLUNAY

Her şey sürekli değişim halinde, başarılı olmanın bir kısmı da bizi neyin beklediğini bilmemeyi kabul etmekten ve rahat olmaktan geçiyor, diyor Susan Wojcicki, YouTube CEO’su.

Böyle sözleri okumayı ve de hikayeleri dinlemeyi çok seviyorum, “çok doğru, kesinlikle, zaten hayatı kontrol edemezsin” gibi sözler ve sohbetler… hemen arkasından gelen özlü sözler “her şerde bir hayır vardır”, “su akar yolunu bulur”. Peki gerçekte ne kadar yapabiliyoruz? ya da yapılabilir mi? Bunca şeyin bizi sıkıştırdığı; zamanla, kendimizle, insanlarla ve olaylarla yarışıp mücadele ettiğimiz dünyada bu ne kadar mümkün?

Bir kaç gün önce çok hoş bir sohbete kulak misafiri oldum, “şunu anlamanı istiyorum, değişmen gereken sen değilsin düşüncelerin” diye başlayan bir konuşmaydı. Neyi yapıp yapamayacağın, korkuların, kaygıların ile ilgili “düşüncelerini değiştirmeye çalış”. Bunun için onlara sadece kulak ver, dinle aynı küçük bir çocuğun kaygılarını dinler gibi, sonra bir kenarda bırak, tamam anlıyorum tüm endişelerini de ve devam et. Çünkü bu düşünceler çoğu zaman harekete geçmeyi, gerçekte olanla, problemin kendisiyle yüzleşmeyi ve mücadele etmeyi geciktirir diye devam ediyordu. Çok da mantıklı aslında, ama nasıl? Kendimizi yenilemek, bir üst modelimize geçmek bilincimizi yükseltmek mümkün mü? Kesinlikle evet.  Hayatınızın bir evresinde hatta birkaç kez  bunu yapmışsınızdır, yoksa işin içinden çıkamazdınız. Her birimizin ayrı dinamikleri düşünce ve davranış kalıpları var, sanırım bunu çözmek için oturup kendimizle kendimiz üzerinde çalışmamız, kendimize mesai harcamamız gerekiyor.

Kendi üzerimizde çalışmanın Mevsimi de gelmişken bunu yapmak çok da zor olmayabilir.  2 Mart cuma gecesi 03.22’de Başak burcunda Dolunay gerçekleşecek. Başak geliştiren, iyileştiren, onaran, düzenleyen, derleyen toplayan, analiz eden, elemine eden, seçen ayrıştıran bir burçtur. Böyle bir burçta gerçekleşen dolunay bu konularla ilgili farkındalığımızı illaki artırır. Lakin bilinçli aklımız bunu tek başına başaramaz, Bilinçaltını uyaran aktive eden bir başka enerjiye Balık burcu temasına ihtiyacımız var. Dolunayda Güneş, Merkür, Venüs, Neptün balık burcunda olacak. Jüpiterden “yanındayım, rahat ol, zorlama” Marstansa yüksek oktav da “hadi git ve al” komutu alacaklar.

Bizi neyin beklediğini net olarak çoğu zaman bilmiyoruz ama öngörebiliyoruz. Dolunay haftası 1-5 Mart günlerinin hareketli geçeceğini söyleyebiliriz. Ok yaydan çıktı artık, laf ağızdan bir kere çıkar, biraz fevri mi konuştum acaba gb cümleler ağzınızdan dökülebilir. Enerjinizi, arzularınızı, hırsınızı öfkeye dönüştürmeden yapıcı şekilde kullanmaya bakmalısınız. İşler iyi gitmeyebilir; yanlış anlaşılmalar, hatalı yazışmalar, didikleyen eşeleyen sohbetler, memnun olmama tam içime sinmiyor durumları… yaşanabilir. Bağırıp çağırmak ya da küsüp oturmak yerine kendinize format atmaya çalışın. Açma kapatma tuşunuzu bulun, biraz tazelenin, hazır bahar da kapıdayken.

Işığınızı yansıtmanız dileğimle,

Balık Burcu Mevsimi Üzerine

720 480 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

BALIK BURCU MEVSİMİ ÜZERİNE

Fedakarlık olmadan derinden sevmek imkansızdır.
it is impossible to love deeply without sacrifice, Elisabeth Elliot.

Önemli ve kıymet verdiğimiz şeyler için harekete geçme zamanındayız.  Ama nasıl ve ne şekilde?, asıl mesele de bu. Mars ve Venüs karesi 25 şubatta kesinleşti ve etkisini 4 Marta kadar hissedeceğiz. Aslına bakarsanız her bir veya iki ayda bir, iki gezegen birbirlerini görürler ve her temasta farklı bir konu için uyum, mücadele ya da çatışma halinde olurlar. Şimdiki zamanın meselesi; Balık ve Yay burcu eksenindeki mücadele olacak. Mücadeleniz sevgili, ideal, fikirler, değerler, çocuklar, arkadaşlar, bir uğraş, doğrular… ile ilgili olabilir.

Detaylara inmeden önce gökyüzünde dikkat çeken “balık burcu popülerliğinden” bahsetmezsem olmaz. Birden fazla gezegen bir burçta toplaştığında, o burcun anlattığı temalar, olumlu-olumsuz yanları gündelik yaşamımızda öne çıkar ve gökyüzü 7 Marta kadar bu durumda olacak. Balık burcunu anlatan kelimeleri; taşkınlık, aşkınlık, fedakarlık, feda etme, özveri, sunma, idealize etme, kurban olma, kayıp olmadır. Bugünlerde büyük düşünceler ve idealler, özlemler peşinde olabilirsiniz. İç çatışmalarınız, gerilimleriniz artmış olabilir; biri yakanızdan biri de paçanızdan sizi çekiştiriyor gibi, geliyor olabilir.   Neyi yakıp yıkacağınıza karar veremiyor hareketsiz kalmış olabilirsiniz ya da tüm gemileri bu uğurda yakmaya hazır hissediyor olabilirsiniz. Gerçekten mi, emin misiniz?, peki bunu nasıl yapacaksınız? Kaygısız, umursamadan, neyi devirip döktüğünüze bakmadan, dikkatsizce harekete geçmemeye özen gösterin derim. 

Olumlu anlamda ise, Mars Balık burcuna cesaret ve harekete geçme gücü katar. Bırakamadığı vazgeçemediği belki de hep içinde dönüp durduğu düşünce ve ilişkilerden, bağlardan çıkmasına vesile olabilir. Balıkta, Marsın düşüncesiz fevri halini yumaşatabilir, daha sağduyulu olmasını kolaylaştırabilir. Bu iki burçta bilmeden bilen, sezen , anlam arayan, bütün için harekete geçen idealistlerdir ve yerinde durmayı sevmezler, sınırlanmaktan kurallardan hoşlanmazlar. Doğru ve iyi olanın peşindedirler, siz siz olun bugünlerde Neptün’ün görüşümüzü bulanıklaştıran sis perdesini görmezden gelmeyin. Fedakarlık olmadan, ödün vermeden, emek sarf etmeden derin bağlar kuramayız ama bazen aşkın gözü kördür. Belki de bugünlerde meseleniz aşk değil işinizdir, hırs yapmış olabilir herkese savaş açmış da olabilirsiniz. Kaybetmemek, acı çekmemek için olmayan düşmanlar, sahte bahaneler üretmemeye dikkat edin. 

Balık mevsimi, doğanın uyanışa geçmeden önceki son halidir. Bir döngünün bitişini anlatır. Her şey çözülür, dağılır içiçe geçer. Karlar erir, sular toprağa ırmaklara denizlere karışır. Bir gün güneş açar bir gün hava buz gibi soğur, fırtına çıkar. Henüz bir şeylerin doğuşu gelişmesi büyümesi için uygun bir zaman değildir ama bitişler kopuşlar için uygun bir mevsimdir. Hayatın götürdüğü ve getirdiklerine saygıyla, yeniden başlayacak olana güvenle inançla düşünmeye ve hareket etmeye bakın. 2 Martta doğacak Dolunayın size fark ettireceği mesajlar için uyanık olun.

Işığınızı yansıtmanız dileğimle,

Aylin İleri,
Danışman Astrolog

DEĞERLERİMİZ VE DÜZENİMİZ DEĞİŞİYOR

1024 768 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

Değerlerimiz ve Düzenimiz Değişiyor! Uranüs Boğa Burcuna Geçiyor

Astrolojinin temelinde “yukarıda ne varsa aşağıda o vardır” felsefesi yatar. Astroloji, gökyüzü doğa olaylar ve insanlar arasında bağlantılar arar. Eşzamanlı gelişen olaylardan yola çıkar. 

Bu açıdan 2018’in en dikkat çekici gökyüzü olayı Uranüs’ün boğa burcuna geçişi olacak. Bu gezegen deli dolu, kabına sığmayan, sınır tanımayan, düzen bozan, özgürlükçü ve uyumsuz yapısıyla tanınır. (Çünkü Uranüsün keşfi sırasında 1789, Fransız İhtilali; 1781, Kuzey Amerika’daki Bağımsızlık savaşı yaşanmış. O zamana kadar geçerliliğini koruyan, her şey değişmeye başlamış) Boğa burcu ise sağlamcı ve garanticidir. Yani biri elma biri armut, bunlar yan yana olur mu? Diyebilirsiniz. Olur elbette neden olmasın farklılıklara saygı göstermemiz, değerlerimizi, kalıplarımızı esnetmemiz gereken bir döneme giriyoruz. 2026’ya kadar esnemeyen değişmeyen kırılır, hayata tutunamaz. Bir Astrolog olarak benim size verebilceğim ipuçları ise şunlar olabilir.

Çekirdek ailenizin, yakın çevrenizin, varsa işinizin fiziksel ve maddi ihtiyaçlarıyla daha çok ilgilenebilirsiniz. Alternatif kaynak ve kazanç arayışına girebilirsiniz. Boğa para ile maddi konularla çok ilgilidir, dolayısıyla parayı kazanım ve değerlendirme biçimlerimiz değişebilir. Bu sene en çok harcama yaptığınız şeyler birkaç yıl sonra değişecektir. İhtiyaçlarımız gider-gelir dengemiz değişecektir. Dolar şu anda dünyanın para birimi iken bir kaç yıl sonra bu düzen değişebilir. Daha farklı ticari ve iş kanalları bulabilirsiniz, girişimcilik, iş kurma, kendi paranı kazanma arayışları artar. Bir yandan özgürleşmek, geleneksel olmayan bir iş ve yaşam biçimi kurmak isterken bir yandan sağlam ve güvenilir bir yaşam biçimi kurma arayışına düşebilirsiniz. Bilgisayar teknolojileri, bankacılık, yatırım-borsa işleri, sigorta, finans sektörü, internet, tarım, çiftçilik, doğal kaynaklar, bedene yönelik işler-uğraşlar, üreme yöntem ve tedavileri, beslenme ve doğa ile ilgili konular önem kazanabilir. Alternatif beslenme, alternatif yaşam alanları yaratma projeleri, doğaya yakın sade yaşama planları iyiden iyiye artabilir. Beslenme biçimimiz değişebilir; organik çiftçilik, hayvancılık, doğal enerji kaynakları tüm bunlarda yenilikler olacaktır. Doğanın dengesindeki değişimler, daha yaratıcı pratik buluşçu ve tutumlu olmamızı sağlayabilir. Bu alanlarda şaşkınlıkla “neydi ne oldu” diyeceğiz ileri de. Bu süre içinde, kimi zaman stresli ve gergin olacak, kaygı katsayımız tavan yapacak kimi zamansa iyi ki de böyle olmuş sohbetlerini yapacağız. 

Bir diğer önemli gösterge ise 2021’e kadar sürecek Satürn oğlak burcu yolculuğu. Sınırlar kurallar düzen ve yapılar değişecek. Özellikle 2020’de Plüton Satürn Jüpiter ve Uranüs toprak elementi dediğimiz burçlardalar, Güneş ve Ay tutulmaları da bu burçlarda olacak, dolayısıyla zaman teknoloji ve uzay çağı da olsa bir yanımız elle tutulur gözle görülür kalıcı sağlam işler peşinde. Eskimiş işlemeyen bir ayağı topal giden kurum ve kuruluşların, finans sistemlerinin, ekonominin dayandığı çarkın yenilenmesi gerektiğini yoksa zamana ayak uyduramadıkları için yıkılacağını söyleyebiliriz. Sonuçta, Filler dövüşürken çimenler ezilir. Ev sahibi olmak, kalıcı gelir elde etmek, borçları kapatmak gelecek 3 yılın ana konusu. Sağlam banka finans ve yapı firmalarıyla iş yapmanızı öneririm. Kıymet verdiğiniz şeylere sigorta yaptırmayı ihmal etmeyin. Çok uzun vadeli borçlanmayın, kredi kartı borcunuzu minimumda tutun. Öngöremediğimiz işler içine girmeyin. Vizyoner ve girişimci olmakla hayalperest olup daha fazlasını istemek aynı şeyler değil. 

2018 ve 2019 yılı için uluslararası birlikler; NATO, AB, BM gibi ilişkilerimiz de tutarsızlıklar görebiliriz. İttifak kurduğumuz birlikler ve ülkelerden, Finansal kuruluşlardan destek almak çok mümkün olmayabilir. Burada sürekli değişen koşullar var, finansal ve politik açıdan çıkarlarımızın uyuşmadığı birçok alan olabilir. Başkalarına değil kendi kaynaklarımıza güvenmemiz gereken bir döneme giriyoruz. 2019 Başkanlık Seçimleri 24 Haziran 2018 tarihine alındı. Erken seçim süreci, şimdilik yeni ve sürpriz bir şey getirmeyecek. Fakat 2018 ve 2019 yıllarında Türkiye’nin 10.evinde hükümeti, devlet yöneticilerini, liderleri sembolize eden alanda bir Neptün etkisi var. Bu gezegen görüşü bulanıklaştırır, birkaç adım ötesini görmeye izin vermez, dolayısıyla elinizi zayıflatır. Önünüzü net olarak göremediğinizden anlık adımlar ve kararlar almamızı gerektirir. Hep sorgulamak, irdelemek, her adımı tekrar tekrar mantık süzgecinden geçirmeyi gerektirir. Bu sis perdesi olmayan bir şeyi varmış, olanı da yokmuş gibi görmenize de neden olabilir. Olmayan düşmanlar ya da dostlar, sizi kurtarması mümkün olmayan uzun vadeli planlar modeller üretmenize neden olabilir. O yüzden acele etmeden ani fevri kararlar almadan hep bir B planı ile hareket etmesini öneririm, ülke yöneticilerine. Siyaset sahnesinden bazı üst düzey yöneticilerin de eleneceğini ya da onların imajının zedeleneceğini söyleyebiliriz. Bir hayal kırıklığı yaşayabiliriz, umduğumuzu bulamayabiliriz. 

Tüm bu değişim sürecinden en olumlu etkilenecek burç ise, başak ve boğa burcu olacak. Sonra sırasıyla oğlak, yengeç, terazi burçlarını sayabiliriz. Kaybetmeyi sevmeyen güçlü görünmeyi seven akrep ve aslanlar, düşüncelerini değiştirmekte zorlanan kovalar ise en çok zorlanacaklar arasında. Sürece en kolay adapte olanlar ise değişken burçlar olacak; ikizler, yay ve balıklar. Unutmayın, esnemeyen her şey çabuk kırılır ve eski haline asla dönemez. Esneklik ise size daha çok dayanıklılık ve ömür katar. Esneklik uyumu artırır, geçişi kolaylaştırır. Esneyin, gevşeyin, değişmek ve geliştirmek istediğiniz yanlarınızı keşfedin. Sağlık için vücut direncini güçlendirecek şekilde beslenmeye özen gösterin. Mevsim meyvelerinden yiyin ve c vitamini alın, güneşe çıkın D vitamini depolayın. Aşırı karbonhidrat ve şeker tüketmemeye çalışın. Kaslarınızı güçlendirecek egzersizlere ağırlık verebilirsiniz.

Işığınız bol olsun.

Ruhun Astrolojisi

1024 768 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

RUHUN ASTROLOJİSİ

Doğum haritamızdan yola çıkarak karakterimizi, güçlü zayıf yanlarımızı, yaşantımızdaki gelişim büyüme alanlarını, çekimine kapıldığımız peşinden koştuğumuz/olmak istediğimiz şeyleri, nasıl bir yol izlediğimizi, seçimlerimizi en çok neye göre yaptığımızı, bizi zorlayan olayların neler olabileceğini anlayabiliyoruz. Aynı zamanda geçmişin de izlerini sürebiliyoruz. Zaten bizi biz yapan da geçmiş değil midir?, geçmiş yaşantılar ve tecrübelerdir. Rol model aldığınız beraber büyüdüğünüz insanlar, anneniz babanız, bazen komşunuz, öğretmeniniz, ilk aşkın izi, okuduğunuz kitap veya izlediğiniz bir film zihnimize kazınır. Bu anların bizde bıraktığı izler duygularımızı ve davranışlarımızı oluştururlar. Eğer geçmişe dönebilirsek düşüncelerimizi algımızı değiştirebilirsek duygularımızı ve davranışlarımızı da değiştirebiliriz.

Astroloji dışında da bunu yapmanın farklı yolları var elbette, bu sizin seçiminize kalmış. 1. çocukluğa dönüş (regresyon terapisi, şema çalışması) 2. önceki yaşamlara dönüş (aile dizilimi ve geçmiş hayat regresyonları) bunlardan bazıları… Genel olarak çocukluğa dönüş yakın gelecek olduğundan daha kolaydır. Astroloji de 4.ev, burada yer alan gezegen ve burç; erken çocukluk ve ev yaşamı ilişkiler travmalar hakkında bilgiler verir, ama önceki yaşamlara dönüş ise çok daha karmaşıktır ve net bir alan değildir. Yanılgı ve yanılsamalara açıktır. 12 ev, buradaki burç ve gezegenler; geçmiş yaşam, karmik yükler, elde olmayan şeyler, kısıtları anlatır. 8.ev, buradaki burç ve gezegenler; krizler, yüzleşilmesi gereken meseleler, dönüşüm yaratan olaylar hakkında ipuçları verir.

Kendimizin farkına vardıkça, geçmiş veya önceki yaşamlardan getirdiğimiz karma daha farklı bir seviyede karşımıza çıkar. Bir insan sembolik anlamda hiç aynaya bakmıyor ve kendini sorgulamıyorsa, ruhsal anlamda bir uyuşukluk boş vermişlik içindeyse, ruhsal iyileşme hızı yavaşsa; hayat onu uyandıracak şoklar, dramatik beklenmedik hadiseler aracılığıyla uyandırmaya çalışır. Dolayısıyla fakındalık kendini tanıma bilme kabullenmeye yönelik çalışmalar yani olumu anlamda kendinle meşgul olmak kişiyi geliştirir. Aynı zamanda ilişkilerini ve yaşam kalitesini de iyileştirir. Kendimizi disipline etmeye çalıştığımız, üzerinde sürekli çalıştığımız, sorumluluk aldığımız, en çok konsantre olduğumuz şeyleri Satürn gösterir. Engeller gecikmeler yaşadıkça belli konuda ustalaşırız, tecrübe kazanırız.

İnsanın her eylemi bir etki yaratır ve bu etkinin ardından bir tepki gelir.  “ne ekersin, onu biçersin” sözü bunu anlatır aslında. İnsan ne verirse, onu geri alır. Karma yasası “almak için ver” prensibini de içermektedir. Karma yasası bumerangın işleyişine benzer bir yönüyle. İnsanın dışarıya fırlattığı her şey kendisine geri döner. “Benzer benzeri çeker” prensibi de bu esasa aittir. Örneğin bu döngüleri en iyi doğum haritasındaki ay düğümleri ve Satürn gezegeni gösterir bize. Ruhun Yolculuğunu anlamaya çalışırken bu bahsettiğim kaynaklara ilaveten; Karmik burçlardan, Güneş-Ay-Yükselen üçlüsünden, Enkarnasyon ve Ruh Noktalarından, Pluto, Gerigiden gezegenler, Anaretik gezegenlerden faydalanıp sizinle birlikte hikayenizi çözmeye çalışıyoruz. Ruhunuzun Yolculuğuna Astrolojinin penceresinden bakmak isterseniz, Danışmanlık almak için benimle iletişime geçin.

Aylin İleri
Danışman Astrolog (Isarcap Astrologer)

16 Şubat Kova Burcunda Güneş Tutulması

849 565 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

16 ŞUBAT KOVA BURCUNDA GÜNEŞ TUTULMASI

16 Şubat  gece yarısında 00:05’de Kova burcunda Güneş Tutulması gerçekleşecek. Tutulma astrolojik açıdan Güney Ay Düğümü tarafında olduğundan, içinde bulunduğumuz atmosfere ve olaylara daha farklı bir yorum ile yaklaşmamıza neden oluyor. Bu yönde gerçekleşen tutulmalar daha çok bir seçim vazgeçiş yenilenme arefesinde olduğumuzu anlatır. Geçmişte yaşanmış bir mesele duygu tekrar eder, bir tanıdıklık hissi yaratır. Sanki, sınav kağıdının birkaç sayfa öncesinde farklı bir ifadeyle sorulmuş sınav sorusu gibidir. Şaşırtmacalı bu soruya yanıt verirken, bizi tutan bağları yükleri düşünceleri duyguları fark edip uzaklaşmak ve vedalaşmak meselenin özünü oluşturuyor olacak. Bunun bedeli yalnızlık, kalabalıklardan uzak kalmak, izole olmak, kişisel çatışmalara girmek, farklı ve cesur düşündüğün için dışlanmak olabilir. 

Tutulmanın gökyüzü haritasında 4.evde oluşu; geçmişe ait meseleler, geçmişte yaşanmış önemli bir olay, travma, köklerimiz, bağlarımız, aile geçmişimiz, yuva ve yerleşim hatta yaşadığınız ülke ve memlekete ait konuların önem kazanacağını anlatıyor. Aile işleri-ilişkileri, babaya dedeye atalara ait meseleler, ailenizin geçmişi kültürü doğruları onların seçimlerinden inançlarından doğan konular sizin kararlarınız üzerinde etkili olabilir. Aynı zamanda bu alan bir yandan güven huzur istikrar ve yeni bir hayat kurma arayışında olduğumuzu, kök salmak istediğimizi de gösterir. Fakat bu kök salış eskisinden farklı olmalı… ki asıl hikaye, çelişki de tam burada başlıyor. Bireyselliğimizi tutkularımızı ve bizi biz yapan özgün yanlarımızı öne çıkarmak istiyoruz. Yani bizi seçimlerimizi yansıtan, kendimiz olabildiğimiz bir çevre iş ve ilişkiler ağı kurmak istiyoruz. Ama aynı zamanda herkese faydalı olmak kimseyi incitmemek de istiyoruz. Peki ya geçmiş ve bağlar ne olacak, buna izin verecek mi? 

Fazlasıyla teoriye, sabit fikirlere, doğrulara-yanlışlara takılı kalmamaya daha çok hayatın içinde olmaya size can katan motive eden faaliyet ve ilişkiler, dostluklar projeler içinde olmaya bakın. Yani içinizde atan yüreği, iç sesinizi bir kenara itmeyin. Dış dünyayı gördüğünüz pencerenin camlarını biraz aralayın; içeriye oksijen girsin soğuk yağmur rüzgar gecenin karanlığı ve gün ışığı girsin. Başkalarının düşüncelerini, tecrübelerini dinleyin elbette, ön yargılı davranmayın. Başkalarının meseleleri veya başkalarıyla olan sorunlarınızla uğraşırken doğru olanı yapmaya çalışırken, kendi istekleriniz hedefleriniz mutluluğunuzu yok saymayın. Bu dengeyi yakalayabilirsek, kişisel isteklerimiz ile diğerlerinin isteklerine karşı gereken duyarlılığı aynı oranda gösterebilirsek bu atmosferi olumluya çevirebiliriz.

Kova burcu ileriye öteye bakar, ancak yaptığı en sık hata sabit fikirliliktir, bu yüzden gerektiğinde esneyemez veya risk alamaz. Geleceğe yönelik adımlar atarken önünüze gelene odaklanın ve gerekirse risk alın, değişime karşı koymayın. Einstein’ın dediği gibi: “Karşılaştığınız sorunları, o sorunları yarattığınız düşünce düzleminde kalarak çözemezsiniz!”. Sorunların içinde kaybolmak yerine, paradigma (zihin haritanızı, düşünme biçiminizi) değiştirmeyi başarıp, sorunlara farklı biçimde yaklaşabildiğimizde, o sorunu aşabileceğimiz alternatifler ortaya çıkmaya başlar. Sorunlarımızı dostlarımızla veya bir bilenle paylaşmamızın nedeni farklı bir bakışı yakalayabilmektir. Sonrasında ona karşı bir inanç geliştiririz ve beraberinde adım atmaya cesaret ederiz.

Erich Fromm Sevme Sanatı adlı kitabının sonlarında nesnelliğin öneminden bahseder. Nesnel olamayan insan; kendi korkularına ve kendi yarattığı dünyanın gerçeklerine hapsolur diyor özetle, yani “kendi yazar, kendi sahneler, kendi oynar” en kısa ifadeyle. Dışarıyı sadece içeriden görür, oysa camdan çıkıp dışarıya bir baksa gerçek sandığı şeyler belki de gerçek değildir.  Sizi derin uykulardan, düşlerden uyandıran bol aydınlıklı günleriniz olsun.

Aylin ileri
Danışman Astrolog (IsarCap Astrologer)