Monthly Archives :

2021 YILINDA BİZİ NELER BEKLİYOR?

1024 576 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

2021 Yılında Bizi Neler Bekliyor?

Tüm dünyayı kapsayan yıllık tahminler üretirken zamanın ritmini ve akış yönünü anlatan büyük gezegen döngülerini kullanırız. İçinde yaşadığımız dünyaya içeriden değil dışarıdan bakmamızı ve elbette büyük resmi görmemizi sağlayanlar onlardır. Satürn ve Jüpiter’in yanı sıra kolektif gezegenler dediğimiz Uranüs Neptün Plüton’un birlikte oluşturdukları döngüler zamanda bir iz bırakırlar. Eş zamanlı olarak gelişen bu döngüler yeryüzünde doğada ve insan davranışları üzerinde kendini gösterir. Sevgili Fatih Portakal ile birlikte 29 Aralıkta yeni yılın ne getireceğini anlamak için yıldızlara baktık. Keyifli geçen sohbetimizi izlemek isterseniz diye linki sayfama ekledim, ayrıca bu videodaki konuşmama kaynak oluşturan çalışmalarımı yazıya dökmek, sizle paylaşmak istedim.

2021 yılında en çok Uranüs’ün kurduğu döngüler dikkati çekiyor! Bu gezegen; teknoloji, reform, yenilik, özgürlük, protesto ve değişim ile anılır. Birden bire olan beklenmedik şekilde gelişen ve bizi rutinimizden alıkoyan şeyler Uranüs’e aittir. Onun enerjisini deneyimlemek çoğunlukla cesaret gerektirir. Yeni bir şeyin denenmesi için eskinin geride bırakılması bilinmeze adım atmak söz konusudur. Uranüs 2019 yılından bu yana boğa burcunda ilerliyor. Buradaki yerleşimi en temelde; toprak, para, sahip olduklarımız, değerler ve beden de değişimleri ifade ediyor. Alışkanlıklarımız ve güven içinde hissettiğimiz alanlar değişiyor. Ezber bozuyor. Teknolojinin bu alanlarda daha çok uygulanmasını deneyimliyoruz bugünlerde. Dijital para, gen çalışmaları, yapay organlar, daha önce denenmemiş aşılar, ekolojik yenilikler vb. 2026 ya kadar gündemimizde çokça yer alacak. Bu gezegen 18 Ocakta Jüpiter ile kapanan bir açı kuracak yani daha önce başlayan bir temanın artık işlevsiz olduğunu, bitmekte olduğunu fark edeceğiz. Dini-politik ayrışmalar, kutuplaşmalar-görüş ayrılıkları, skandal ve dedikodular, iletişim sorunları, protestolar, finans ve para piyasalarında yeni düzenlemeler, politik-ekonomik güven kayıpları gibi. 2010-2011 yıllarında başlayan bu döngü kapanışa doğru ilerlerken bize yeni idealler politikalar inançlar geliştirmemizi hatırlatıyor. 2024 yılında ikizler burcunda yeniden bir araya gelecekler. Hemen öncesinde, din ve inançlara dayanan, bireyleri ülkeleri kutuplaştıran, çatışma yaratan politikalarda son bir artış yaşanabilir. Yoğun tüketime harcamaya dayalı ve yayılmacı politikaların işlemediğini görebiliriz. Bize yeni idealler temeller ideolojiler sistemler lazım.

Hemen bir ay sonra bu gezegen bu kez Satürn ile benzer şekilde kapanan bir açı kuracak. Yıl içinde 3 kez kendini tekrarlayacak; 17 Şubat-15 Haziran-24 Aralık 2021’de. Bizler toplumsal refleks olarak daha çok değişimi talep etmek yerine durumları görmezden gelmeye yatkınız, mevcut durumu korumak bizim için belki de gelişmek ve beraberinde değişmekten çok daha önemli. Buna daha çok enerji harcıyor gibiyiz. Böyle durumlarda zamanı gelmiş olan değişiklik ve yeniden yapılanma çoğunlukla dışardan gelir. Satürn, yapı kanun sistem düzen demekse Uranüs, yenilik ve değişim demektir. Birbirine ters düşen bu enerjiler şimdi bir kapanış evresindeler. 1988 yılında yay burcunda bir araya gelmişlerdi şimdi kapanma fazında son kare açısını yaşıyorlar. O dönem başlayan değişim ve yeniliklerin, kurulan sistemin artık vadesinin dolduğunu düşünebiliriz. Hepimizin tahmin edebileceği gibi eski-yeni çatışması, toplumlarda ekonomide kültürel anlamda baskıyı artırır. Bir araya geldikleri1988-89 yıllarında Berlin duvarı yıkılıyor, İran-Irak savaşı, Filistin’in bağımsızlığı, Bulgaristan göçü, Sovyetler Afganistan’dan çekiliyor ve içerde bağımsızlık arayışları başlıyor. Karşıt açıda 2010-2009 yıllarında Arap baharı başlıyor. İsrail Gazze’yi işgal ediyor, Obama başkan seçiliyor, Şili Çin ve Haiti’de depremler ve büyük can kaybı yaşanıyor, İzlanda’da yanardağ patlaması sonucunda hava ulaşımı duruyor. 2032 yılında yeniden bir araya gelinceye kadar var olan sosyal politik ekonomik ticari yapının sona ermesine şahitlik edeceğiz. Büyük kurumların, geleceğe bakanların çıkış stratejilerini oluşturmaya başladıkları bir yılda olacağımızı düşünüyorum.

Yıl içinde yeni birlikler ittifaklar, dünyayı ilgilendiren organizasyonel yapılar kurma çabası başlayabilir, var olanlarda ise kopuşlar problemler artabilir. Bazı araştırma ve uygulamalarda değerlendirme hataları ya da ulaşım kazaları aksaklıklar sorunlar doğabilir. Bu yıl deneme yanılma ve geliştirme yılı gibi sanki laboratuvar ortamında gibiyiz. Bu açıdan Ocak-Şubat ayları ve tutulmaların olacağı 26 Mayıs-10 Haziran- 19 Kasım-4 Aralık ile Satürn-Uranüs karesinin aktif olduğu 17 Şubat-15 Haziran-24 Aralık 2021 dönemler oldukça dikkat çekici!

Türkiye için 2021 nasıl geçebilir?

Türkiye yılın ilk 3 ayı; 6 marta kadar yurt dışı gelişmeler anlaşmalar ve yönetimsel konularla çok meşgul. İttifaklar, dost ülkelerle ilişkiler, meclisten çıkan/çıkamayan kararlar, kanunlar kararnameler, AB NATO Dünya Sağlık Örgütü gibi birliklerle olan temaslar aktifleşiyor. Yaptırımlar yine dönem dönem gündemde. Haziran Temmuz Eylül Ekim aylarında iç politika daha çok önem kazanabilir. Halk sağlığı 2021 de önemli olmaya devam ediyor, özellikle Haziran ayına kadar! Başkana yönetime hükümete ise baskı var değişim reform yönünde! Sağlık sistemi polis ordu öğretmenler gibi kamu hizmet sektöründe yer alanlar için zorluklar ve aksaklıklar devam ediyor. Net bir politika izlemekte zorluklar, bilgi-ideolojik düzlemde karmaşalar var. Bu yüzden yıl içinde kurumlar arası iletişim ve bilgi aktarımında gerekli desteği almak-vermek adına alt yapıda sorunlarını çözmeye odaklanabiliriz.

21 Aralık 2020’de başlayan Satürn Jüpiter kavuşumu, Türkiye’nin dış borçlarını uluslararası para fonları ile ilişkileri vergilendirme finans sektörünü anlatan alanında aktif olacak. Aslında bize kaynaklarını ölçülü kullan, seni geleceğe taşıyacak teknolojik yatırım ve çalışmalara öncelik ver ve para piyasalarında vergi sisteminde reform yap diyor. Para politikamızı gözden geçirmeliyiz tam da burada Ocak sonu ve Şubat ayı ile Kasım aylarında büyük bir stres ve fırsat var!

30 Aralık dolunayı ile birlikte yılın ilk günlerinde halkın sağlığı ve huzurunu iyileştirmeye yönelik uygulamaları konuşabiliriz. Daha iyi nasıl olurdu, ne eksikti, ne tamdı… gibi. Buna ilave olarak, güç kullanmayı gerektiren olaylar ay içinde gelişebilir. Sınırda sınır komşularında oluşabilecek gerginlikler, müttefik ülkelerle anlaşmazlıklar ve ülke içinde muhalefet partisi ile gerginlik doğabilir. 13 Ocaktaki yeniayla birlikte güçlü bir ittifak kurulabilir bize karşı veya çok memnun olmasak da bir şekilde içinde yer aldığımız bir bağlayıcı anlaşma. Yaptırımlar belki… Belki de bazı yaptırımlar sonucunda ekonomik tedbirler almamız gerecek. Bu durumu aleyhimize çevirebiliriz.

28 Ocak ve Şubat ayı, Meclis çok mesai yapabilir. Bütçe, borç yönetimi ekonomi… çok fazla para konuşacak gibiyiz. Yönetsel konular sorunlar tepkiler uluslararası birliklerin üzerimizde yarattığı baskı çok hareketli bir dönem. Parti kapatma konusu bu ay ile birlikte gündeme gelebilir. Eğence mekanları açık alanlar sanatçılar sporcular gençler borsa döviz işlemlerinde yeni düzenlemeler gelebilir.

27 şubat ve 13 Mart tarihlerinde hükümet kendini daha iyi ifade edebilir, yeni çözümler geliştirebilir. Özellikle şubat sonunda kova burcunda bir yığılma var. Bu olumlu anlamda toplumun tüm kesimini etkileyen uygulamaların gelişmelerin doğacağını işaret ediyor; reform ve yenilik. Belki değişen merkez bankası yönetiminin etkisiyle beklenen para politikası reformu çıkabilir. Toplumun tüm kesimini ilgilendiren önemli bir değişimden bahsediyoruz. Satürn kovada ilerlerken 2023 marta kadar bizi finansal konularda düzenlemeler yapmaya zorlayacak! Bu kararlar ülkece kemer sıkmaya neden olabilir fakat bizi ileriye taşıyacak zorunlu ve kaçınılmaz uygulamalara benziyor. Şubat ayı geneli ile 27 Nisan günleri ekonomik konuların daha çok konuşulduğu dönemler olabilir. 4 Kasım ve özellikle 19 Kasımla birlikte para ve finans piyasalarında stres ve negatif eğilim artabilir. Çıkacak krizi yönetebilir, gerekli reformlar yapabilirsek iyi durumda olabiliriz.

28 Martta dolunay var, ülkemizin Mars’ının üzerinde olacağı için içeride gerginlik ve hareketlilik bekleyebiliriz. Muhalefette olan ve özellikle kadın bir yetkili/lider üzerinde negatif bir etki yaratacak bir suçlama saldırı veya onun konumuna dikkat çeken önemli bir atılım bekleyebiliriz. 2020 biterken yaşanan Ay ve Güneş tutulmaları haritalarında Venüs’ün zor durumdaki hali çok dikkat çekiciydi. Hemen akabinde ortaya çıkan tanınmış isimlerin yaptığı taciz olayların kadınlar tarafından ifşa edilmesi ve bir platformun doğması büyümesi bence çok dikkat çekici. Aslında bu dönemde hükümet kadınları ve ülkenin gençlerini güçlendirecek geliştirecek söylem ve uygulamaları hayata sokarsa güç kazanır.

Yıl içinde seçim konusu zaman zaman gündeme gelebilir fakat benim görüşüme göre 2022 ekim, 2023 mayıs tarihleri seçim için oldukça elverişli görünüyor.

Yıl sonunda 19 Aralıkta Venüs Retrosu var. Ekonomi iş dünyası iş ilişkileri ticari anlaşmalar resmi kurumlarla ilişkilerde zorluklar gecikme ve ertelemeler yılın son günlerinde doğabilir. Özel ilişkilerde Venüs geri giderken bağlayıcı iş ve ilişkilere başlamak önerilmez, aklınızda olsun, ta ki 29 ocak 2022’ye kadar!

Bireysel Olarak Verebileceğim Tavsiyeler

Merkür yıl içinde 3 kez 30 Ocak-21 Şubat kova burcunda, 30 Mayıs-22 Haziran ikizlerde, 27 Eylül-18 Ekim terazide geri gidiyor. Ajandanıza not düşebilirsiniz. Bu günlerde iletişime iletişim araçlarına dikkat edin ve yarım kalan işleri tamamlamaya bakın.

Uranüs ve kova burcunda yer alan Satürn Jüpiter etkisi ile dolu bir yıldayız! Bu etkileşimler insanı, kendi yoluna gitmesini engelleyen olaylar olarak kendilerini gösterir ve bu da eski yolun artık işe yaramaz hale geldiği anlamına gelir. Yaşanan iş değişiklikleri, kazalar, aksaklıklar, hesapta olmayan değişimler, iş yerindeki yeniden yapılanmalar ve tekrar yapılması gereken organizasyonlar sektörler içinde yer almak gibi gelişmeler bizi bilinmeze iter. Aynı zamanda eş, çocuklar, arkadaşlar ve hatta ebeveynlerin davranışlarından dolayı yaşam koşullarında değişiklikler olur. Biz elbette onlardan etkileniriz ve bağlarımız düzenimiz değişir. Dünya kocaman bir mahalle ve biz sürekli olarak görmesek de bilmesek de birbirimizden etkileniyoruz, öğreniyoruz ve sürekli bir paylaşım içindeyiz. Değişim eşitlik adalet insanca yaşamak hepimize lazım ve hepimizin hakkı! Birbirimize daha çok alan ve hareket özgürlüğü tanımalıyız, saygı duymalıyız. Ayrıca bu dönem yeni ufuklara yelken açmak, çılgınca görünse bile yeni fikirleri benimsemek en azından şans vermek ve çok genel anlamıyla bireysel özgürlüğünüzü kazanmak ve kendinizi kendinizce gerçekleştirmek için olanaklar sunar. Farkımızı ortaya koymak sunmak için iyi bir yıl olabilir. Eğitim almak, ilgi alanlarımızı geliştirmek, uzun yıllardır başımızın üstünde taşıdığımız düşünce kalıplarını fark edip bakış açınızı yenilemek için bu yılı iyi değerlendirin. Özellikle ikizler, yay, kova, boğa, aslan ve akrep burçlarında doğanlar bu konuda dikkatli olmalı. Hayat ne yönde doğru akıyor ve onlar ne yapabilirler? Ona bakmalılar. Yılın şanslıları kova ikizler ve teraziler.

Yeni yıl beklediğimizden güzel ve fırsatlarla dolu olsun umuyorum. İyi dileklerimle,

JÜPİTER SATÜRN KAVUŞUYOR ve SERÜVEN BAŞLIYOR

1024 678 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

Jüpiter Satürn Kavuşuyor ve Serüven Başlıyor, 21 Aralık 2020

Önümüzdeki 20 yılın hikayesi 21 Aralık 2020’de başlıyor. En uzun gecenin yaşandığı bugün ile birlikte başlayan bu yolculuk pek çok açıdan dikkat çekici ve heyecan verici. “Trend yaratan birleşimleri” ile astroloji tarihine damgasını vurmuş Satürn-Jüpiter ikilisi uzun bir aradan sonra hava elementi bir burç olan kovada bir araya geliyor ve yepyeni bir döngüyü başlatıyorlar. Son 200 yıldır toprak burçlarında kavuşmuşlardı (bu süreçte nadiren de olsa istisnalar oldu örneğin, 1980-81 terazi burcunda bir araya geldiler). 2020 Aralık ayında bu büyük toprak döngüsü artık tarihe karışırken yerini tam 200 yıl sürecek yeni bir serüvene bırakacak!

Jüpiter-Satürn’ün kova burcunda en son kavuşması MS 1226 ile MS 1405 arasındaydı ve bu dönem Vebanın birkaç büyük salgınını içeriyordu. Şimdikine benzer bir eşzamanlılık içinde! Avrupa tarihinde bu dönem “Orta Çağ/Karanlık Çağ’ın” sona ermesine ve Rönesans’ın başlangıcına işaret ediyor. Çok fazla yeniliğin doğmasına neden olan kültürel ve politik kargaşa zamanına. Ayrıca hatırlamakta fayda var. Bu dönemlerin ihtişamı hem de eşitsizlikleri var yani, iyisiyle kötüsüyle bir değişim dönemi (kaynak, https://www.astrologyuniversity.com/countdown-to-new-beginnings/).

Astrolojik açıdan bu iki gezegen birbirinin tam zıttı anlamları ifade eder. Eski deyişle Jüpiter en büyük iyicildir, şans ve fırsatlar getirir, genişleme, yayılma, büyümeyi temsil eder. Satürn ise en büyük kötücüldür, daraltır, engeller, kristalize eder, set çeker ve bolca teste tabi tutar. Bu ikili bir arada olduğunda Jüpiter, Satürn’ü bilinenin ötesine geçmek için zorlar. İyimserlik umut katar, onu geleceğe taşımak ister. Satürn, Jüpiter’i denetime tabi tutan bir müfettiş gibidir. Geçmişin gölgesinde ilerler ve hep tedbirlidir, karamsardır, kuralcıdır. Yani biri ileride diğeri ise geçmiştedir oysa biz şimdi şuandayız!

Bu ikilinin kova burcunda olacağı 21 Aralık 2020-14 Mayıs 2021 ile 28 Temmuz-29 Aralık 2021 günleri geçmiş ile gelecek arasında salınmamıza neden olabilir. Geçmişe ve geleceğe aynı anda bakarak yol almak elbette bizi geliştirir fakat mutlaka mevcut düzeni bozan bir etki yaratır. Bu durum istesek de istemesek de geleneksel ile yenilikçi, muhafazakâr ile reformist çelişkisini doğurarak bir iç çekişmeyi veya doğrudan dışarıya yansıyan meydan okumaları, protestoları beraberinde doğurur. Bu ikircikliğin tuzağına düşmeden geçmişten ders çıkarıp kendimize yeni bir gelecek yaratabilmek için dikkatli olmalıyız!

Bir başka açıdan Jüpiter ve Satürn’ün birlikteliğini bir kalp atışına benzetebiliriz. Kalp kasılır (Satürn) ve sonra atar (Jüpiter), bu sayede hayatta kalırız. Büyüme ve küçülme dengede olduğunda hayat devam eder. 2021 yılı içinde Jüpiter zaman zaman ritmi artırıp nabzı yükseltecek daha hızlı koşmak sınırları aşmak için fırsat tanıyacak. Satürn doğası gereği nabzımızı düşürüp hareket kabiliyetimizi sınırlandıracak. Neyi ne zaman yapacağımızı söyleyecek, tıpkı bir ebeveyn veya kanunlar gibi. Bizler artık birer yetişkin olduğumuza göre iyi ihtimalle o içimizdeki otoritenin sesi olacak. O sesle olan iletişiminiz nasıl? Sizi eleştiriyor mu? Sizin farkınızda mı? Çok mu talepkar? Onay ve alkış alabiliyor musunuz? Derdinizden anlıyor mu? İyi ve zor zamanlarda size eşlik edebiliyor mu? 28 Ocak, 11 Şubat, 27 Nisan, 11 Mayıs, Ağustos ve Kasım aylarında doğacak olan yeniay ve dolunayların etkisiyle bu sesleri daha çok işiteceğiz. Mars’ın etkin olacağı 13 Ocak, 20-23 Ocak tarihlerinde de!

Toplumsal anlamda ise bu ikili, iş ve sosyal hayatı ilgilendiren yeni düzenlemelerin, uygulamaların, gelişen sektörlerin veya biten süreçlerin mimarı olacaklar. Hayatımızı kolaylaştıran, kalitesini artıran, yeni ufuklar katan uygulama ve buluşların tetikleyicisi olacaklar. Aynı zamanda bireysel ve toplumsal gelişimin devamı için yeni kuralların, yasakların, sistemlerin de büyük mimarı!

Bu ikili bir hava elementi burcu olan kovada bir araya gelecekleri için fırsat ve engeller bu burcun doğası ile ilgili olacağa benzer. Havaya özgü özelliği ile her an her yerde olabilen bizi saran yaşamsal bir etkiye sahip. Bir burç olarak Kova; kutunun dışına çıkmak, kendin olmak, farkını ortaya koymak, birey olmak ve toplum/grup/aile içinde kendine ait seçim ve özellikleriyle var olmak, kabul görebilmeyi başarmak anlamlarını taşır. Masallarda yer alan “çirkin ördek yavrusu” hikayesini hepimiz biliriz! İşte şimdi bizler kendi yaşamlarımızın bir yerinde bir konuda çirkin ördek yavrusunun geçtiği sınavlardan geçecek ve sonunda kendimiz olmanın coşkusunu yaşayacağız. Bazı seçimlerimiz veya doğuştan getirdiğimiz özelliklerimiz geçmişimiz nedeniyle dışlanabilir veya alkışlanabiliriz. Kendimizi kendimize ispat ederken utanç, suçluluk duygusu yaşayabilir dışlanmaktan korkabiliriz.

Ayrıca kavram olarak kova; eşitlik, yenilik, reform, grup ve birlikler, teknoloji, bilim-ilim, yapay zeka, gen teknolojisi, araştırma-geliştirme süreçleri, dijital uygulamalar, bilgiyi yaymak, deneyimsel süreçler, gelecek, uzay, kaşifler, bilim insanları vb. ile ilgilidir. Tüm bu konuları ve hatta ötesini de kapsayan değişimin ilk sıçrayışı bu ikilinin bir araya geldiği 21 Aralık 2020’de başlıyor. Kimi zaman beraber kimi zaman bir başımıza yapacağımız bu sıçrayışın güzelliklere vesile olmasını umuyorum. Bu ikilinin dozunu artıran bir diğer gezegene değinmeden yazımı bitirmek istemiyorum. Boğa burcunda ilerleyen Uranüs, 2021 yılı içinde 4 kez Jüpiter ve Satürn’e değerek tansiyonumuzu artıracak. 18 Ocak, 17 Şubat, 15 Haziran ve 24 Aralık tarihlerinde! Bu tarihlerde geçmiş gelecek ve şimdi kavramları içinde salınıp duracağız. Alışkanlıklarımızın kattığı güven ile bilinmeyen gerçekliğin verdiği kaygının bizleri adım atmaya zorlayacağını düşünüyorum.

Hava elementi burçları olan ikizler terazi ve elbette kovalar ile yükseleni bu burçtan olanlar bu geçişi iliklerine kadar hissedecekler. Rüzgâr tam arkanızdan eserken neyi geçmişte bırakmak neleri geleceğe taşımak istediğinize karar verin. Ateş elementi burçlar koç aslan ve yay ise bu geçişte rüzgârı karşıdan alacakları için gayretli olmalılar. Toprak ve su elementi olan boğa başak oğlak ile yengeç akrep ve balıklar fırtınanın çıkacağı ve dineceği anları iyi hesaplayarak yol almalılar. Son olarak burcunuz her ne o olursa olsun, ışığınızı tüm renklerinizle yansıttığınız bir başlangıç diliyorum sizlere.

ALDANIŞLAR VE FARK EDİŞLER TUTULMASI

1024 683 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

Aldanış ve Fark Edişler Tutulması 14 Aralık 2020

Yılın son tutulmasını haftanın ilk gününde 14 Aralık pazartesi akşamı 19.16’da yaşayacağız. Dünya ve Ay’ın yörüngelerinin kesiştiği (düğümler) noktaya çok yakın bir derecede yeniay gerçekleştiğinden tam bir güneş tutulması yaşayacağız. Yani Ay’ın gölgesi güneşin ışığını bir süreliğine kesecek ve bu deneyimi zamanlama gereği sadece Güney Amerikalılar tecrübe edecekler. Ek bilgi olarak dünyada 18 ayda bir böyle bir tutulmayı yaşıyoruz fakat bize gelme sırasına epey var, 40yıl! Türkiye’de halkalı tutulma 2030, tam tutulma ise 2060 yılında gerçekleşecek.

Astrolojik açıdan Tutulma, düğümlerden güney (toplamda kuzey ve güney olarak iki nokta var) yönünde; sembolik olarak daha çok hataya tekrara düşüren bir tarafta gerçekleştiğinden hikayesini anlatmak için önce gerçekleştiği yay burcunun ne ifade ettiğini anlayalım istiyorum. Bu sayede aldanış ve fark edişleri hayatın neresinde yaşama potansiyelimizin yüksek olduğunu görebiliriz. Haydi başlayalım!

Yay burcu; ahlak, hukuk, prensipler, öğretiler, inançlar, bakış açıları, anlam arayışı, yolda olmak, iyimserlik-neşe, deneyim, macera ve özgürlük gibi hayatımızı bir şekillendiren kavramların yanı sıra bilen sözüne tecrübesine yargısına güvenilen takip edilen insanlar; kanaat önderi-guru-bilim insanı-dini lider, çok gezenler-çok okuyanlar, yüksek öğrenim, uzaklar, yabancılar, yeni ve farklı olan yer ve kültürler, seyahat, ulaştırma, ticaret/e-ticaret, basın-yayın-medya, yayma-paylaşma işi yapan tüm sektörler ile ilgilidir.

Yay burcunun 23.derecesinde gerçekleşen tutulmanın hemen yanı başında ise habercimiz Merkür var. Öyleyse bizi yanılsamaya düşürme ihtimali olan; bildiklerimiz, okuyup duyduklarımız yani bildiğimizi varsaydıklarımız. Dinlemek soru sorup araştırmak yerine ezbere hareket etmek ve seçimlerde bulunmak önümüzdeki dönemde hayatımızda irili ufaklı karmaşalara sebebiyet verebilir. Sokrates’in MÖ 400’lü yıllarda geliştirdiği “bildiğim tek şeyhiçbir şey bilmediğimdir” bakış açısını önümüzdeki 6 ay boyunca bir sonraki tutulmanın gerçekleşeceği zamana kadar aklımızda tutalım!

Aynı zamanda bu hikâyeyi yani aldanış ve fark ediş öyküsünü besleyen daha başka gökyüzü görünümleri de var. Tutulma derecesi Mars ve Neptün’den uzaklaşıyor olsa da hala bir bağlantı içerisinde yani onların tesiri içinde. “Ras alhague” adında “yarayı iyileştirme arzusu” anlamını taşıyan bir sabit yıldızla birleşiyor. Son olarak astrolojik açıdan gökyüzünde yerleşim olarak 6.eve denk düşüyor, yükselende yengeç burcu yer alıyor vs.

İnançlarımız, rol model olarak seçtiklerimiz, özlemlerimiz, ideallerimiz yani hayata diğerlerine ve kendimize yaklaşımımızda yenilikler yaşayacağız. Aşırıya kaçmak, bir konuya takılıp kalmak, olmasını beklemek, dona kalmak, olan biteni görememek, fazlaca demagoji yapmak, daha çok fantezide kalmak, gerçeklikten kopmak gibi olaylar yaşar hülyalara dalarsanız kendinize çimdik atın ve hemen yere inin. Ayaklarınızı yere basın. Olan biteni sanki bir sinema perdesinden izleyecek gibiyiz. Zaman ve mekan algısını kaybettiğimiz, esas meseleden uzaklaşıp yönümüzü bulmakta zorlandığımız anlar olabilir. O yüzden soru sorun, aklınıza güvenin, sağ duyulu olun, esnek olun. Her şey değişir, rüzgârı takip edin, adım adım ilerleyin, uyum sağlamaya bakın.

Olumlu açıdan güney ay düğümü geçmişle ve daha fazlası olan karmayla ilgili olduğundan yarım kalmış, bir şekilde özlemini duyduğunuz, tamamlanmamış konuları yeniden gündeminize getirebilir. O meseleyi tamamlamak sunmak paylaşmak geliştirmek için fırsat yakalayabiliriz. Tahmin ettiğimizden fazla sayıda insanı etkileyecek, temas edecek işlere imza atabiliriz. Bildiğimizin öngörümüzün sınırlarımızın ötesine geçebiliriz. Birilerini büyülemek, etkilemek şansını elde edebiliriz. Bunun için sade olun, anlaşılır olun ve herkesin anlayacağı ortak bir dil kullanın.

Tutulma ortak bir gökyüzü altında yaşadığımız için mutlaka her birimizin yaşamını etkileyecektir. Bunun için yay burcu doğum haritanızda nereye düşüyor bir bakın yani hangi evinizde olduğuna bakın. Yükseleni ve burcu yay olanlar ile yine yükseleni ve burcu ikizler başak ve balık burçları en çok etkilenecekler arasındalar. Güzel başlangıçlar, hayırlı bitişler diliyorum sizlere

ARALIK AYINDA GÖKYÜZÜ RENGARENK

1024 683 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

ARALIK AYINDA GÖKYÜZÜ RENGAREK

2020 yılı geride çok sayıda iz bırakarak nihayet bitiyor. Her mevsiminde ayrı bir hikaye ve yepyeni gökyüzü fenomenlerini tecrübe ettiğimiz yılı uğurlarken Aralık ayında gökyüzü rengarenk olacak. Astrolojide dışsal gezegen olarak adlandırdığımız Satürn, Jüpiter, Plüton bir araya gelerek yeni döngülerini bu yıl başlattılar. 2 yılda bir gerçekleşen Mars ve Venüs retrolarını ise bahar aylarında yaşadık. Son olarak da bu ay astrolojik açıdan 2 önemli gündem maddesi ile yılı tamamlayacağız.

14 Aralık pazartesi akşamı tam güneş tutulması Türkiye saatiyle 19.16 ‘da gerçekleşiyor. Tutulma sırasında Ay, Güneş’in önüne gelerek ışığını tamamen kapatacak fakat bu kez onu izlemek Güney Amerikalılara kısmet olacak. 18 ayda bir gerçekleşen tam tutulma Türkiye’den gözlemlenmeyecek. Aynı günlerdeyse gökyüzünde13-14 Aralıkta geminid göktaşı yağmurunu izleyebileceğiz. Geceleyin ayın ışığının olmaması (yeniayda ışık görülmez) meteor yağmurunun atmosfere girdikçe yarattığı renkli ışıkları izlemek için 2 günlüğüne bize fırsat tanıyor. Dilerim ki hava açık olur.

Hemen ardından 21 Aralıkta iki gezegen Jüpiter ve Satürn kavuşacak. 20 yılda bir araya gelen bu İki gezegen gökyüzünde yan yana hatta birmiş gibi görünecek. 19 Aralıktan itibaren Güneş battıktan sonra gözünüz güneybatı ufkunda olsun, bu sayede onları gözlemleyebilirsiniz. 21 Aralık aynı zamanda uzun gecenin de yaşanacağı gün olacak. Karanlığın ışığının maksimuma ulaştığı bu geceyle birlikte artık aydınlığın gücü artmaya başlayacak. Böylece bir yandan en uzun geceyi yaşarken bir yandan umudun, yaşamın enerjisinin yükseldiği güne merhaba demiş olacağız.

Keyifli gökyüzü seyirleri diliyorum.