Posts By :

aylin

YAZA MERHABA

1024 596 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

Bugün 2022’nin en uzun gününü yaşarken yaza da merhaba diyoruz. Astrolojik öngörülerde Güneş’in öncü (koç, yengeç, terazi, oğlak) burçlara geçiş yaptığı anın gökyüzü haritaları gündeme dair 3 aylık perspektif katar. 21 Haziran 12:13’de Güneş’in yengeç burcuna giriş yaptığı, Ankara’yı merkez alarak analiz yaptığım haritada Güneş’in tepede 10.evde yer aldığını görüyoruz. Burası; iktidarı, iktidarın temsilcilerini, ülkenin liderini ve ülkenin itibarını anlatır. Öyleyse yaz aylarında, 2023 seçimlerine doğru giderken kabinede, ülkeyi yöneten siyasi partinin/iktidarın yönetim kademelerinde değişimler bekleyebiliriz. Aynı zamanda ülkeyi yönetmeye aday olacak olanlar hakkında konuşmaya tartışmaya başlayabiliriz. Merkür’ü de ikizlerde 9.evde görüyoruz.

Haritada 7.evde koç burcunda yer alan Ay’ın son dördün fazında olduğunu görüyoruz. Bu faz, bir şeylerin sonuna yaklaştığımızı sezdiğimiz halde onu sürdürmek için uğraştığımız bir dönemi anlatıyor. Bitip gidecek olanı kabul edip yeniye yer açmak yerine eskiyi korumayı, mevcut durumu sürdürmeyi ifade ediyor. Geçerliliğini yitirmiş olanın 7.evde yer alan konular olduğunu varsayabililiriz. Müttefikler, fikir alınan danışmanlar, eskiye dayanan düşmanlıklar gibi. Yeni işbirlikleri kurulmadan önce bu yaz var olan ittifakların çatırdadığını göreceğiz.  Aynı zamanda Ay, yengeçteki Güneş’in yani liderin yöneticisi durumda. Sanki kimse olduğu yerden, pozisyondan, halden memnun değil gibi. Ne dost ne düşman. Ne iktidar ne de muhalefet! Ne yapacağını, nasıl yeni bir başlangıç yapacağını, kime güveneceğini bilemiyor. Haritanın 7.evinde ve yükselen derecesinin karşısında bulunan Neptün de buna işaret ediyor. Bulanık sularda yüzüyor gibiyiz. Yine de Heraklitos’un meşhur deyişini akılda tutmakta fayda var; “aynı nehirde iki defa yıkanılmaz”. Hayat hızla akıp gidiyor, biz ne yapacağımıza dair net olsak da olmasak da.

2022 Yaz Haritası

7.evde yer alan koçtaki Jüpiter (haritada 4.evdeki yayın yöneticisi), muhalefeti sembolize ediyor. Onun yanı başında yer alan Ay ise halkı, vatandaşı anlatır. Bu açıdan bakıldığında hükümete karşı seslerin, tepkilerin, taleplerin yükseldiği bir dönem olacağını söyleyebilirim. Mücadeleyi, çabayı, hareketi anlatan Mars’ın ise koçta fakat tatsız bir yer olan 8.evde yer aldığını görüyoruz. Bu durum parasal konularda, bütçe-ödemeler dengesinde (kriz yaratan) yeni bir politika izlenebileceğini, daha cesur belki de fevri davranmayı anlatıyor olabilir. 

Haritanın yükseleninde ise başak burcu yer alıyor. Sağlık, düzen, hizmet, var olan koşulları iyileştirmeye ve onarmaya çalışmak gibi temaların yaz aylarında öne çıkacağını söyleyebilirim. Bir tatil havasından uzakta gibiyiz sanki bir şeyleri onarmak düzeltmek ister gibi sürekli bir zihinsel çalışma içindeyiz. Yaz aylarında hem hükümet hem de muhalefet bolca fazla mesai yapacak gibi görünüyor.

Haritada bir diğer dikkat çeken tema boğadaki Venüs’ün Neptün, Plüton ve Satürn ile yaptığı açılar. İlişkileri, işbirliklerini, sanatı/sanatçıyı, pazarlıkları ve harcamaları/parasal konuları anlatan Venüs’ün yaptığı açılar yaz aylarındaki gerginliği azaltmak ve çıkış yolu bulabilmek için yol gösterici. İçinde bulunduğumuz zorlukları (Satürn) görmezden gelmeyip kabullenmek (Neptün) ve burnumuza gelen pis kokuları temizlemek (Plüton) için harekete geçmekten başka çaremiz yok. Atık merkezlerini düşünün; yiyip içmekten, tüketmekten keyif aldığımız onca şeyin bir araya geldiği kokuşmuş çöplüğü doğru ayrıştırabilirsek kazançlı çıkabiliriz. Hem şimdi için hem de gelecek için.

3 Aylık takvimde öne çıkan tarihler şöyle; 29 Haziran, 2-3-13-28-31 Temmuz, 1-2-12 Ağustos, 2-10 Eylül 2022

Geri dönüştürebildiğiniz güzel bir yaz olsun.

AKREP BURCUNDA AY TUTULMASI

1024 684 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

Akrepte Ay Tutulması, 16 Mayıs 2022 07:14

Bu yıl bahara denk gelen Tutulma döngüsünün etkisi sürüyor. 30 Nisan’da boğada gerçekleşen tutulmanın hemen ardından şimdi sırada akrepte Ay tutulması var. Bir sonraki döngü bu kez sonbaharda 25 Ekim’de başlayacak. Genel anlamıyla Güneş tutulması başlangıçları, yepyeni oluşumları; Ay tutulması ise farkındalık ve kavrayışı beraberinde getirir. Gökyüzü bugünlerde bize ne anlatıyor, gelin birlikte bakalım.

Buz gibi soğuk suya alıştıra alıştıra değil de balıklama atlamayı gerektiren bir tutulma ile karşı karşıyayız. Akrepte gerçekleşen tutulma; dönüşüm ve kriz yaratan gelişmeleri ortaya serecek gibi görünüyor. Hayat bir şekilde belli konularda bizi bir bitişe, adanmışlık isteyen son ama belki de yepyeni bir raunda hazırlarken bir yandan bu maçı sonlandırmayı istemeyebiliriz. Koşulların istediğimiz gibi gitmeyeceğini veya sadece kontrolümüz dışında ilerleyeceğini fark etmek bile keyfimizi kaçırabilir, yani su akıp yolunu kolaylıkla bulamayabilir çünkü biz suyu, sızdıran havuzun içinde tutmakta ısrarcı davranabiliriz. Havuzun boşalacağını görüp süreci hızlandıran çözümler bulmak yerine zaman ve para kaybettiren anlık çözümler yaratabiliriz. Sonu gördüğümüz halde onu engellemek için fazlasıyla efor harcayabilir, işin daha çok sarpa sarmasına neden olabiliriz. Bir şeylerin bittiğini, işe yaramadığını, çürüyüp bozulduğunu illa ki dönüşmesi gerektiğini görmek bir sebeple bize sarsıcı geldiğinden hayatın akışını bizzat biz bloke edebiliriz!

Bu bitişin ve dönüşümün kaçınılmaz olduğunu kabul edenler içinse bu tutulma oldukça cesaretlendirici ve eyleme dönük çıkış yolları sunabilir. Fakat bu esnada gökyüzünde Merkür de geri gittiğinden kafamızı karıştıran ikircilik yaratan şeyler var. Eksik olan, tekrar üzerinden geçmek gereken çok sayıda mevzu olduğunu söyleyebiliriz. Elimiz henüz yeterince güçlü değilken tam anlamıyla fikir sahibi olmadan, detayları öğrenmeden net kararlar almak zorlayıcı olabilir. O yüzden çok yönlü düşünmeye önem verin. Tüm bu sürecin kendisi, özellikle, 25/30 Mayıs ile birlikte oldukça hızlı gelişebilir, bir yandan da kısıtlayıcı ve daraltıcı olabilir. Diğer bir önemli tarih 28 temmuz -21 ağustos haftası! Üstlenilmesi gereken sorumluluklar yani gözle görülen hakikatın getirdiği sonuçlar, istikrarsız koşullarla dolu olabilir. Şimdilik haziranın 14’ünde gerçekleşecek olan yay dolunayına kadar zaman kazanmak mümkünse sürecin iyice kendini göstermesini beklemek veyahut elimizden geleni gücümüz yettiğince yapmak iyi bir fikir gibi görünüyor!

Güney ay düğümünde olan tutulmalar; birtakım mevzuları geride bırakmayı gerektirir. Bu tutulma da bu yönde gerçekleşiyor. İçinizde taşıdığınız bir korku, yenilgi, boşluk, kayıplar, hatalar, faydasız alışkanlıklar, hastalıklar, bağımlılıklar, geçmişe ait meseleler, intikam, hırs, yara, tasa, alacak-verecek işleri… Bu kavramlara ek olarak Akrep’in hikayesi; yitip gideni fark edip onu kendi haline bırakmayı öğrenmekle ilgilidir. Sürmeyeni, yoranı, korku/kaygı yaratanı, başımıza dert açacak olanı, kriz yaratan ilişki ve yatırımları, projeleri bırakmak veya dönüştürmek bu tutulmanın ana temasını oluşturuyor. Bir yanıyla bu süreç olgunluk, kavrayış ve arınmayı da beraberinde getiriyor. Yolunda gitmeyeni kabul etmek insanı özgürleştiriyor. Kaybetmeyi sevmeyen çocuklar gibi oyunu sürdürmek için efor harcamak yerine adabıyla değişimi/yenilgiyi/sonu kabul etmek oldukça onurlu bir davranıştır. Bir şeyleri nasıl başardığınız, işler istediğiniz gibi ilerlemediğinde nasıl sona erdirdiğinizden daha önemli değildir, dimi? 

Akrep burcu doğum haritanızda nerede yani hangi evinizde yer alıyorsa orada; bırakmak, kendi akışında olmasına izin vermek, uğurlamak, dönüştürmek ve de hakkıyla veda edilmesi gereken kişi, proje, hayal, iş, uğraşlar olabilir. Yazımı Özdemir Asaf’ın çok sevdiğim “Yalnızın Durumları” şiirinden bir alıntı ile bitireyim. İyi dileklerimle,

“Her şeyi süpürebilirsin; 

Sonbaharı süpüremezsin. 

Sen her şeyi süpürebilirsin; 

Sonbaharı süpüremezsin. 

Yalnızsa 

Sürekli bir sonbaharı 

Süpürür hep. 

Düşünemezsin.”

BOĞA BURCUNDA GÜNEŞ TUTULMASI

1024 325 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

30 Nisan 2022, Güneş Tutulması

Astrolojide burçlar, niteliklerine ve elementlerine göre sınıflandırılırlar. Boğa burcu, “sabitlik” enerjisini taşır ve toprak elementinde yer alır. Kendini tekrarlayan bir durağanlık, sükunet içindedir. Dalgalı sulardan, fırtınalardan çok uzaktadır. Durağanlığın içinde kendini tekrarlayan bir hareket varsa eğer sabitlik enerjisi olumluya evrilebilir. Belli bir konu (fikir/kişinin kendisi/iş/uğraş/ilişki) etrafında odaklanarak dönmek zamanla bir gelişim ve farkındalık getirir. Olumsuz anlamdaysa içinden çıkamadığınız bir girdaba dönüşür. 

“Boğa burcu” dendiğinde yenilikten veya hızdan değil yavaşlıktan, sakinlikten, dinginlikten bahsediyoruzdur. Ordan oraya koşan, risk alan, meraklı bir halden değil güvenliğini sağlamaya ihtiyaç duyan bir varoluştan gelir. Dolayısıyla bu burçta değişim çok uzun zamana yayılır hızla olmaz, olamaz ancak birdenbire oluşur. 30 Nisan Cumartesi akşamı 23.28’de tutulma sırasında gökyüzünde Ay ve Güneş’e eşlik eden Uranüs, zamanı beklenmedik yönde hızlandıran bir gezegen. Sürpriz, hız, aniden gelişen şoklar, değişim, devrim, yenilik, reform, aydınlanma, yüksek bilinç, kavrayış, uyanış, sıçrayış, solucan deliği… bunlar ona ait anahtar kelimeler. Uranüs’ün boğa burcu (toprak elementi) ile olan etkileşimi, tünel açmak için kullanılan “dev köstebek” makinasına benziyor. Makine kendi etrafında dönerek, açılması imkansız dediğiniz tünelleri kazarak yolları birbirine bağlıyor. Sizi bir yerden bir yere hızla taşıyor. Bir fikirden bir fikre, bir insandan diğerine veya bir halden ötekine hızla geçtiğinizi düşünün. Böyle zamanlarda olumlu anlamda hızlı bir kavrayış geliştirir, farkındalık yaşarız. Hayatımız yepyeni bir yöne doğru evrilir.

Olumsuz anlamdaysa bildiğimizden şaştığımız için önümüzde açılan yeni korkutucu gelebilir. Uranüslü güneş tutulması, hızla gelen değişim dalgasını tetiklediğinden güven içinde hissettiğimiz sağlam, dayanıklı, sarsılmaz olarak gördüğümüz temalar beklemediğimiz şekilde ilerleyebilir. O veya bu sebeble sırtımızı yaslayacak duvarın artık sağlam olmadığını her an düşebileceğini fark etmek kavrayışımızı ve hayatımızın akışını değiştirir. Yeterince düşünmeden, önlem almadan, toplayıp çıkarmadan kendimizi yeni bir süreçte bulabiliriz. Düzenimiz değişir. Konfor alanımızdan çıkarız. Ezberimiz şaşar bu da insanı korkutur. Tepkiselliği artar, sesi yükselir, itiraz eder. Değişimin kendisi olumsuz yöndeyse, bu gidişatı görüp itiraz etmek elbette olumludur! Sesin yükselmesi, karşı koymak, direnç göstermek bu açıdan olumludur.

Zihin boyutundaysa “işlevsel sabitlik” yani önyargı diyebileceğimiz bir kavram var. Bir nesneyi tek bir şey için geleneksel şekilde kullanmak bunun bir örneği. Çay bardağından su değil sadece çay içilir gibi. Karl Duncker işlevsel sabitliği “bir objeyi problem çözmek için gerekli olacak şekilde yeni bir yöntemle kullanmaya karşı zihinsel tıkanıklık” olarak tanımlamıştır. Örneğin, eğer biri kâğıtların uçmasını önleyecek bir ağırlığa ihtiyaç duyuyorsa ve elinde yalnızca bir çekiç varsa, çekicin nasıl kâğıt ağırlığı olarak kullanılabileceğini düşünemeyebilir. İşlevsel sabitlik, çekicin çivi çakmak dışındaki herhangi bir işlevini görememe durumudur; kişi çekici bilinen fonksiyonunun dışında bir şekilde kullanmayı düşünemez. Yani çok yönlü ve pratik düşünme alışkanlığını kaybeder. Yapılan araştırmada 5 yaşındaki çocuklarda işlevsel sabitlik gözlenmemiştir. Tartışmalara göre bunun sebebi, 5 yaş için bir obje ile ulaşılacak amaç herhangi bir amaçla denktir. Ancak 7 yaşındaki çocuklar objenin orijinal amacına özel bir anlam yükleme eğilimi edinmişlerdir. Öyleyse yaratıcı ve özgür zihinler bu tutulmayla birlikte öne çıkmak için şans yakalayabilir, diyebilirim.

30 Nisan’da gelişecek güneş tutulmasının etkisiyle ezberimizi bozacak deneyimlere çekileceğiz. Tutulma, kuzey ay düğümü yönünde olduğundan ve yönetici gezegeni Venüs’ün balıkta Neptün ve Jüpiter ile bir arada oluşundan, yapıcı ve kitleleri saran etkileyen bir enerjiye sahip olduğu görüşündeyim. Bir sorun veya çıkmaz olarak gördüğümüz mesele ile karşılaşacağız. Onu çözmek, geliştirmek, düzenimizi iyilik halimizi sürdürmek için harekete geçme zorunluluğu hissedeceğiz. Bu sayede elimizdekileri, edindiğimiz tecrübeleri, birikimleri ve doğuştan getirdiklerimizi nasıl kullanabileceğimize dair yepyeni bir kavrayış kazanacağız. Tutulma haritasını incelediğimde Satürn’ün ay düğümleri ile yaptığı açıyı göz önünde bulundurarak yol almanın önemli olduğunu düşünüyorum. Önümüzdeki 6 ay boyunca, özellikle temmuz sonu ve ağustos ayında dürtülerinize, hırslarınıza yenik düşmeyin. Öz disiplin geliştirin. Hedefinizi belirleyin, ona ulaşacak davranışları uygulayın, istikrarlı ilerleyin. Belli bir konuyu öncelik vererek sondaj kazma makinesi gibi üzerinde dönüp durmaktan bahsediyorum. Uzun yıllar alacak bir sonucun hızla ve kuvvetle gelen bir hareketle doğmasından. Değişimi, yeni alternatifleri, yeni düzeni getirmesinden! 

Boğa burcu “sahip olmak” kavramı ile de bağlantılıdır. Bu nedenle “sahiplik” üzerine ve bunu sağlayan araçlar üzerinde de bir devrim başlıyor. Para ve finans sisteminde, kişiler arası ilişkilerde (evlilik, flört, dostluk, ortaklık, ebeveynlik), sahip olduğumuz varlığımız bedenimizle ilişkimiz-alışkanlıklarımız, hepimizin olan? dünya kaynakları/doğa, hayvan sahipliği, toprak-mal-mülk sahipliği, ürettiklerimiz, alışveriş ve tasarruf etme alışkanlıklarımız gibi. Hoşumuza giden her şeye karşı olan sahip olma tutumuz yani cebimizde kolumuzda yanı başımızda taşımak şeklimiz değişecek. Başkalaşacak çünkü mantalitemiz değişim yaşayacak. Boğa burcu ile bağlantılı bir konudan ilerleyerek örneklendirirsem; bedenimizle ilgili seçim ve tercihlerimize dair sahip olduğumuz özgürlük alanlarını yeniden çizmek isteyebiliriz. Gündemde olduğu için ilk aklıma gelen aşıların işlevselliği ve bedene etkisi, ilaç-tedavi şekillerine dair tüm uygulamalar, hayvan-insan deneyleri, üreme sağlığı, cinsel tercihler, cinsiyet kavramı, yapay/organik beslenme şekilleri-tercihleri, sağlıklı yaşam, yapay organlar, teknolojik aletlerin beden içinde kullanımı (çipler), bedensel farkındalığa özgürlüklere dair her şey bu tutulma ile birlikte gündemimizde daha çok yer alabilir.

Tutulmanın enerjisinin yaşamınıza olumlu bir sıçrayış katması dileklerimle,

Not: Doğum haritanızda boğa burcunun olduğu yere, eve bakabilir, değişimin ve odak noktanızın neyle ilgili olacağını yakalayabilirsiniz. Bunun için astroloji temel bilgileri dosyasından evlerin anlamlarına bakabilirsiniz.

BİZİ BEKLEYEN BAHAR

900 824 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

Bizi Bekleyen Bahar

Astrolojiyi kullanarak içinde bulunduğumuz yıla dair genel öngörülerde bulabiliyoruz. Mevsimleri başlatan solist (gün dönümü) ve ekinokslar (gece-gündüz eşitliği); bizi bekleyen baharın, yazın, sonbahar ve kışın nasıl ilerleyeceğine dair ipuçlarını verirler. Şimdi sizler için Güneş’in 0 derece koç burcuna giriş yaptığı , ilkbahar haritasını yorumlayacağım. Ülkemizin başkentini merkez alarak çıkardığım 20 Mart 2022 18:33 tarihli gökyüzü haritası gündeme dair 3 aylık bir perspektif kazanmamızı sağlayacak.

Ankara’yı merkez alarak analiz yaptığım haritada Güneş 7.evde yer alıyor. Burası dünya astrolojisinde, evlilik ve boşanma olaylarını, muhalefet partilerini, diğer ülkelerle yapılan anlaşmaları, işbirliklerini veya doğacak anlaşmazlıkları/çatışmaları, barış veya savaş beklentilerini, kanun dışı kişileri, kaçakları anlatıyor. Öyleyse 3 ayın ana gündem maddelerinin bu konular etrafında döneceğini varsayabiliriz. Bahar ayında olayların ortaya çıkmasını, yayılmasını beklediğim önemli zamanlar var. Bu tarihlerde gezegenler birbirleri ile yakın temastalar ayrıca baharda tutulmalar da var. 22-28-29 Mart, 1-4-5-11-12-16-17-30 Nisan, 2-11-16-25-29-30 Mayıs, 11-18 Haziran!

Şubat ayında 6 muhalefet partisi bir araya gelerek “güçlendirilmiş parlamenter sistem” modelini açıkladır. Hem kendi içlerindeki süreç hem de iktidar ile yürütecekleri görüşmelerin ve görüş ayrılıklarının önem kazanacağını tahmin edebiliriz. Kimin aday olacağına dair görüşmeler ve seçim sistemi ile ilgili konular gündemi meşgul edebilir. (21 Haziran’da Güneş’in yengeç burcuna geçerek yaz solistini başlattığı haritada ise bu konunun, yani liderin ilan edileceğini tahmin ediyorum. Bu meseleyi bir sonraki 3 aylık değerlendirmeye bırakıyorum.)

Ukrayna-Rusya arasında süren çatışmaların, uluslararası işbirliklerimizi etkilemesini bekleyebiliriz. Antalya’da yapılan görüşmelerin devamını bekleyebiliriz. Müzakerelere ev sahipliği yapmaya devam edebilir, sürecin ilerlemesine katkı sağlayabiliriz. Uluslararası ilişkileri ve birlikleri anlatan 11.evde yengeç bulunuyor. Yöneticisi Ay’ın terazinin (pazarlık-uzlaşma) son derecesinde oluşu, “krizi çözmeye” işaret ediyor olabilir. Olumsuz anlamdaysa ilişkilerin kopmasını anlatabilir. Terazinin son derecesindeki Ay’a ek olarak haritada Güneş 7.evde yer alması, Venüs’ün Mars ve Uranüs ile zorlayıcı açısı ve sonrasında Satürn’e kavuşma yolculuğu çok dikkat çekici. Venüs bu haritada yabancılarla süren dostane ilişkileri, görüşmeleri ve elbette davaları anlatıyor. Aynı zamanda ülkenin kaynaklarını da gösteriyor. Zaten Ay’ın 2.evde terazinin son derecesinde olması ne kadar zorlandığımızın göstergesiydi. Venüs’ün Mars Satürn ve Uranüs’ten aldığı zor açılar; diplomatik ve finansal açıdan çıkmaza sokan, güven vermeyen koşullara çekilmekte olduğumuzu anlatıyor. Bu kombinasyon; diğer güçlerle ilişkilerde ikiyüzlülüğe, değişken koşullara, diplomatik hatalara, antlaşmaların bozulmasına, ticari çatışmalara ve uluslararası ilişkilerde genel olarak uyuşmazlıklara işaret ediyor. Değinmekte yarar var; 8.evde yer alan Uranüs’ün, 5.evdeki Venüs Mars ile teması; borçlar, vergiler, ödemeler dengesi, kriz yaratan düzen bozan olaylar, finans piyasalarda çalkantıya işaret ediyor.

Terazinin son derecesindeki Ay’ın en son açısı oğlaktaki Plüton ile. Bu da sevimsiz bir etkileşim. Bu açı: keder, endişe, korku ve manilüplasyona işaret eder. Biri veya koşullar sizi istemediğiniz bir şeyi dayatmış, mecbur etmiş gibidir. Aslında bu hal, artık idare edemiyoruz, hoş göremiyoruz anlamına da gelebilir. Çünkü Ay’ın bir sonraki geçişi akrep olacak. Akrep, yolunda gitmeyen, kokan, rahatsız eden, gizlenen konuları ortaya çıkarır. Yani kanalizasyon borusu patlar, içinde ne olup bittiğini görürsünüz, kokusu heryere yayılır. 2.ev halkın cebindeki parasını, ülke kaynaklarını anlattığına göre cebimizin delik olduğunu anlatıyor. Ülke kaynaklarının kullanımı, tasarrufu ve değerlendirmesi ile ilgili kriz yaratan meselenin ortaya dökülmesini bekleyebiliriz.

Haritanın Yükseleninde başak burcunu görüyoruz, yöneticisi Merkür balıkta 6.evde Jüpiter ve Neptün ile birlikte yer alıyor. Halk sağlığını, genel durumunu etkileyen, insanları bunaltan yoran gelişmelerin olacağını düşündürüyor. Sağlık, ilaç, tedavi hizmetlerine ulaşamamakla ilgili bir gündem maddemiz olabilir. Sağlık ve hizmet sistemi ile ilgili yeni bir model üzerinde fikir paylaşımları olabilir. Aynı zamanda yardımlaşma, birbirine kucak açma gibi evrensel değerlerin, bunlara yönelik konuşma ve metinlerin de önem kazandığını görüyoruz.

Özetle, politik ve ekonomik açıdan inişli-çıkışlı oldukça dengesiz, durağanlıktan çok uzakta bir bahar geçirecek gibiyiz. 

İyi dileklerimle,

TUTKU DOLU BİR KIŞ BAŞLIYOR

600 800 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

Sizi hayata aşkla bağlayan bir tutkunuz veya birileri var mı? Onu gerçekleştirmek, ona sahip olmak ve geliştirmek için peşinden kararlılıkla gidiyor musunuz? Rakipleriniz veya düşmanlarınızla uzlaşmak, anlaşmazlıkları çözmek ister misiniz? Öyleyse buyrun, başlıyoruz.

Bir başkasıyla veya size heyecan katan bir uğraş/proje ile tutkuyla birleşmeyi ifade eden Mars ve Venüs kavuşumu aktif olmaya başladı. İçinde bulunduğumuz soğuk kış mevsimine rağmen hayatımız ısınmaya başlıyor. Nisan ayına kadar bu döngüyü değerlendirmeye bakmalıyız. Bu ikili yan yana geldiğinde kıvılcımlar çıkar. Böylelikle, şöminede yanmaya bekleyen özenle dizilmiş odunlar bir anda tutuşurlar.

Bu ateşin ne kadar süre ile yanacağını biliyoruz. 6 Nisan 2022’ye kadar yeryüzünde ateşimizi besleyen iki ayrı tema olacak. Şubat ayının genelini oğlak burcu temaları tutuştururken, 7 Marttan itibaren meşaleyi kova burcu devralacak. Venüs ve Mars sırayla ve yan yana bu burçlarda ilerleyecekler. Fakat buradaki asıl mesele zaman değil, büyüklük! ateşi ihtiyaç duyduğumuz büyüklükte kontrol altında tutabilmek. Sınırlarını belirlediğimiz bir alanda yanması için çaba harcamamız gerekiyor yoksa yayılıp bize ve sahip olduklarımıza zarar verebilir.

Ateşi dizginleyebilmek için gözümüzü Satürn’e çevirmeliyiz. Hem oğlak hem de kova burçlarının yöneticisi (Burçları, gezegenler yönetir. Öngörü yaparken, onların o anda bulundukları burç ve diğer gezegenlerle yaptığı temaslar hikayeyi yaratır.) olan bu gezegenin doğasına uygun olarak ateşi beslememiz ve yeri geldiğinde dizginlememiz gerekiyor. Satürn; disiplin ve kontrol demektir. Taahhüt demektir. Ateşi yakmak ile Satürn arasında nasıl pozitif bir bağlantı olabilir ki diyebilirsiniz. Haklısınız fakat hepimizin alışık olduğu otoriter baskıcı bir disiplin modelinden bahsetmiyoruz. Tekrarla zamanla çabayla ortaya çıkan bir büyümeden bahsediyorum. Bu biraz da ateşi yeniden keşfetmeye benziyor. Müzik aleti çalma tutkunuz olabilir veya mutfakta lezzetli yemekler ortaya çıkarmayı istiyor olabilirsiniz belki de bir uğraşınızı işe çevirmek ondan kazanç sağlamak istiyorsunuz. Arzunuz her neyse bunun için gerekli çabayı gösteriyor musunuz? Disiplin olmadan hiç bir hayal gerçekleşmez! Şimdi hayat bize bu olanağı sunuyor.

1 Şubatta doğan yeniay ile birlikte Venüs ve Mars yakınlaşmaya başlayacaklar. Bu iki gezegen birbirleriyle 5 derecelik bir mesafe kurduklarında kıvılcımlar çıkmaya başlayacak. Ateşin tutuşup harladığı zaman ise 16 Şubat. Özellikle de 2-6 Mart tarihlerinde ateşi kontrol altına alabilmeniz çok önemli. Plütonla bir araya gelen bu ikili yıpratıcı olabilir. Sizi zora sokabilecek iş, ilişki, anlaşma, münakaşa, yatırım, ortaklıklardan uzak durun. Aşk skandalları, entrikalar, sarsıcı politik ve yönetsel olaylar, baskı-şiddet böyle bir gökyüzü altında patlar. Özel ilişkileri bozan gerilimler yaşanabilir. Mevcut ilişkilerdeki sorunları görün, sınırlarınızı yeniden çizin, yüzleşin ve yapabilecekseniz eğer çatışmayı göze alın.

Venüs ve Mars 7 Martta kova burcuna geçtiğinde; sosyal ilişkileri, iş bağlantılarını, etkinlikleri, paylaşımı, toplu katılımı gerektiren işlerinize ağırlık verin. Diğerleri ile hoşgörülü ve geliştirici ilişkiler kurmaya çalışın. Ortak bir paydada buluşmak, uzlaşmak, çözüm geliştirmek için bu ayı değerlendirin. Özel ilişkilerimizde ise, biraz daha özgürlüğe ihtiyaç duyabiliriz. Koşulların dayattığı gibi değilde nasılsak öyle davranmak ve bu yönde seçimler yapmak isteyebiliriz. Eş, ebeveyn, evlat, çalışan, komşu, öğretmen … olmak gibi çok sayıda farklı kimliklerimiz var. Onlarla kurduğumuz ilişkilerimiz, taahhütlerimiz artık bizi sıkabilir. Birine veya bir şeye bağlı kalmanın bedeli bize ağır gelebilir. Bunları yeniden düzenlemek isteyebiliriz. Ben artık bunu yapmak istemiyorum, vazgeçiyorum diyebiliriz. Tüm bu olasılıkları aklınızın bir köşesinde tutarak yolunuza devam edin.

Size gelişim olanağı sunan doyurucu ilişkiler ve uğraşlar içinde yer almanız dileğiyle.

VENÜS’ÜN YENİ DANSI

1024 684 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

9 Ocak 2022’de günün ilk saatlerinde Venüs, güneşimiz ile birleşerek yeni dansına başladı. Resimdeki motifin size tanıdık geldiğine eminim. Yeryüzünde karşımıza çıkan pek çok motif gezegenlerin döngüleri ile örtüşür; gökyüzü bize ilham ve mana verir.

Bu yolculuğun teorik kısmı şöyle; Venüs’ün geri giderken Güneş ile bir araya gelmesine “inferior kavuşum” deniyor. Bu bir araya geliş yaklaşık 584 günde bir yaşanıyor ve düzenli bir şekilde 5 kez farklı burçlarda yeniden birleşiyorlar. Bildiğimiz 5 köşeli yıldız böylelikle ortaya çıkıyor. Matematiksel olarak 584×5=2920/365=8 yıllık Venüs döngüsü bu şekilde oluşuyor. 8 yılda bir aynı burçta bir/iki derece farkla kavuşumlar tekrar ediyor. Zamanda birbirlerine ağ atarak bir doku işliyorlar. Biz de bu örüntü içinde kendimize düşen payı (doğum haritamıza göre); seçimlerimiz doğrultusunda yaşıyor ve tecrübe ediyoruz.

Bir araya geldikleri burcun doğasında (bugün oğlakta kavuştular) hikaye başlatıyorlar ta ki 584 günlüğüne! 2021 yılında gecelerimizi aydınlatan Venüs, şimdi yer altına iniyor. Batı ufkunda artık onu göremeyeceğiz. Bir süre sonra sabah yıldızı olarak yeniden doğacak ve sabahlarımızı aydınlatacak. Venüs, retrosu bitip normal seyrine döndükten sonra yeniden güneşe kavuşması için 23 Ekim’i beklememiz gerekiyor. Sonrasında yeniden yükselerek batı ufkunda gecelerimizi süsleyecek.

Bu gece oğlak burcunda geri giden Venüs ile güneş kavuşarak yeni bir hikayenin kapısını aralamış oldu. Bu döngü boyunca (13 ağustos 2023’e kadar); İkili ilişkilerde sınırların, prensiplerin, sorumlulukların ve çıkarların önem kazanacağını söyleyebilirim. Aşkta ilişkilerde ortaklıklarda bir süreliğine romantizme yer yok, diyebilirim. Venüs bir aşk gezegeni olduğuna göre, sevmeye ve sevilmeye, ilişkinizi yürütmeye engel yaratan tutumlarınız var mı?, bakabilirsiniz. Bazen aşktan, işbirliklerinden veya hayattan/bedenimizden keyif almaya engel olan kendimiz olabiliyoruz. Süreci kolaylaştırmak yerine, yolumuza taşlar seriyoruz. Eğer bu hoşnutsuz durumu yaratan koşulların kendisi veya diğerleri ise, o zaman sınırlarınızı çizmeniz, hesap kitap yapmanız ve ihtiyaçlarınızı net ifade etmeniz önemli olacaktır. 

İlişkilerde farkındalık kazanacağımız diğer konular arasında; rüştünü ispat etmek ve karşıdakine yetmek teması da yer alıyor. Bir işi, ortaklığı, ünvanı, ebeveynliği, aşkı hak ettiğimizi göstermemiz gerekebilir. Bak, senin için ne çok emek veriyorum, deme noktasına gelebiliriz. Sevilmek için çok uğraşıyor da olabiliriz. Belki de koşullu seven bir ailede büyümüş ve böyle ilişki kurmayı öğrenmişizdir. Bir yere gelmek için hak ettiğimizi ispat etmemiz gerekebilir. Bu ispat kendimize kendimizi kanıtlamak olabileceği gibi başkasına rüştümüzü ispat etmek de olabilir. Tüm bu örnekler yaşayacağımız olasılıklar dahilinde.

2023 ağustos ayına kadar Venüs’ün dansı oğlakta sürerken hikayenin ana başlığı “ilişkiler yoluyla kazanmak veya kaybetmek” olması muhtemeldir. Evlenerek, ortak olarak, devralarak, bir gruba dahil olarak veya ayrılarak statü-saygınlık-prestij kazanmak söz konusu olabilir. Sosyal çevre, aile, eş-dost vasıtasıyla kazanç sağlamak, öne çıkmak, avantaj elde etmek, muafiyet hakkı almak isteyebiliriz. Uzun soluklu ve taahhüt içeren iş/ilişkilere yönelebiliriz. Aile şirketleri, evlilik yoluyla edinilenler, aileden kalan miraslar, çıkarlar üzerine kurulan dostluklar… Bunların bedeli ile karşılaşabiliriz. Belki de elde edilen bu güvence ve gücün gerektirdiği sorumluluk ve çaba altında kalacağız. Hikayenin güçlenerek mi yoksa alaşağı olarak mı sona ereceğini kestirmek zor. Bu yönde bir sınamadan geçeceğimizi söylemek ise kolay olanı. Hedeflerinize ulaşmak için aldığınız riskleri ve vereceğiniz ödünleri iyi hesap etmeye bakın. Başarıya giden her yol mübah mı değil mi? Göreceğiz. Güç ve ünvan sahibi ailelerin, aile şirketlerinin, grupların, cemiyetlerin, kraliyet ailelerinin bu döngü boyunca testten geçeceği, eminim, benim gibi sizin de aklınıza gelmiştir.

Gezegenlerin geri gidişi astrolojide karma ile ilişkilendirilir. Aile öykünüzle bağlantılı veya bu yaşamda seçimlerinizden kaynaklanan düğümlerle “Venüs döngüsü” sırasında karşılaşıp çözümleme ihtimaliniz doğabilir. Tekrar eden tecrübelere çekilirseniz bu ipucu aklınızda olsun, kendinizi yenilemeye özen gösterin. Özellikle oğlak burcunda Venüs, Merkür, Ay veya Güneşiniz var ise!!! Değer verdiğiniz şeylere, ikili ilişkilerinize, sosyal çevrenize ve parayla olan ilişkinize karşı yaklaşımınız 13 ağutos 2023’e kadar bu konu başlığı altında gerçekleşeceğini söyleyebilirim. Kendi hikayenizin baş rolünde olduğunuz, çözüm üretebildiğiniz, keyifli bir yolculuk diliyorum sizlere.

JÜPİTER BALIKTA

1024 683 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

29 Aralık 2021’de balık burcuna geçen Jüpiter ile birlikte hayata ve kendimize olan inancımızı yeniden inşa etmeye başlıyoruz. Bir şeylerin değişeceği veya daha iyi olacağına dair inancımızı kaybettiğimiz ve iyilik halimizi sürdürmekte zorlandığımız bugünlerde Jüpiter’in bizlere şifa olmasını güç vermesini umuyorum. Jüpiter balıkta iken insanın ufkunu açan bir görüş sunar. İlhamı, yaratıcılığı artırır. Bu sayede normalde yapamayacağınızı düşündüğünüz şeyleri düşünmek, hayal etmek, beklemek, geliştirmek ve uygulamak konusunda cesaretimiz artar.

Fakat Jüpiter, 7 Ocağa kadar ay düğümleri ile kare açı yaparak yolumuzu tıkayan bir bariyer vazifesi görüyor. Bu tarihlerde var olan imkanları veya doğacak olan fırsatları, kalıcı-somut hale dönüştürmekte sıkıntılar yaşayabileceğiz anlamını taşıyor. Büyük riskler almayı, finansal açıdan tehlikeli hamlelerde bulunmayı da teşvik edebilir, dikkatli olmalıyız. Bu kombinasyon, “doğru insanlarla mı yol alıyorum?”, sorusunu beraberinde getirir. Sahip olunan değerlerin ve inancın sorgulanmasına, kendi değerinden şüphe etmeye neden olacak önemli deneyimler yaşatabilir. Doğru yerde miyim? Doğru şeyler mi yapıyorum? Değer mi? … Eş zamanlı olarak Venüs’ün oğlakta geri gidiyor oluşu oldukça düşündürücü ve sorunun yanıtı kuvvetle ihtimal “tatsız” olabilir. Venüs, 8 Ocak’ta Güneş ile kavuştuktan sonra bu sorunun yanıtını ocak ayı içinde alabileceğiz ve fark edeceğiz. Aynı zamanda Jüpiter’in ay düğümleri ile ortaya çıkardığı engelin kendisi, kişiyi seçimde bulunmaya zorlar. Tercihini yap, yolunu sen belirle, eyleme geç der. Hayata güvenmek, bilinmeyene teslim olmak, gelişime açık olmak, hayatın getirdiklerini deneyimlemek ve elbette sorgulamak, olumlu olarak gördüğün özelliklerinin olumsuz taraflarının da olduğunun fark etmek bu kombinasyonun getirdikleri olarak sayabilirim.

Jüpiter balıkta ilerlerken gitmemiz yönü gösteren (sembolik bir nokta olan) kuzey ay düğümü boğada ilerliyor olacak. O nedenle yüreğimiz ve zihnimiz bilinen sınırları aşarken ayaklarımızın sımsıkı yere bastığından emin olmalıyız. Yoksa uçup gidebilir, olasılıklar okyanusunda kaybolabiliriz. Ölçüsüz davranabilir, zarara uğrayabiliriz. Önemli tarihlerse şöyle;

Jüpiter 17-20 Şubat Uranüs ile olumlu açısı esnasında yaratıcılık, yenilenme, tazelenme, özgürleşme, büyüme, fırsatlar yakalama gibi temaları öne çıkarıyor.

2 Martta yeniay balık burcunda Jüpiter ile birlikte doğacak. Bu esnada haritadaki belirgin hava ve toprak vurgusu ise dikkat çekici. Sorumluluklarımızı ihmal eder, akılcı bakış açısından gerçeklerden kaçma eğilimi gösterirsek dağılabiliriz. Dengeyi tutturabilirsek Mart ayı boyunca tahmin ettiğimizden de akıcı ve kolay şekilde arzularımıza ve hayallerimize ilerlemek mümkün. Kolektifte büyük etkiler yaratacak etkileşimler, projeler doğabilir.

12 Nisanda, 23 derece balıkta Jüpiter Neptün gezegenleri kavuşacaklar. Bu esnada Güneş 22 koç, Satürn 23 kova, ay düğümleri 22 boğa-akrepte olacaklar. Bu derecelerde kuvvetli bir etkileşim var. Doğum haritanızda gezegenler 22-23 derecelerine yakınsa siz de bu büyünün etkisi altındasınız demektir. 

Jüpiter ve Neptün balıkta iken; tamamlanma ihtiyacı içinde oluruz. Oldukça umut dolu, inançlı bir etkileşimdir bu. Açılmayan kapılar, hayata ve kendimize inanmakla açılmaya başlar. İş yaşamında, ilişkilerde, sağlıkta anlamlı ve hayati deneyimler arayışında olabiliriz. Sınırlar, limitler hatta gerçekler bile kalksın isteriz. Hayata yeniden güvenmek, teslim olmak, güvenle ilerlemek isteriz. Bu ikili uçsuz bucaksız olmayı betimler. Başı sonu belli olmayan bir okyanus gibi yüzlerce metreküp suya, milyonlarca canlıya ev sahipliği yapar. Okyanusta pusulan yoksa veya gökyüzünde yön gösteren yıldızları okumayı bilmiyorsan nereye yüzdüğünü bilemezsin sadece gidersin. Burada pusulamız kuzey ay düğümündeki boğa burcu temaları olmalı! Cesur davranabilir, risk alabilir, bilinmeyene yelken açabiliriz aynı zamanda temkinli olabilirsek. Odaklanabilir, uygulanabilir ve gerçekçi olanı seçebilirsek. Maddi ve manevi olanı özellikle yılın ilk yarısında birleştirmeye odaklanabiliriz. Yardım çalışmaları içinde yer alabiliriz. Kendimizi yakın gördüğümüz kampanyalara, bağışlara, etkinliklere dahil olabiliriz. Hayallerin gerçekleşmesi için plana, destekleyici işbirliklerine ve paraya ihtiyaç vardır. Bunları bir arada yürütmeye bakmalıyız. Maneviyatın büyümesi için parasal güvenceye de ihtiyaç vardır. 

Dikkatli olmamız gereken alansa güney ay düğümün yer aldığı ve Jüpiter balığın gölgesini tetiklediği akrep temaları! Özellikle 30 Nisan boğa burcundaki güneş tutulması ile birlikte; para kazanmak, yatırımda bulunmak, ortaklık kurmak, risk almak, harcamak için hızlı davranmamalı önce düşünmeli sonra harekete geçmeliyiz. Finansal anlamda kendimizi güvenceye almak, istikrarlı bir yaşam yaratmak önceliklerimiz arasında yer almalı. Sık iş/ev değiştirmek, çıkmaza sokan eylemlerde bulunmak, ölçüsüz riskler almak, maddi açıdan dağılmak, aşırı harcamalar yapmak bizi aşağıya çeker. Aşırı iyimserlik içinde olmak, acıdan/yüzleşmeden kaçınmak, inanmayı istemek, gerçeklere gözlerini kapatmak, bir fikri süsleyip satmak-satın almak, bahaneler üretmek, aşırı tepkiler vermek sorun yaratabilir. Ayaklarımız özellikle yılın ilk yarısında yere basmalı.

Yardımlaşma, zenginliğin dağılımı, kaynakların korunması ve paylaşımı, doğaya saygı… hükümetlerin, kolektif ve bireysel düzeyde her birimizin gündeminde çokça yer alacak. Kendimizi iyileştirmek, acılarımızı sarmak, yüreğimizdeki yüklere veda için güzel bir dönem bizi bekliyor. Her birimize şifa olması dileklerimle,

(Jüpiter 11 Mayısa kadar balıkta ilerleyecek daha sonra koç burcuna geçecek. 2022’nin 28 Ekim-20 Aralık tarihinde yeniden balıkta ilerleyecek. Bir sonraki balım ziyareti ise 2034 yılında!)

İKİZLER BURCUNDA DOLUNAY

1024 683 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

19 Aralık Pazar sabahı 7.34’de yılın son dolunayını izleyeceğiz.

İkizler burcunda gerçekleşecek olan dolunayın bize haberleri var. Bilgi alışverişini, iletişimi, fikirleri, düşünce dünyamızı, seyahati, eğitimi anlatan bu burç; yılın son günlerini hızlandıran, bizi düşünmeye ve ifadeye sevk eden gelişmelerin doğacağının müjdecisi. Dolunaylarda olaylar büyür, gelişir ve bir şekle bürünür. Bu sayede ortaya çıkanlarla ne yapacağımıza karar veririz. Söz konusu ikizler olunca şimdi sormanın, eşelemenin, merak etmenin zamanındayız. Fikrimizi beyan edecek ve de diğerlerinin ne söylediğine kulak vereceğiz. Önümüzde dönüp duran meseleye odaklanacak, yakın çevremizdekilerle bolca temasta olacağız. Ancak böyle kendimiz için doğru yolu bulabiliriz.

Jüpiter ile keyifli bir temas içinde olan dolunay; çok yönlü düşünmek, fikirlere şans vermek, doğru insanlarla temas etmek yönünde oldukça destekleyici. İlan etmek, yaymak, yayınlamak, açıklamak, ileriye dönük sözler vermek, eğitsel uğraşlar ve yolculuk planlarını hayata sokmak için yılın son haftasını değerlendirebilirsiniz.

Ülkemiz açısından çalkantılı bir dolunay döngüsündeyiz. TC haritasının 12.evine düşen bu döngü yönetmekte ve idare etmekte zorlandığımız çeşitli haberler, açıklamalar duyacağımızı anlatıyor. Dolunay, 12.evde yer alan Ay’ımızın tam da üzerine düşüyor; öyleyse endişeye, kaygıya kapılabiliriz. İhtiyaç duyduğumuz sağlıklı bilgilere ulaşmakta zorlanabiliriz. Bu da bizi kısır döngüye sokabilir. Dost ve düşmanları, ittifak ve kamplaşmaları anlatan 7.evimizde geri gidecek olan Venüs ise, politik açıdan içerde ve dışarda çıkar dengelerinin değişeceğinin habercisi. Dolunaya olumlu açı yapan, transit Jüpiter’i takip etmek bize fayda sağlayabilir. Kovada yer alan Jüpiter, tarafsızlığa ilime bilime deneyime bilgiye ortak ve sağduyulu bir akla vurgu yapar!

Doğum haritanızda ikizler nerede ise, yani hangi evinizde ise orada dolunay var demektir. O alan neyi anlatıyorsa, o konularda değerlendirme ve bir karara varma aşamasındasınızdır. Ama önce bir şeylere ayacaksınız sonra karar vereceksiniz; Tamam mı? Devam mı?

Diğer taraftan aynı gün, 19 Aralıkta, Venüs geri gitmeye başlıyor. Venüs oğlak burcunda gerileyeceğinden; burcu ve yükseleni Oğlak olanlar sağlıkları, ilişkileri, ticari ilişkileri ve yatırımlarında ölçülü dikkatli tedbirli ve ağır ilerlemeye bakmalılar. Bizler yani oğlak olmayanlar da doğum haritamızda oğlağın yer aldığı eve bakmalıyız. O ev konularında ilişkilerimizi, önceliklerimizi, prensiplerimizi, kar-zarar dengemizi yenileyeceğiz gibi görünüyor. Bu temaları ağırdan alın, aceleci olmayın ve seçilmiş bir yalnız içinde kalmaya önem verin. Bu sayede ihtiyaçlarınızı daha net görebilirsiniz. Oğlak sınırları, sorumlulukları anlatır. Venüs ise sevmeyi ve ilişki kurmayı. Öyleyse özellikle “hayır” demekte zorlanan biriyseniz “Hayır Diyebilme Sanatı” kitabını alıp okumanızı öneririm. Bu konuda zaman zaman zora düşen biri olarak itiraf etmeliyim ki okurken biraz rahatsız olabilirsiniz, bu gayet doğal. Size iyi gelecek emin olun. Kendinize koyduğunuz engeller ile ilişkilerinize verdiğiniz hasarı bu sayede görebileceksiniz. Şimdi tam da bunun zamanındayız, Venüs oğlakta gerilerken kendimize ördüğümüz faydasız duvarları görüp yıkacak, ihtiyaç duyduğumuz sınırları çekeceğiz. Zamanımız bol, gerilemenin sona ereceği, 29 Ocağa kadar hepimiz taş ustası olacağız 🙂

Dolunay haftasında dikkat çeken bir diğer gelişme ise, 24 Aralıkta kesinleşen Satürn Uranüs karesi. Bu yıl bahar ve yaz aylarında kesinleşen bu açı ile yılı kapatıyoruz. Gerçi bu gezegenler arasında yaşanan stresli etkileşimlerde bir mevzuyu kapatmak yerine kapıyı aralık bırakmak daha doğru olur. Bu ikili, düzen bozan değiştiren yıkan bir enerjiye sahiptir. Rutinimizi yenileyen, planları değiştiren yeni gelişmeler dolunay haftası ile birlikte belirginleşecek gibi görünüyor.

Her şeye rağmen keyifli geçecek bir dolunay döngüsü diliyorum. Sevgiyle,

TÜM DETAYLARIYLA 2022

1024 683 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

2022 Yılı Nasıl Başlıyor?

2022 yılı için Astrolojik tahminlere “ay düğümleri” adını verdiğimiz sembolik noktalar ile başlamak istedim. Sonrasında önemli gezegen etkileşimleri, geri giden gezegenler ve Türkiye’nin haritası üzerine yaptığım çalışmalarımı sizlerle paylaşacağım. Böylelikle yılın enerjisini öğrenecek ve hareketli geçecek olan ayların temalarını ajandanıza not alabilir, kişisel takviminizi oluşturabilirsiniz.

Düğümler; dünyanın, güneş çevresinde ilerlerken Ay’ın yörüngesiyle kesiştiği iki noktayı gösterir. Kuzeyde kesiştiği nokta, bizi geliştiren ileriye taşıyan bir enerji taşır. Güneydeki ise tam tersidir; geride bırakılması gereken aksi halde tekrara düşürendir. Güneyde kalmak dönüp duran bir atlı karıncadan inememek gibidir. Yaklaşık 18-19 ayda bir burç değiştiren bu düğümler, geçiş yaptıkları burç doğasına bağlı olarak bize mesaj taşırlar. 18 Ocak 2022’de ay düğümleri boğa-akrep aksına geçiş yapacaklar. Bu ikili en başta finans sitemi ve maddiyatla ilgidir. Sahip olduklarımız, birikimlerimiz, borçlar-ödemeler dengesi, bütçemiz, ne kazandığımız, aldığımız riskler, paramızı neye harcadığımız, tüketim ve tasarruf alışkanlıklarımız 18 ay boyunca bolca gündemimizde yer alacak diyebiliriz. Sadece bizim değil elbette ülkenin ve tüm dünya gündeminin! Fakat 29 Ekim 1923’te kurulduğu için Akrep burcu olan ülkemiz bu geçişten çok etkilenecek. Özellikle de güney ay düğümü geçişinde yer aldığımız için. Bu değişim süreci daha çok bizim tekrara düştüğümüz, içinden çıkmakta zorlandığımız konulardan bizi yakalayacak.

Kişisel olarak becerilerimiz-edindiğimiz deneyimler-eğitimimiz-kaynaklarımız ile ne üretiyoruz? Bunlar ne ediyor? Güven içinde yaşamak için neye ihtiyacımız var? İleriye dönük sürdürülebilir bir hayat-iş modelimiz var mı? Yoksa, nasıl yaratırız? Boğa maddi konularla; parayla toprakla tarımla üretimle ve yaratım süreçleri ile yakından ilgilidir. Uranüs de boğa burcunda ilerlediğine göre, bu konularda yenilikleri hayatımıza sokmaya çalışmalıyız. Teknolojiye dayalı yeni üretim ve güvenlik sistemlerini özellikle iş yaşamımıza dahil etmeli, daha az maliyetli sade yalın pratik işlevsel olana yatırım yapmalıyız. Evimizde işyerimizde kullandığımız araçlarda doğa ile uyumlu, geri dönüşebilen aynı zamanda tüketim maliyetlerimizi azaltan ürünleri hayatımıza katmaya çabalamalıyız.

Bu konulara ek olarak Akrep, birlikten kuvvet doğar mantığına dayanır. Güney ay düğümünün yer aldığı Akrep teması olumsuz işlediğinde dikkatimiz çoğunlukla diğerlerindedir. Kendimizi; kişisel tutum ve seçimlerimizi yenileyerek gelişmek yerine başkasını değiştirmeye yönelebiliriz. Hatalı olan, yenilenmesi gereken diğeridir, diyebiliriz. Maddi açıdan akrebin öyküsünde illa ki ortaklıklar kurulur; yakınlaşılır, sırdaş olunur. İç içe geçmiş ilişkiler, arapsaçına dönmüş iş birlikleri, çoklu çıkar anlaşmaları vardır. Tüm bunlar olası sorunları hazırlayan birer mayın tarlası gibidir çünkü mutlaka biri diğerinden daha fazla fayda sağlıyordur. Ortada sırlar, konuşulmamışlar, bilinmezler, saklı dosyalar mevcuttur. Yardım ederken muhtaç durumuna düşürür böylece bağımlı kılar. Kontrol eder. Gücü elden bırakmak istemez. Öyle bir noktaya gelinir ki bu ilişkiden biri çıkıp gitse her şey onunla birlikte yıkılır gider. O yüzden oradan ceketini alıp çıkmak öyle kolay olmaz. Şimdi kendimize yetmek (kendimize başkasından daha çok güvenerek) ayakta kalmayı/yaşamı sürdürmeyi deneyimleyeceğimiz süreçlerden geçeceğiz. Yaşamınızda bir yerlerde arapsaçına dönmüş bir mesele varsa ve bir süredir çözüm bekliyorsa 2023 temmuz ayına kadar kapınızı mutlaka bir kez gelip çalacaktır. Bilin ki açıp o konuyu çözmenin zamanındasınız.

Maddi konuların yanında elbette bu düğümlerin anlattığı bazı ruhsal ve manevi boyutlar var. Akrep burcu teması, geçmiş yaralarla yüzleşmeye dayanır. Gücünü tam da buradan alır. Örneğin, henüz hazır olmadığınız kaçındığınız bir mesele veya yarım kalmış bir veda varsa yaşamınızda bu süreçte onu artık bir kenarda bekletemezsiniz. O mesele ne ise onunla hesaplaşmamızı bekler böylelikle hafifler ve iç dünyamızda daha güçlü hale gelme şansını yakalarız. Sınavı verememe kaygısı, kirayı ödeyememe korkusu, planlarının aksaması, unutamadığın veya affedemediğin insanla karşılaşmak da bu kapsamın içinde yer alır. Bu hikayelere çekilmeye başlarız. Tüm bunlar duygusal sınırları, limitleri aşmakla ilgilidir. Bu sayede iyileşir ve hayata devam edebiliriz. Terapi için harika zamandayız, öneririm. Kişisel hikayelerin yanında bizi bekleyen temalar; aile geçmişimiz hatta toplumsal konularla da ilgili olabilir. Geçmişe dönüp baktığımızda özellikle ülkeler ve toplumlar, toplumsal sınıflar, ırklar, kökenlerimiz arasında yaşanmış onlarca çözülmemiş/yarım kalmış hikayeler var. Güney ay düğümü teması olan geçmişle yüzleşmeyi layıkıyla tamamlayabilirsek ileriye doğru bir sıçrama yaşayabiliriz. Dileyelim ki öyle olsun. 

Manevi anlamda “şifaya ermek” içinse boğa temalarını hayatımıza bilinçli olarak katmalıyız. Sadelik, yalınlık, karmaşadan uzaklaşmak, seçilmiş bir yalnızlık içinde olmak, daha plansız hareket edebilmek yani o anda neye ihtiyacın varsa o meseleye yönelmek. Boğa burcu beden üzerinden gidilen bir farkındalıkla ilgilidir. Bu açıdan 5 duyu insanın rehberidir. Görmek, işitmek, tatmak, koklamak ve dokunmak. Bu araçlar, o anda neyin olup bittiğini ve neye ihtiyacımız olduğunu anlatır. Bunlara ek olarak doğada vakit geçirmek, spor yapmak, doğru beslenmek, toprağa dokunmak, sakinlik-dinginlik içindeyken keyif almayı öğrenmek diğer kıymetli ipuçlarıdır. Boğa burcu yatırım yapmak, biriktirmek ve katma değer üretmekle ilgilidir. Bunu paldır küldür yapmaz. Riskleri ölçer, tartar biçer ve harekete geçer. Bir kez karar verip adım attı mı kolay kolay vazgeçmez, kararlıdır. Siz de yıl içinde onun gibi yol almaya bakın. Akrep zorlar itekler oldurmaya çalışır, sizlere önerim zorlamamak yönünde olur.

Düğümlerin yer aldığı burçlar yıl içinde gerçekleşecek olan tutulmaların temalarını ve tarihlerini de bize verdikleri için ayrıca önem taşırlar.

2022 Tutulma Tarihleri Neler?

  • 30 Nisan 23:28 Boğa burcunda Güneş Tutulması. Yeni bir düzen kurmak, yatırım yapmak, hesapta olmayan bir konuda ilerlemek yol almak mümkün. 
  • 16 Mayıs 07:14 Akrep burcunda Ay Tutulması. Bir yanıyla şifa veren bir tutulma. Hırs yapan, koşulları zorlayanlar içinse yıpratıcı bir dönem.
  • 25 Ekim 13:48 Akrep burcunda Güneş Tutulması. Kişisel olarak yüzleşmeleri, hesaplaşmaları ve kriz yaratan konuları getirebilir.
  • 8 Kasım 14:02 Boğa burcunda Güneş Tutulması. Nelerden vazgeçeceğimize veya neleri geride bırakmanın bize iyi geleceğine karar vereceğiz. 

Venüs Oğlak Burcunda Geriliyor (19 Aralık 2021- 29 Ocak 2022)

Yeni yıla Venüs retrosu ile gireceğiz. Genel anlamıyla Venüs oğlakta gerilerken daha çok şu temalar ile karşılaşabiliriz; çıkar anlaşmazlıkları, kurumsal şirketlerde yönetsel sorunlar, ticari anlaşmazlıklar, ortaklıkların bozulması veya paylaşımların yeniden düzenlenmesi, kar dağılımı-paylaşımı ile ilgili anlaşmazlıklar, ortaklık yapılarının değişimi, büyük şirketlerin satışı-dağılması-devri-birleşmeler, iş yaşamında iş ilişkilerinde değişimler. 

Bireysel anlamda; özel iş ve sosyal ilişkilere yatırım yapma veya çeki düzen verme ihtiyacının artması, sorunlu ilerleyen ilişkilerin-ortaklıkların gün yüzüne çıkması, kuralcılığın/mantığın aşkı öldürmesi, kolay mutlu olamama, tatminsizlik, engellerle karşılaşma veya engelleri kendinin yarattığını fark edememe gibi temaları sayabiliriz. Bu konuyla ilgili özel olarak hazırladığım Venüs’ün Çetrefilli Yolculuğu yazımı okuyabilirsiniz. 

Merkür Gerilemeleri 

Haberleşme ve akıl yürütme gezegeni Merkür, bu yıl hava ve toprak burçlarında toplamda 3 kez gerileyecek. Bu da bize düşüncelerimiz doğrultusunda harekete geçmeden önce olayların maddi tarafını gözden geçirmemiz gerekliliğini hatırlatıyor. Bir fikrin var fakat bu ne kadarıyla uygulanabilir? Gerçekte pratik mi? İşlemesi için ne lazım? Altını nasıl doldurursun?… gibi ek soruları sorar meselenin üzerine gidersek yıl içinde başarılı olacağımızı anlatıyor. Retro tarihleri ve gerilediği burçlar sırasıyla şöyle;

  • 14 Ocak-4 Şubat kova ve oğlak 
  • 10 Mayıs-3 Haziran ikizler ve boğa
  • 10 Eylül-2 Ekim terazi ve başak

Satürn ve Mars Kova Burcunda Kavuşuyor (5 Nisan 2022)

Pandeminin başlangıcıyla eşzamanlı gerçekleşen bu birlikteliğin üzerinden tam 2 yıl geçti ve yine “aynı burçta” bir aradalar. Bu kavuşumun tekrar ediyor olması oldukça dikkat çekici. O zamandan bu yana toplumsal yaşamımızda ve hareket özgürlüğümüzde pek çok değişiklik yaşandı. Bu etkileşimin yenileniyor olması sürecin farklı boyutlar kazanarak tekrar edeceğini gösteriyor. Toplu yaşamın kuralları ile bireysel hak ve özgürlüklerimizi doğrudan ilgilendiren yeni kurallar ve uygulamalar kapıda gibi görünüyor. Toplu taşıma araçlarını kullanmaktan, çalışma saatlerine ve şekline, banka işlemlerinden vergi tahsilatlarına kadar ucu pek çok yere değecek olan yeni kanunların/modellerin doğuşuna tanıklık etmeye devam edeceğiz, 10 Nisan 2024 yılına kadar.

Jüpiter ve Neptün Balık Burcunda Kavuşuyor (12 Nisan 2022)

Bu gezegenler astroloji kaynaklarında balık burcunun yöneticileri olarak geçer yani bu burçta olan bitenin nereye doğru evirileceği onlardan sorulur. 13 yılda bir yan yana gelen bu ikili bu kez ikisinin de yöneticisi olduğu balık burcundalar. Mart 1856’da balık burcunda bir araya geldiklerinde Paris anlaşması imzalanmış. Bu bir barış antlaşması olarak görülse de gerçekte bir ateşkes anlaşması olduğu geçiyor kayıtlarda. Antlaşma, Karadeniz’i tarafsız hale getirmiş. Paris Antlaşması, Kırım Savaşı’nı sona erdiren; Osmanlı’yı Avrupa’ya dahil eden; Rusya tehlikesini bertaraf eden ve Avrupa’da güçler dengesini tekrar kuran bir antlaşma. Akdeniz ve Karadeniz’de süren gaz-petrol arama çalışmaları, burada uluslararası düzeyde doğan anlaşmazlıklar, Kanal İstanbul projesi ve askeri hareketliliği düşünürsek bu kavuşumun bu alanlarda etki yaratacak gelişmeleri tetikleyeceğini bekleyebiliriz.

Aynı zamanda bu ikili “Şifa” ile çok ilgilidir. İyicil, bir yanıyla büyülü, şifa dolu, sınırları aşan, yayılan bir etkiye sahip. 1 Nisan 2022’de koç burcunda doğan yeniay yılın en dikkat çeken tarihlerinden. Bu yeniaya eşlik eden Jüpiter-Neptün ile Mars-Satürn kavuşumu yepyeni atılımların keşiflerin girişimlerin başlamasına vesile olacak gibi görünüyor. Bu yenilik her ne ise hepimizi etkileyeceğe benziyor.

Diğer taraftan bu kavuşum, tehlikeli olan şeylerin büyüyüp yayılmasına, sızmasına, sınırları aşmasına da vesile olabilir. Sürecin olumlu haliyle ilerlemesine niyet edelim.

Jüpiter, Koç ve Balık Burçlarında Mekik Dokuyor

29 Aralık 2021-11 Mayıs 2022 ile 28 Ekim-20 Aralık 2022’de balık burcunda ilerlerken maneviyatı, şifayı, yaratıcılığı, ilhamı artırır. Diğerleriyle ayrı değil aslında biriz, yaklaşımını iliklerimize kadar hissettiğimiz bir dönem olabilir. Bu nedenle dernekler ve vakıflarda, sosyal yardım etkinliklerinde yer almak için güzel zamanlardır. Sanatla edebiyatla müzikle ilgiliyseniz bu becerilerinizi öne çıkarabilir, geliştirebilir bu alanda fırsatlar yakalayabilirsiniz. Şifa arayanlar, kendilerini yenilemek iyileştirmek isteyenler, bu yönde çabalayanlar veya eğitim alanlar için de güzel birkaç aylık dönem olacak.

11 Mayıs- 28 Ekim 2022 ile 20 Aralık 2022 ve sonrasında Koçta ilerlerken cesareti, yeni girişimleri, risk alma iştahını artırır. Başlamak mücadele etmek için yoğun bir arzu duyabiliriz. İçsel olarak korkuların üzerinde gitmek, bir meseleye kafa tutmak için gereken gücü bulabiliriz. Kişisel meselelerimiz, davamız, umudumuz, isteklerimiz için harekete geçebiliriz. İş kurmak, tek başına eve çıkmak, bir süredir rölantiye aldığınız bir sorunun üzerine gidebilmek, kendiniz için bir girişimde bulunmak, eğitim için uzaklara gitmek, cesaret edemediğiniz şey ne ise ona doğru birkaç büyük adım atmak gibi konular gündeme gelebilir. 

Mars İkizler Burcunda Geriliyor (30 Ekim 2022-12 Ocak 2023)

Mars’ın ilerlediği burç yaşamda mücadelemizin nerede niçin ve nasıl olduğunu anlatır. 20 ağustosta ikizlere geçen Mars, 25 Mart 2023’e kadar, gerçeğin peşinde olduğumuz, bolca sorup soruşturduğumuz bir döngüye girdiğimizi anlatıyor. İkizler burcunda gerileyecek olması, bildiklerimizin değişeceğini anlatıyor. Olumsuz tarafıyla ikizler yalan yanlış haberleri, dedikoduları, iftiraları da anlattığından bilginin doğruluğunu teyit etmeden harekete geçmek bu tarihlerde sorun yaratabilir. Karar alırken çok hızlı olmak veya kararsızlık yüzünden hareketsiz kalmak da diğer problem yaratan konulardan. İletişim, haberleşme, ulaşım, eğitimde aksamalar, yanlış hamleler veya daha önce yapılan uygulamalardan geri dönüş kararının alınması gündeme gelebilir. İletişim-haber alma hızında yavaşlama, sosyal medyada, bası ve yayıncılıkta gecikmeler engeller bekleyebiliriz.  Mars ikizlerde geri giderken önemli duyurular, açıklamalar yapmak iyi değildir. Özetle bu süreçte, acele olan tüm işlere şeytan karışacak gibi görünüyor.

Türkiye için Ne Söyleyebilirim?

2021 Güneş dönüşü haritasına göre; Neptün haritanın birinci evinde yer alıyor; halkın kafasının karışık olduğunu, ne yönde ilerleyeceğini göremediğini söyleyebiliriz. İlave olarak bu haritanın yükselen derecesi, TC haritasında yer alan Uranüs/GAD kavuşumuna çok yakın dereceye denk geliyor. Birinin bizi gelip kurtaracağı, işlerin kendiliğinden iyi olacağı inancı, geçmişten gelen yanılsamalar yıl boyunca bizi yıpratabilir. Halk kendi geleceği ve yönetimle ile ilgili konularda aldanmaya açık konumda olduğuna dair bir yorum katabilirim. İçinde bulunduğu koşulları tam olarak idrak edememe, analiz edememe riski mevcut. Halkın yönetime yaklaşımı, tutumu net değil, karmaşaya iten resmi görmemizi engelleyen koşullar var. Diğer taraftan bu karmaşa hali belki de sağlık temasına işaret ediyor olabilir. Halkın sağlık koşulları iyilik ve esenlikten uzakta seyredebilir.

Halkın halini tavrını pozisyonunu haritada gösteren bir diğer gösterge olan Ay, aslan burcunda 5.evde yerleşmiş, Satürn karşıtlığı altında eziliyor. Diğer taraftan 2.evde yani halkın parasını anlatan alanda Uranüs’ten de zorlayıcı açı alıyor. 5.ev aynı zamanda halkın iradesini göstermekle de ilgili; tam karşısında 11.evde yer alan Satürn meclisin durumunu anlatır. O yüzden erken seçim talebi yanıt bulamayabilir hükümet cephesinde. Meclisin de işleyişini sınırlandıran olumsuzluklar hakim. Kendini meydanlarda göstermesi, tepkisini ifade etmesi zor görünüyor. Halka nefes aldıran sosyal faaliyetler, aktiviteler, eğlence mekanları, sosyal alanlar da kısıtlamalar söz konusu olabilir. Aynı zamanda bu alan sanatçılar, çocuklar-gençler, spor faaliyetleri ve borsa gibi spekülatif faaliyetlerle de ilgili, bir kenara not edelim. Menkul kıymetler borsası belki de dijital para birimlerinin faaliyetini de etkileyen yeni düzenlemeler üzerinde tartışılabilir. Bir yıldır etkili olan transit Plüton’un TC haritasındaki Merkür ve Satürn’e yaptığı sert açı bu yılda etkisini sürdürüyor. Öyleyse üniversitelerde, eğitim kurumlarında ve hukukta gençleri zorlayan kısıtlayan gelişmelerin sürmesini bekleyebiliriz.

Güneş, bu ikilinin (Ay ve Satürn’ün) tam ortasında yer alıyor. Terminolojik açıdan; t-karenin ucunda haritanın 8.evinde yer alıyor. Uranüs ile birlikte bu kombinasyon “grand cross” adını verdiğimiz gergin bir görünüme evriliyor. Kriz yaratan ilişkiler ve güç savaşlarına, homojen olmayan çok fazla iç içe olunan ilişkiler-paylaşımlar-ortaklı işlerin yanında ülkenin borçları, vergi ve alacak tahsilatları, diğer ülkeler ile çıkarların paylaşımına yönelik işbirlikleri veya anlaşmazlık konularının çok ön planda olacağını anlatır. Bir yandan ilerlemek için destek ararken bir yandan arayışta olduğumuz bu desteğin elimizi kolumuzu da bağlayan şey olduğunu buradan görebiliriz. Halkın keyfini kaçıran, önünü görmesini zorlaştıran kriz yaratan beklenmedik gelişmeler var; bir yönüyle bu finansal kriz olabilir. Covid kaynaklı veya başka bir bulaşıcı hastalık kaynaklı sorunlar da olabilir. Bir ülke haritasında başkanı anlatan Güneşin burada 8.evde yer alması ve açıları; Başkanın sağlığının ve onun diğer ülkelerle olan ilişkilerinin, sürecin olumlu-olumsuz kaynağını oluşturduğunu anlatır. Sanki koşullar güç sahiplerini ve ülkeyi bir çıkmaza itiyor.

Tüm bunlara ek olarak hükümeti ve ülke yöneticilerini gösteren 10.evde yer alan Venüs ve açıları; hükümetin çok yönlü bir müzakere içinde olacağını anlatıyor. Tüm yılı kapsayan pazarlıklardan bahsetmek mümkün. Özellikle komşu ülkelerle ilişkilerde kapsayıcı barışçıl ve diplomatik bir üslup ile ilişkiler yönetilebilirse (TC haritasında yer alan 3.evdeki Neptün ile uyumlu açısı var) ve Venüs’ün barışın yanında sembolik olarak kadınları da ifade ettiğini de hatırlarsak yönetimde daha çok kadın yetkiliye yer açılması avantaj sağlar diyebiliriz. Aşırı bir iyimserlik içinde yol alındığında ise Venüs’ün Neptünle olan karesi bize, umulanın bulanamayacağını anlatıyor. Ek olarak kadınlara yönelik iyileştirici politikalara öncelik verilmesi de yıla katkı sağlayacak bir diğer konu.

İkincil Progress haritasında; 14 Şubatta 14 derece kovada yeniay var ve onu tetikleyen transit haritada 1 Şubatta aynı burcun 12.derecesinde Satürnlü bir yeniay var; mali açıdan yeniden yapılandırmanın söz konusu olduğunu söyleyebiliriz. 2022 şubat-mart-nisan ayları mali açıdan çok hareketli geçeceğe benzer. Mevcut para politikalarının değişimi, finans bankacılık vergi sistemi ile ilgili ileriye dönük planlamalar konuşabilir. Önemli bir 30 yıllık döngü başlıyor mali açıdan. Şimdilik neyin içinde olduğumuzu, yönümüzü, neyin tam olarak başlayıp bittiğini bilmek pek de mümkün değil. Yeniaylar karanlıkla başlar. Ay, Güneşten yeterince uzaklaşmayı başardığında atılan adımın sonuçları görünür olmaya başlar. Bunun için Eylül 2025’i beklemek gerekiyor böylelikle finansal açıdan ve bizi sıkıştıran konularda nerede olduğumuzu daha net göreceğiz.

Yıl İçindeki Gezegen Geçişleri ve TC Haritası

  • Ocak ayında toplumu agrese eden kaygılandıran olaylar, uluslararası ittifaklarda çıkar anlaşmazlıkları yaşanabilir. Ocak, politik savaşlarla dolu bir ay.
  • 1 şubat satürn kavuşumlu kova yeniayı, parasal konuda ciddi kararların alınması, önemli anlaşmalar, yeni kanunlar uygulamalar gündeme gelebilir.
  • 2/31 Marttaki yeniaylar çok destekleyici; hükümet önemli bir destek bulabilir yurt dışından. Bir meseleye liderlik önderlik etme teması var. Olası bir bahar erken seçiminde (ki ihtimal vermiyorum) hükümet seçimi kazanır. 2022 sonbaharıyla birlikte ve 2023’te koşulların değişeceğini düşünüyorum.
  • 30 Nisan boğadaki güneş tutulması uluslararası birliklerle ilişkileri yeni bir aşamaya taşıyacak. Ticarette ve politik alanda ittifaklar kurabiliriz. Aynı zamanda meclisi ve seçim sistemini, partileri ilgilendiren değişiklikler söz konusu olabilir.
  • 16 mayıs ay tutulmasında askeri bir hareketlilik olabilir, uluslararası alanda destek bulunabilir mi? Lehimize olur mu? Bilemiyorum? Gençler, spor ve sanatsal konularda başarılar getirebilir. Olumsuz anlamdaysa denizler ve finans piyasaları kaynaklı sorunlar yaşanabilir.
  • 29 haziran ve 14 temmuz halkın geleceğini ilgilendiren kararlar var. Yengeç ve oğlakta doğan yeniay/dolunaylarda; Mars boğada TC’nin Güneş’i karşısında, Jüpiter de TC’nin Mars’ın karşısında, bunlar harareti artıran özelliklere sahip.
  • Ağustos özellikle 12 ağustos para piyasaları için önemli bir başka tarih. 27 ağustos yakın komşular meselesi de önem kazanıyor. 
  • Sonraki günlerde Satürn, TC haritasındaki Neptün’e (iktidarı temsil ediyor) karşıt yaparken Mars ikizlere geçerek TC haritasının 12.evine geçiyor ve uzun süre burada kalacak. Burası çok sevilen bir alan değildir; perde arkası olaylar haberler sık sık gündemi değiştiren bilgiler ortaya çıkabilir. Çalkantılı bir yaz ve sonbahar olacak gibi görünüyor. Tüm bunlar bütçeyi finans yönetimini ve iktidarı olumsuz etkiliyor. 
  • 26 Ekim tutulması TC haritasının güneşinin üzerinde gerçekleşiyor, çok keyifli değil. Güç sahiplerinin gücünü kaybettiğini görebiliriz. Başkanın sağlığı gündemde önem kazanıyor. Beraberinde 8 kasımdaki Ay Tutulması ve Mars’ın geri gidişi, askeri anlamda gerilim ve hareketlilik getirebilir. Meclis ve ulusal/uluslararası gündemimiz oldukça hareketli olacak. 
  • Mars, TC haritasında ülkemizin 12.evinde geriliyor. Burası kontrol dışı gelişen olaylarla ve gizli kapaklı işleyen işlerle bağlantılıdır. Bu anlamda bilinmeyen konuların açığa çıkması, hesaplanmayan risklerin doğması mümkün görünüyor. Bu nedenle 2023 Mart ayından önce yapılacak olası bir seçim şaibe yaratabilir.

Özetle 2022; üreten, çözüm yaratma gayretinde olan, geçmişten ders çıkaran ve sağ duyulu bir tutum içinde ilerleyenlerin yılı olacak diyebilirim. Esenlik ve sağlık dolu bir yıl geçirmenizi dilerim.  

VENÜS’ÜN ÇETREFİLLİ YOLCULUĞU

1024 683 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

Venüs oğlak burcunda ilerlerken ilişkilere aşka ve parasal konulara pembe gözlüklerle bakmaz, oldukça gerçekçi bir bakış açısına sahiptir. Oğlak, toprak elementinde ve öncü niteliğe sahip bir burçtur. Planlıdır, temkinlidir, sonuç odaklıdır ve hep geliştirmek istediği standartları vardır. Bu standartlar aynı zamanda onun koruyucu duvarlarıdır da. Seçimlerini bu doğrultuda yapar. Birine veya bir fırsata evet/hayır demek için acele etmez. Standartlarına uyuyor mu?, ona bakar. 5 Kasım’da oğlağa geçen Venüs ile birlikte eşzamanlı olarak yaşamdan keyif almakta, arkamızı güvenle yaslamakta ve ileriye iyimser gözle bakmakta zorlanıyoruz. Aşkta ilişkilerde hobilerde ortaklıklarda yatırımlarda kariyer yaşamında ticari konularda mutlu olmak, gevşemek, ilerlemek zorlaşıyor. Her adımın beraberinde getirdiği avantaj/dezavantajlarla yüzleştiğimiz bir kış mevsimine başlıyoruz. Böyle bir döngüde, sınırlarımızı ve standartlarımızı yenileme ihtiyacı duyabiliriz. Sahip olduğumuz pozisyonu ve geleceğe dair planlarımızı sağlama almak için yeni adımlar düşünür, eyleme geçebiliriz.

Venüs geri giderken, kimi içerde kimi dışarda tutmak istediğimize karar vermek için yeniden oturup düşünürüz. 19 Aralıkta gerilemeye başlayacak olan Venüs; yol arkadaşlarımız, tutkuyla bağlı olduklarımız, ticari ilişkilerimiz, kazançlar, yatırımlarda düzenleme gerekliliğini ortaya çıkaracak. Ticarette ve ilişkilerde güç kazanmak için yaptıklarımız ve yapacaklarımız bizi yıpratabilir. Seçimlerimizin getiri ve götürülerini bir arada değerlendirmeyi atlamayalım. Özellikle Venüs’ün Plüton (namı değer yeraltı tanrısı Hades) ile birleştikten sonra yeraltına indiği tarihlerde 10-29 Aralıkta dikkatli olmalıyız. Bizi tutsak kılan, kısıtlayan işlere ilişkilere girebiliriz. Benim dediğim olacak veya bu iş olacak dersek, ısrarcı olursak zorluklar yaşayabiliriz. Uzun vadede bizi bağlayan iş ve ilişkilere, yatırımlara farkında olmadan evet diyebiliriz. Buradan sıyrılmak kolay olmayabilir. Sonuç iyi bile olsa diğer koşullar, çevresel şartlar keyfimizi kaçırabilir. Mümkünse bu tarihlerde ileriye dönük kararlar almayın, eyleme geçmekte aceleci olmayın.

Venüs’ün oğlakta ilerlerken ek olarak gerilemesi, hazzın iştahın uyumun ve birlikteliklerin gezegenini tatmin etmez, huysuzluk çıkarır. Bu süreçte hırs yapmamaya, koşulları zorlamamaya özen gösterin. Hedeflerimize ulaşmak veya standartlarımızı korumak konusunda hırslı davranırsak mutlu olamayabiliriz. Kişisel limitlerimize, başkalarının sınırlarına ve hayatın getirdiği engellere saygılı olmalıyız. Arzu ve isteklerin çok çok ön planda olacağı kış aylarında yönlendirmelere, oyunlara, tuzaklara daha açık olacağız gibi görünüyor. Hayat bir şekilde karanlık tarafınıza oynayarak sizi zor duruma düşürebilir. Yani, hırslarınız karar alma mekanizmanızı zedeleyebilir, yolunuzdan çıkabilirsiniz. O yüzden sonuç odaklı olmak yerine, biraz gevşemeye bakın, zamanın getirdiklerinin gelip geçmesine izin verin. Elinizdeki listeye, zaman limitine takılı kalmayın, kendinizi sınırlamayın. Yoksa Hades’in yanında sıkışıp arzuların ve hırsların elinde tutsak düşebilirsiniz. Aslına bakarsanız Hades kötü değildir sadece yeraltının tanrısıdır. Birey olarak her birimizin gün yüzüne çıkarmak istemediğimiz veya bastırdığımız arzularımız olabilir. Henüz karşılaşmaya, geride bırakmaya hazır olmadıklarımız olabilir. Bu zaman diliminde onlarla karşılaşabilir, öteki tarafımızla bütünleşebiliriz.

Bu uyarıları yanınıza alarak, kariyer hedeflerinizi ve iş ilişkilerinizi, aşkta ve sosyal ilişkilerde standartlarınızı yeniden belirlemenizde fayda var. Yeni yıla girerken Venüs geriliyor olacak, bu nedenle, yeni yıl planlarınızı yaparken ajandanızı tamamlamak için kendinize ilave bir ay daha tanıyın. 29 Ocağa kadar gerileyecek olan Venüs, bizi sabra sükûnete ve soğukkanlı davranmaya davet ediyor.

Ek bilgi olarak Venüs, oğlağın 25-11.derecelerinde gerileyecek. Normal seyrine döndükten sonra Hades ile yani Plüton ile 2-3 Martta yeniden bir araya gelecek. Bu kez de ona eşlik eden, yanından biran bile ayrılmayan bir Mars ile yola devam edecek. Mars, Venüs’ün ateşini artırır. İlişkilere rekabet, yarış biraz da kavga gürültü getirir. Bir şey kendiliğinden olmaz, gayret ve mücadele talep eder. Tırnaklarınla kazımanı bekleyebilir. Arzu ve istekleriniz için mücadeleye davet eden bir kombinasyondur bu. Özetle, 5 Nisan’da keyif aldığı burç olan Balığa geçene kadar Venüs’e gün yüzü yok!

İyi dileklerimle,