Posts By :

aylin

KOVA BURCUNDA YENİAY

1024 645 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

Kova Burcunda Yeniay

Bu akşam 11 Şubat perşembe saat 21.05’de Kova burcunda yeni bir ay doğuyor. Tıpkı her 28 günde bir olduğu gibi lakin sıradan olan düzenin, hayatın içinde farklı yanı ile sivrilen bizi yeni olasılıklara taşıyan kova burcu enerjisi, doğası gereği yine bizi şaşırtıyor olacak! Yeniayı doğuran güneş-ay ile birlikte 4 gezegen Satürn Venüs Merkür(geri gidiyor) Jüpiter Ay kova burcunda yer alıyor. Üstüne üstlük 2021 yılına damgasına vurmakta olan değişim temasının mimarı Satürn ve Uranüs hemen yeniay sonrası 17 Şubat’ta ilk karelerini gerçekleştirecekler. Aynı zamanda bu ikili kova burcunu yönetiyorlar.

Bu burç, ben de hep öteyi ileriyi uzakları düşündürür, şimdi şu anı değil? Hani der ya şair “uzağa değil öteye gitti yalnızlığı ondandır” diye, kova olmak beraberinde diğerlerinden ayrı düşmeyi gerektirir. Ezberci olmak, tekrara düşmek, aşırı tuhaf davranmak, onaylanmak ve yerini korumak için sessiz kalmak kova burcu enerjisini yanlış kullanmak demektir.

Yeni ve farklı olan, kalıba sığmayan henüz doğmamış olan şeyler kova burcunu anlatır. O bir iadelisttir, vizyonerdir, gözlemcidir, kamera arkasındaki kameraman gibidir. İnanç değil de daha çok fikir sahibi olmakla diğerlerinin ne düşündüğünü öğrenmekle ilgilidir. Bir kişi sevmekte anlamakta zorlanırken bir toplulukla çok daha kolay bağ kurabilir. Bu ay gündemimizde “Yeni fikirler ve ilhamlar” olabilir. Cesaret ve yenilik gerektiren konular hız kazanabilir. İşte evde yeni rutinler sorumluluklar çıkabilir. Neden olmasınlar, meydan okumalara veya dayatmalara karşılık vermeler, aynı fikirde olmadığını yüksek sesle dile getirmeler, dağılan gruplar-arkadaşlıklar, fikir çatışmaları doğabilir. Bazılarımız yeniyi hayatına sokmak için yoğun bir mücadele verirken diğerleri eskiyi korumak için var gücüyle savaşıyor olabilir.

Ulusal çıkarlar, küreselleşme, para, din, cinsiyetçilik, doğa, çevre veya insan geleceği? Kendimizi ve yaşamlarımızı nasıl anladığımız psikolojimiz sürekli değişiyor! Ebeveynlerimiz için önemli olanlar ile bizim ve çocuklarımız için olanlar farklılaşıyor. Anlayışımız değişiyor? Önceliklerimiz bir ırmak gibi değişim içinde akıp gidiyor. Yaşarken bunu anlamlandırmak hepimiz için çok zor. 2021 yılında Satürn / Uranüs karesi, değerlerin ve yapıların kaçınılmaz dönüşümünü tetikleyecektir. Konfor alanından çıkmakla keyif vermeyen düzeni devam ettirmek arasında sıkışabiliriz. İki seçenekte bize uymayabilir. Ama sadece önümüzde 2 seçenek olabilir. Yaratıcılığınızı kullanıp 3.seçeneği ortaya çıkarabilirsiniz, desem inanır mıydınız?

Yeni sosyal medya uygulaması olan ClubHouse’da bu akşam 21.00’de sevgili meslektaşım ve arkadaşım Seryal Dinçer ile kova yeniayını, ilişkileri ve hayatı konuşacağız. Bekleriz.

Keyifli başlangıçlar diliyorum.

2021 YILINDA ŞANS NEREDE?

1024 683 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

2021 Yılında Şans Nerede?

Astrolojinin bakış açısına göre fiziksel ve ruhsal anlamda zenginleşmeyi, ilerlemeyi, büyümeyi, öğrenmeyi, hayatı tecrübe etmeyi Jüpiter gezegeni anlatır. Doğum haritamızda o neredeyse biz orada büyür ve gelişiriz. Jüpiter, ortalama 12 ayda bir burç değiştirerek hayatın akışı içinde değişen şans ve fırsatların kapısını aralar. O, gökyüzünde burç değiştirdikçe bizler yeryüzünde hayatın nasıl daha iyi yaşanacağına dair fikirler edinir, yeni deneyimlerden geçeriz. Bu geçişler sırasında inandıklarımız, önceliklerimiz, fırsat-risk algımız değişir. Hayatı tecrübe ederek öğreniriz. Bazen onun yolculuğu bize olumlu yansır bazense beklediğimizi vermez. Jüpiter bir teşvik paketi gibidir. Büyüme yönündeki desteğin ne ile ilgili olduğunu bilirseniz o yönde ilerleme şansınız olur.

Hayatın matematiği gereği Jüpiter yolculuğu sırasında, bize fayda sağlayacak olanları büyüttüğü gibi aynı anda zararlı olanın da büyüyüp yayılmasına alan açar. İyi ve kötü, günün gecesi-gündüzü gibi hayatın içinde aynı anda var olur. Örneğin Aralık 2020’den bu yana ilerlediği kova burcunda, “ben ne istersem onu yaparım” tarzında henüz kişisel sınırlarının ve diğerlerine olan sorumluluklarının farkına varmamış bir birey gibi davranabilir. Hele bu kişi veya grupların, toplumların işleyişini düzenini sağlığını etkileyen önemli pozisyonlarda olduklarını bir düşünün. İnsanların canları istedikleri, sadece içinde bulundukları grupları zenginleştirici uygulamalar, kanunlar çıkaracakları bir özgürlük anlayışına sahip olması hepimiz için hırpalayıcı ve yıkıcı olur. Diğer taraftan aynı dönemde, her birey için faydalı olan uygulama, kanun ve yöntemlerin insan onuruna yakışır şekilde yayılıp ilerlemesi, bu yönde adım atılması bu yılın hikayesini tümüyle değiştirebilir. Aslında Jüpiter kova başlı başına; fırsat eşitliği demektir. Tıpkı Nazım Hikmet’in dediği gibi “Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine”.

2021 yılında Jüpiter oldukça hızlı ilerliyor olacak, aynı yıl içinde 2 burçta birden ilerleyecek. Demek oluyor ki bu yıl bizi zenginleştiren, deneyime çağıran iki ayrı gündem maddemiz olacak! 19 Aralık 2020’de kova burcuna geçen Jüpiter’imiz, 5 ay sonra 14 Mayıs’ta balık burcuna merhaba diyecek. 20 Haziran’da bu burçta gerilemeye başlayacak ve bu nedenle hızla geçip gittiği kovaya 28 Temmuz’da geri dönecek. 18 Ekim’de geri gidişi sona erecek ve 29 Aralığa kadar kova burcunda gezinecek.  

Jüpiter’in geri gittiği dönemler farkına varmadığımız veya koşullar gereği değerlendiremediğimiz fırsatların, yolculukların, eğitimlerin, girişimlerin kazanılması şansını taşır. Zamanlamayı kaçırdım, şansım yaver gitmedi dediğiniz konuların üzerine yeniden gidebilirsiniz. Yepyeni fikir ve olanaklar yaratmak içinse iyi bir zamanlama değildir. Retro zamanları bize “eskiyi yeniden değerlendir, ona yeni bir gözle bak” der! Bu açıdan yaz aylarını iyi değerlendirin derim. Jüpiter 20 Haziran ila 18 Ekimde geri gidiyor olacak, ajandanıza not edin!

Jüpiter’in kova burcunda ilerlediği 19 Aralık 2020-14 Mayıs 2021 ile 28 Temmuz-29 Aralık tarihleri arasında gözünüz gökyüzünde olsun. İleriye öteye bakın. Yeni farklı denenmemiş olanlara yönelin. Şansa şans tanıyın. Bildiklerinizi elinizde tutmayın, saklamayın. Yayın paylaşın aktarın ve onu yenileyin. Deneyimleyin. Paylaşmak bizi çoğaltabilir. Olmaz demeyin, kalıplarınızı kırmak için şans tanıyın kendinize. İçinde bulunduğumuz koşullar gereği bir araya gelmek mümkün olmadığından, hayatınızı/işinizi/eğitimi/ilişkileri online olarak dijital platformlarda geliştirmeyi deneyin. Kova burcu; dibi açık bir kovayı tutan insanın, gökyüzünden gelen bilgiyi yeryüzüne akıtması ile tasvir edilir. Ayrıca Jüpiter bu burçtayken, teknolojinin dijital uygulamaların internetin sosyal platformların… vb. hayatımızın her alanında çok hızlı şekilde yayılacağını anlatır. Bu dönem sizi kısıtlayan şeylerden özgürleşmenin yolunu bulmaya bakın. Bunlar maddi veya zihinsel engeller olabilir ama belki bir çaresi vardır. Gruplar, arkadaşlar, meslek örgütleri, dayanışma grupları, birlikte çalışmak-tasarlamak, ortak bir platformda hizmet vermek-almak, iş-özel bağlantıları canlı tutmak… tüm bunlar özgürleşmeniz yol almanız için size destek verebilir. Gökyüzü ilerleme yönünde teşviki en çok birlikte hareket edenlere veriyor olacak. İşler istediğin gibi gitmeyince uzaklaşan-mesafeli duran, sürekli isyan ve şikayet içinde olan ve elle tutulur bir çözüm geliştirmeyenlere değil. Kişisel arzularınız ile diğerleri arasında kalırsanız bilin ki Jüpiter kova sizi çağırıyor, tarafsız seçimlerde bulunmak sizi ileriye taşıyacaktır.

Jüpiter’in balık burcunda olduğu 14 Mayıs-28 Temmuz ile 29 Aralık 2021 sonrasında hayal eden, tasarlayan, hayatın/sektörlerin/iş ve ilişkilerin ne yönde akacağını okuyabilen sezebilenler daha çok öne çıkabilirler. Havayı koklayanlar yani; esen rüzgârın yağmuru mu yoksa kavurucu çöl sıcaklarını mı getireceğini görebilenler kazanır. Anı yaşayabilenler ancak geleceği sezebilir, trendleri yakalar ve yaratabilirler. Sanatın ve hayatın her alanında yaratıcılığın üretimin arttığı günler geliyor. Yazın çizin besteleyin kurgulayın renklendirin tatlandırın tasarlayın. Kendi içinize doğru yolculuğa çıkın, çünkü yaratma becerisini geliştirmek biraz da buna bağlıdır. Duyarlılık ruhsallık maneviyat özveri fedakârlık kabul içinde olmak gibi göreceli-değişken olan kavramların gökyüzünde teşvik edileceği bir zaman diliminde olacağız. Alev Alatlı’nın dediği gibi, “Aslında, her şey, her zaman olduğu ve olması gerektiği gibi: belirsiz, bulanık, ortada ve kaotik!”

Balık burcu, kaygıyı bırakıp evrene güvenmeyi seçmeyi bu sayede onun bir parçası olabileceğimizi anlatan bir burçtur. Belirsizliği kabullenmek kaygıyı azaltır. Bazı şeyler planlandığı gibi ilerler, bazı şeyler planlandığı gibi ilerlemez. Değişen duyguları-olayları-gerçekleri görmenin bizi birbirimize yaklaştırdığı düşüncesini taşır. Kaos paradigması, bulanık mantık, yapay zeka… hem kova (Satürn-Uranüs) hem balık (Jüpiter-Neptün) burcu sembolizmasının ürünüdür. Jüpiter’in her iki burç arasında mekik dokuyacağı 2021 yılının güzel keşiflere vesile olmasını dilerim.

Jüpiter kovada iken hava ve ateş elementi burçları ve yükseleni bu burçta olanlar kova, terazi, ikizler, koç, aslan, yayların bu konularda ilerleme şansı yüksek. Jüpiter balıkta iken su ve toprak elementi burçları ve yükseleni bu burçta olanlar balık, yengeç, akrep, boğa, başak ve oğlakların bu konularda ilerleme şansları yüksek olacaktır. İyi dileklerimle,

OĞLAK BURCUNDA YENİAY VE ETKİLERİ

1024 651 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

Oğlak Burcunda Yeniay ve Etkileri

Yılın ilk yeniayı 13 Ocak çarşamba sabahı saat 7.00’de oğlak burcunda doğuyor. Bu burç devletin toplumun iş dünyası ve kanunların, zaman ve mekan ile sınırlı olduğumuz maddi dünyanın ve hedeflerin temsilcisidir. Gerçekçi, sorumluluk, sahibi, gayretlidir. Oğlak geçmişini, sevdiklerini ve hedeflerini yanında değil sırtında taşır. Gözü ileriye ve hep yukarıya dönüktür. Arada yükünün ağırlığı veya hedeflerinin yüksekliği gereği durma noktasına geldiğinde doğru analizi yapıp yola devam ederse başarılı olur. Kaldıramayacağı yüklerin bir kısmını bırakmak yerine yenilerini alarak devam etmeyi seçerse ilerleyemez. Ya bir süre sonra yüklerin altında ezilip duygusal çöküntü yaşar ya da kaskatı kesilip kendinden ve her şeyden uzaklaşıp rutin mutsuz bir hayat yaşar. Mücadeleci gayretli toplumsal açıdan saygı gösterilen kıymet verilen insanların doğum haritalarında bu burcun baskın olduğunu görürüz.

13 Ocak günü oğlak burcunda doğan yeniaya Plüton da eşlik ediyor olacak, dolayısıyla istediğimizi gidip alma, elde etme konusunda oldukça tutkulu davranacağımız bir yeniay başlıyor. Hayatın içinde bizi çarpan, yakalayan önemli olaylar içine çekilebiliriz. Güçlü olmayı, güç elde etmeyi ve onu korumayı, iktidarı, tutkuyu ve devinimi-dönüşümü anlatan Plüton ile birlikte doğan yeniay ve beraberinde gökyüzünde gelişen çarpıcı gezegen hareketleri ay sonuna kadar bizi sarıp sarmalayacak. Her hangi bir konuda geri çekilmek, sansüre veya yasaklara uymak, düzenin-sistemin-kurallarına uymak yerine daha aktif bir şekilde hayatın içinde olmak isteyebiliriz. Sesimizi duyurmak, anlaşılmak, duyulmak için hep birlikte anlatmak, bir etki yaratabilmek (Merkür’ün 16 Mart’a kadar kova burcunda kalacağını düşünürsek) çok çok önemli olacak. Kuralları yeniden belirlemek, kişisel öykümüz ve diğerlerinin özgürlüklerini korumak adına daha çok söz sahibi olmak, sorumluluk üstlenmek isteyebiliriz. Kendimizi engellemek, durdurmak, bahaneler üretip yüzleşmelerden kaçınmak yerine hayatımız için önemli sayılacak bir adım atabiliriz. Hayat koşulları ve içinde bulunduğumuz olağandışı hal üzerimizde yoğun bir baskı ve ağırlık yaratırken, fiziksel anlamda özgürlüğümüzü kısıtlarken aslında kişisel olarak gücümüzü kararlılığımızı ortaya koyabileceğimiz fırsatlar da sunmuş olabilir. Bazılarımız için yıldızının parladığı, dikkatleri üzerine çektiği, güçlendiği önemli bir süreç başlayabilir. Bazılarımız ise bozulmalar, kopuşlar, güç kaybı içine çekilebilir. Bizi tedirgin edecek olan bu ifadenin kişisel hayatımızda gerçek olabilmesi için çok sayıda faktörün var olması şart elbette. Özellikle hayatınızda belli bir konuda kronik şekilde sorunlar, gerilimler ya da yoksunluklar yaşıyorsanız bu konu düzgün şekilde çözülebilmesi için gün yüzüne çıkabilir. Artık gizlenecek, sansürleyecek, göz ardı edecek hali kalmaz, kendiliğinden ayan beyan ortaya çıkabilir.

Dünyasal düzeyde; toplumsal ve uluslar arası kurallar, kanunlar, iş yaşamı ve devletin işleyiş yapısı içinde önemli tıkanmaların olduğunu hatta bazı şeylerin durma noktasına geldiği gözler önüne serilebilir. Bu bir skandal veya bir zor kullanma şeklinde dünyanın farklı yerlerinde, farklı ama özünde aynı şeyi anlatan hikayeler ile karşımıza çıkabilir. Tüm bunlar olurken hayatımıza yeni bir yön veren adeta küllerinden yeniden doğan bir liderin/akımın/birliğin/topluluğun/ülkenin öne çıkacağını bekleyebiliriz. Dilerim ki gücü elinde tutanlar, enerjilerini iyi yönde kullanırlar. Bu değişim ve yenilenme enerjisi, içinde bulunduğumuz koşulları iyileştirme onarma yönünde kullanılmaz ise “çok önemli bir şey olacaktı ama olmadı, her şey aynı/giderek kötüleşiyor” hayal kırıklığı ile dolu gergin bir 2 ay bizleri bekliyor. Hemen sonrasında yıl bitmeden kasım ayında başlayacak olan boğa-akrep tutulmalar serisi ile tetiklenecek olan bu süreç, tıpkı kar topu gibi büyüyen zorlu ekonomik-politik-kültürel bir inişe dönüşebilir.

Nitekim yeniay ile birlikte 13 Ocakta Mars-Satürn, 18 Ocak Jüpiter-Uranüs, 20 Ocak Mars-Uranüs, 23 Ocak Mars-Jüpiter gibi çok sayıda astrolojik açı birbiri ardına gerçekleşiyor olacak. Zamanın kalitesini yükseltirken bir yandan muazzam bir dinamizm ve stres katan bu etkileşimler; normal koşullarda olmayacak olan gelişmelerin, alınması zor olan kararların hızlanmasına neden olurlar. Hayatımızda belli bir rutinde giden fakat içten içe yenilik beklentisinde olduğumuz, aksiyon alamadığımız konuların çözülmesine gelişmesine vesile olurlar.

Burcumuz veya yükselenimiz ne olursa olsun gökyüzündeki bu güçlü gelişmeler doğum haritamızda önemli bir veya birden fazla noktayı etkilediğinde eşzamanlı olarak kendimizi hayatın sahnesi içinde baş rol oyuncusu olarak buluruz. Özellikle doğum gününüz 13 Ocak tarihine yakın birkaç günlük zaman aralığında ise! Doğum haritanızın köşe noktaları; yükselen alçalan dip ve tepe noktaları adı geçen gezegen etkileşimleri ile temas ediyorsa aynı vurguyu yaratabilir. Öncü burçların koç yengeç terazi oğlak son haftası ve sabit burçların kova boğa aslan akrebin ilk haftasında doğduysanız kış dönemi sizin için oldukça dinamik seyredebilir. Güzelliklere vesile olması dileklerimle,

2021 YILINDA MERKÜR VE ONA DAİR İPUÇLARI

1024 683 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

2021 Yılında Merkür ve Ona Dair İpuçları

“Merkür retrosu başlıyor! Eyvah Merkür yine geri gidiyor!”

Tanrıların habercisi olan Merkür’ümüz (Thot, Hermes, İdris, Hızır) son yıllarda doğasını tam olarak yansıtmayan olumsuz çağrışımlar yaratıyor zihnimizde. Az çok astrolojiyi takip eden hatta etmeyenlerin bile bu başlıklar korkulu rüyası haline geldi. Merkür bu durumdan haberdar mıdır bilmiyorum ama bir süredir bu konu beni rahatsız ediyordu ve 2021 yılında Merkür’ün sadece hava elementi burçlarında geri gidiyor oluşunu fırsat bilip bir çalışma yapmak istedim. Ortalama yılda 3 kez gerçekleşen Merkür’ün geri-ileri gidiş döngülerinden, geri giderken ve ileri hareketteyken Güneş ile kavuşmasından nasıl faydalanabileceğimiz üzerine bir yazı hazırladım. Son yıllarda Merkür-Güneş kavuşumları için özel ritüeller yapılıyor. Dilekler dualar ediliyor. Zaman her daim olduğu gibi kendi akışında akıp giderken bizler de niyetlerimize uygun olarak kişisel bir takvim-yol haritası oluşturabiliriz düşüncesindeyim.

Merkür bir burçtan diğerine, ortalama 21 günlük bir sürede, hızla ilerlerken aklımız yeni olasılıklara açılır. Mantığımız ve zihnimiz ilerlediği burç doğasında çağrışımlara maruz kalır. O bizim öğrenme isteğimizi tetikler, merak uyandırır, yeni deneyimlere yolculuklara doğru bizi çeker. Son gelişmelerden haberdar eder, ne olup bittiğini öğrenmemizi sağlar. Bu haliyle bir öğretmendir, bizi ileriye taşır, genç ve dinamik tutar. Bazen de tam tersi şekilde yeniye, yeni bilgiye direniriz. Eski ile şimdi arasındaki gelişmelere direnç gösteririz. Olana bitene kayıtsız kalabilir ne olduğuyla ilgilenmeyebiliriz. Bir kavramda, anda, anıda, bildiğimizi sandığımız bir şeyde takılıp takılırız. Bildiğimizi düşünür sorgulamayı bırakıp gerçeği reddedebiliriz. Asabileşir, geveze olur, varsayımlarda bulunur, bir rüzgâr gibi oradan oraya savrulabiliriz. Gerçekliğinden emin olmadığımız konular hakkında çok konuşur, bilgileri yayarız. Tüm bunlar iletişimde ve yaşantımızda sorunlara yol açabilecek büyük riskler yaratır. Bu haliyle Merkür düzenbazdır ve hayatımızı tam bir kısır döngüye sokar.

Merkür ileri giderken olumlu geri giderken yaşantımızda olumsuz özelliklerini yansıtır demek çok ezbere bir yaklaşım olur ve bu Merkür ile ilgili bir yazı için hiç de uygun olmaz. Ama geri gittiğinde içe dönmek, geriye bakmak, öğrendiklerimizi sorgulamak, yavaşlamak, eksikleri tamamlamak, zihnimizde biriktirdiğimiz gereksiz bilgileri boşaltmak veya onları yararlı olacak şekilde bir araya getirmek gibi ifadeleri kullanmak uygun olur. İletişim araç ve aletlerini gözden geçirmek, varsa eğer sorunları boş vermemek uygun olur. Bu durumu ilginizi çeken, bir süredir çekmecede veya cep telefonunuzda bir dosyada bulunan yemek tariflerini denemeye benzetebiliriz. Hangisinin ağız tadınıza ve yemek alışkanlığınıza uygun olduğuna karar verebilmeniz için eskiye dönüp tarifleri uygulamanız gerekir. Başkalarından tavsiyeler almaya devam ederseniz boş konuşmalar, tadına hiç bakmadığınız öneriler ve deneyimsizlikler içinde bulabilirsiniz kendinizi. Notlar öneriler resimler birbirine girmeye başlar, aklınız karışır. Bir bakmışsınız tadına bile bakmadığınız bir menünün müdavimi kesilmiş, başkalarına önerilerde bulunuyorsunuz !

Merkür geri giderken dışardan tavsiye almak yerine neyin ne olduğunu bildiğinizi düşünebilirsiniz. Belki doğrudur ama ya yanlışsa? Doğru yolda olduğunuza yüzde yüz emin değilseniz görüşlerinizi Merkür geri giderken tazelemeye bakın. O nedenle bu süreçte önemli sözler vermeyin, geleceğe dönük sorumluluklara imza atmayın. Düşüncelerinizi görebilmek için yazmak ya da güvendiğiniz bir dostla konuşmak iyi bir fikir olabilir. Bu sayede iç sesinizi duyabilir, şu anki ihtiyaçlarınızı karşılayacak fikir veya inançlara sahip olup olmadığınızı görebilirsiniz.

Bildiklerini kendine saklama, yalan söyleme, lafı geveleme, ikilemde kalma, susma…  geri gidiş dönemlerinde rastlanan bir durumdur. Saklamanız gereken bir sır veya ilişkilerde-anlaşmalarda sorun yaratabilecek bir bilgiye sahip olmanız bu durumun kaynağı olabilir. Kendinize tanıdığınız esnekliği başkalarına da tanıyın, ısrarcı olmayın. Geri gidiş dönemi bittikten ve Merkür Güneş ile kavuştuktan sonra bu bilgileri paylaşmanız daha iyi bir olasılık olabilir.

Merkür geri gidişini avantaja çevirebileceğiniz tüm bu bilgilere ek olarak, bu yıl Merkür’ün sadece hava elementi burçlarında geri gideceğini belirtmek isterim. Hava elementi daha çok akılla sağduyu ile ilgili olduğundan geri gidiş hikayelerinde duygusal olmamaya bakın. İletişimde tarafsız ve objektif kalabilmek önemli olacak. Ayrıca; öğrenmek, sorgulamak, dinlemek, konuşmak, geleceğe ilişkin akım fikir kuram icatlar geliştirmek, bir bilenden danışmanlık almak, bilgiye değer vermek, denemek ve elbette yanılmak hava elementi vurgusuyla bağdaştırılır, unutmayın.

Merkür ileri hareketinde güneş ile kavuştuğu burçlar ise ateş elementi burçlarında yer alıyor, bu da oldukça dikkat çeken bir ayrıntı! Ben olsam geleceğe dönük eylemlerime başlamadan önce dilek ve niyetler için bugünleri değerlendirirdim. Geçmişe dönmek, sorgulamak ve kendimle iletişime geçmek için geri giderken Güneş ile kavuştuğu günleri kullanırdım.

Merkür’ün geri ve ileri gidiş tarihleri sırasıyla şöyle;

  • 30 ocak- 21 şubat arasında 26-11 derece kova burcunda geri giderken 8 şubat günü 15.47 de güneş ile kavuşuyor. Geçmiş meselelerdeki rolümüzü fark etmek, içe bakmak, düşüncelerimizin altında yatanları kavramak, birlikte ne yapabilirizi anlamak için bugün çok uygun.

Merkür ileri hareketteyken 19 nisan gecesi 03.49’da 29 derece koç burcunda güneşi yakalıyor. Geleceğe ilişkin planlar yapmak, fikirler geliştirmek, girişim yenilik adımları için uygun. Yeni fikirler haberler kavrayışlar buluşlar yakalamak cesur davranmak mümkün!

  • 30 mayıs-22 haziranda ikizlerin 24-16 derecelerinde geri gidiyor. 11 haziran gecesi 03.12’de geri giderken yeniden güneş ile kavuşuyor. Neyi bilip bilmediğinizi, sorgulamalarınızı bugünlerde artırabilirsiniz.

Merkür ileri hareketteyken 1 ağustos 16.07’de güneşi 9 derece aslan burcunda yakalıyor. Cesaret gerektiren fikirler söylemler geliştirmek öne çıkmak dikkat çeken fikirler için bugün uygun.

  • 27 Eylül-18 Ekim günleri arasında terazinin 25-10 dereceleri arasında geri gidiyor. Geri gidişi sırasında 27 eylül sabahı 7.10’da güneşi yakalıyor. İlişki ve ortaklıklarda ikilem içinde olduğunuz konulara bakabilirsiniz.

Merkür ileri hareketteyken 29 kasım sabahı 06.39’da güneşi 7 derece yay burcunda yakalıyor. Cesaret gerektiren paylaşıma yayılmaya pazarlamaya dönük fikirler öneriler geliştirmek, ileriye bakmak için bugün uygun.

Zihninizin aydınlık ve berraklık içinde olduğu ilham dolu bir yıl diliyorum.

2021 YILINDA BİZİ NELER BEKLİYOR?

1024 576 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

2021 Yılında Bizi Neler Bekliyor?

Tüm dünyayı kapsayan yıllık tahminler üretirken zamanın ritmini ve akış yönünü anlatan büyük gezegen döngülerini kullanırız. İçinde yaşadığımız dünyaya içeriden değil dışarıdan bakmamızı ve elbette büyük resmi görmemizi sağlayanlar onlardır. Satürn ve Jüpiter’in yanı sıra kolektif gezegenler dediğimiz Uranüs Neptün Plüton’un birlikte oluşturdukları döngüler zamanda bir iz bırakırlar. Eş zamanlı olarak gelişen bu döngüler yeryüzünde doğada ve insan davranışları üzerinde kendini gösterir. Sevgili Fatih Portakal ile birlikte 29 Aralıkta yeni yılın ne getireceğini anlamak için yıldızlara baktık. Keyifli geçen sohbetimizi izlemek isterseniz diye linki sayfama ekledim, ayrıca bu videodaki konuşmama kaynak oluşturan çalışmalarımı yazıya dökmek, sizle paylaşmak istedim.

2021 yılında en çok Uranüs’ün kurduğu döngüler dikkati çekiyor! Bu gezegen; teknoloji, reform, yenilik, özgürlük, protesto ve değişim ile anılır. Birden bire olan beklenmedik şekilde gelişen ve bizi rutinimizden alıkoyan şeyler Uranüs’e aittir. Onun enerjisini deneyimlemek çoğunlukla cesaret gerektirir. Yeni bir şeyin denenmesi için eskinin geride bırakılması bilinmeze adım atmak söz konusudur. Uranüs 2019 yılından bu yana boğa burcunda ilerliyor. Buradaki yerleşimi en temelde; toprak, para, sahip olduklarımız, değerler ve beden de değişimleri ifade ediyor. Alışkanlıklarımız ve güven içinde hissettiğimiz alanlar değişiyor. Ezber bozuyor. Teknolojinin bu alanlarda daha çok uygulanmasını deneyimliyoruz bugünlerde. Dijital para, gen çalışmaları, yapay organlar, daha önce denenmemiş aşılar, ekolojik yenilikler vb. 2026 ya kadar gündemimizde çokça yer alacak. Bu gezegen 18 Ocakta Jüpiter ile kapanan bir açı kuracak yani daha önce başlayan bir temanın artık işlevsiz olduğunu, bitmekte olduğunu fark edeceğiz. Dini-politik ayrışmalar, kutuplaşmalar-görüş ayrılıkları, skandal ve dedikodular, iletişim sorunları, protestolar, finans ve para piyasalarında yeni düzenlemeler, politik-ekonomik güven kayıpları gibi. 2010-2011 yıllarında başlayan bu döngü kapanışa doğru ilerlerken bize yeni idealler politikalar inançlar geliştirmemizi hatırlatıyor. 2024 yılında ikizler burcunda yeniden bir araya gelecekler. Hemen öncesinde, din ve inançlara dayanan, bireyleri ülkeleri kutuplaştıran, çatışma yaratan politikalarda son bir artış yaşanabilir. Yoğun tüketime harcamaya dayalı ve yayılmacı politikaların işlemediğini görebiliriz. Bize yeni idealler temeller ideolojiler sistemler lazım.

Hemen bir ay sonra bu gezegen bu kez Satürn ile benzer şekilde kapanan bir açı kuracak. Yıl içinde 3 kez kendini tekrarlayacak; 17 Şubat-15 Haziran-24 Aralık 2021’de. Bizler toplumsal refleks olarak daha çok değişimi talep etmek yerine durumları görmezden gelmeye yatkınız, mevcut durumu korumak bizim için belki de gelişmek ve beraberinde değişmekten çok daha önemli. Buna daha çok enerji harcıyor gibiyiz. Böyle durumlarda zamanı gelmiş olan değişiklik ve yeniden yapılanma çoğunlukla dışardan gelir. Satürn, yapı kanun sistem düzen demekse Uranüs, yenilik ve değişim demektir. Birbirine ters düşen bu enerjiler şimdi bir kapanış evresindeler. 1988 yılında yay burcunda bir araya gelmişlerdi şimdi kapanma fazında son kare açısını yaşıyorlar. O dönem başlayan değişim ve yeniliklerin, kurulan sistemin artık vadesinin dolduğunu düşünebiliriz. Hepimizin tahmin edebileceği gibi eski-yeni çatışması, toplumlarda ekonomide kültürel anlamda baskıyı artırır. Bir araya geldikleri1988-89 yıllarında Berlin duvarı yıkılıyor, İran-Irak savaşı, Filistin’in bağımsızlığı, Bulgaristan göçü, Sovyetler Afganistan’dan çekiliyor ve içerde bağımsızlık arayışları başlıyor. Karşıt açıda 2010-2009 yıllarında Arap baharı başlıyor. İsrail Gazze’yi işgal ediyor, Obama başkan seçiliyor, Şili Çin ve Haiti’de depremler ve büyük can kaybı yaşanıyor, İzlanda’da yanardağ patlaması sonucunda hava ulaşımı duruyor. 2032 yılında yeniden bir araya gelinceye kadar var olan sosyal politik ekonomik ticari yapının sona ermesine şahitlik edeceğiz. Büyük kurumların, geleceğe bakanların çıkış stratejilerini oluşturmaya başladıkları bir yılda olacağımızı düşünüyorum.

Yıl içinde yeni birlikler ittifaklar, dünyayı ilgilendiren organizasyonel yapılar kurma çabası başlayabilir, var olanlarda ise kopuşlar problemler artabilir. Bazı araştırma ve uygulamalarda değerlendirme hataları ya da ulaşım kazaları aksaklıklar sorunlar doğabilir. Bu yıl deneme yanılma ve geliştirme yılı gibi sanki laboratuvar ortamında gibiyiz. Bu açıdan Ocak-Şubat ayları ve tutulmaların olacağı 26 Mayıs-10 Haziran- 19 Kasım-4 Aralık ile Satürn-Uranüs karesinin aktif olduğu 17 Şubat-15 Haziran-24 Aralık 2021 dönemler oldukça dikkat çekici!

Türkiye için 2021 nasıl geçebilir?

Türkiye yılın ilk 3 ayı; 6 marta kadar yurt dışı gelişmeler anlaşmalar ve yönetimsel konularla çok meşgul. İttifaklar, dost ülkelerle ilişkiler, meclisten çıkan/çıkamayan kararlar, kanunlar kararnameler, AB NATO Dünya Sağlık Örgütü gibi birliklerle olan temaslar aktifleşiyor. Yaptırımlar yine dönem dönem gündemde. Haziran Temmuz Eylül Ekim aylarında iç politika daha çok önem kazanabilir. Halk sağlığı 2021 de önemli olmaya devam ediyor, özellikle Haziran ayına kadar! Başkana yönetime hükümete ise baskı var değişim reform yönünde! Sağlık sistemi polis ordu öğretmenler gibi kamu hizmet sektöründe yer alanlar için zorluklar ve aksaklıklar devam ediyor. Net bir politika izlemekte zorluklar, bilgi-ideolojik düzlemde karmaşalar var. Bu yüzden yıl içinde kurumlar arası iletişim ve bilgi aktarımında gerekli desteği almak-vermek adına alt yapıda sorunlarını çözmeye odaklanabiliriz.

21 Aralık 2020’de başlayan Satürn Jüpiter kavuşumu, Türkiye’nin dış borçlarını uluslararası para fonları ile ilişkileri vergilendirme finans sektörünü anlatan alanında aktif olacak. Aslında bize kaynaklarını ölçülü kullan, seni geleceğe taşıyacak teknolojik yatırım ve çalışmalara öncelik ver ve para piyasalarında vergi sisteminde reform yap diyor. Para politikamızı gözden geçirmeliyiz tam da burada Ocak sonu ve Şubat ayı ile Kasım aylarında büyük bir stres ve fırsat var!

30 Aralık dolunayı ile birlikte yılın ilk günlerinde halkın sağlığı ve huzurunu iyileştirmeye yönelik uygulamaları konuşabiliriz. Daha iyi nasıl olurdu, ne eksikti, ne tamdı… gibi. Buna ilave olarak, güç kullanmayı gerektiren olaylar ay içinde gelişebilir. Sınırda sınır komşularında oluşabilecek gerginlikler, müttefik ülkelerle anlaşmazlıklar ve ülke içinde muhalefet partisi ile gerginlik doğabilir. 13 Ocaktaki yeniayla birlikte güçlü bir ittifak kurulabilir bize karşı veya çok memnun olmasak da bir şekilde içinde yer aldığımız bir bağlayıcı anlaşma. Yaptırımlar belki… Belki de bazı yaptırımlar sonucunda ekonomik tedbirler almamız gerecek. Bu durumu aleyhimize çevirebiliriz.

28 Ocak ve Şubat ayı, Meclis çok mesai yapabilir. Bütçe, borç yönetimi ekonomi… çok fazla para konuşacak gibiyiz. Yönetsel konular sorunlar tepkiler uluslararası birliklerin üzerimizde yarattığı baskı çok hareketli bir dönem. Parti kapatma konusu bu ay ile birlikte gündeme gelebilir. Eğence mekanları açık alanlar sanatçılar sporcular gençler borsa döviz işlemlerinde yeni düzenlemeler gelebilir.

27 şubat ve 13 Mart tarihlerinde hükümet kendini daha iyi ifade edebilir, yeni çözümler geliştirebilir. Özellikle şubat sonunda kova burcunda bir yığılma var. Bu olumlu anlamda toplumun tüm kesimini etkileyen uygulamaların gelişmelerin doğacağını işaret ediyor; reform ve yenilik. Belki değişen merkez bankası yönetiminin etkisiyle beklenen para politikası reformu çıkabilir. Toplumun tüm kesimini ilgilendiren önemli bir değişimden bahsediyoruz. Satürn kovada ilerlerken 2023 marta kadar bizi finansal konularda düzenlemeler yapmaya zorlayacak! Bu kararlar ülkece kemer sıkmaya neden olabilir fakat bizi ileriye taşıyacak zorunlu ve kaçınılmaz uygulamalara benziyor. Şubat ayı geneli ile 27 Nisan günleri ekonomik konuların daha çok konuşulduğu dönemler olabilir. 4 Kasım ve özellikle 19 Kasımla birlikte para ve finans piyasalarında stres ve negatif eğilim artabilir. Çıkacak krizi yönetebilir, gerekli reformlar yapabilirsek iyi durumda olabiliriz.

28 Martta dolunay var, ülkemizin Mars’ının üzerinde olacağı için içeride gerginlik ve hareketlilik bekleyebiliriz. Muhalefette olan ve özellikle kadın bir yetkili/lider üzerinde negatif bir etki yaratacak bir suçlama saldırı veya onun konumuna dikkat çeken önemli bir atılım bekleyebiliriz. 2020 biterken yaşanan Ay ve Güneş tutulmaları haritalarında Venüs’ün zor durumdaki hali çok dikkat çekiciydi. Hemen akabinde ortaya çıkan tanınmış isimlerin yaptığı taciz olayların kadınlar tarafından ifşa edilmesi ve bir platformun doğması büyümesi bence çok dikkat çekici. Aslında bu dönemde hükümet kadınları ve ülkenin gençlerini güçlendirecek geliştirecek söylem ve uygulamaları hayata sokarsa güç kazanır.

Yıl içinde seçim konusu zaman zaman gündeme gelebilir fakat benim görüşüme göre 2022 ekim, 2023 mayıs tarihleri seçim için oldukça elverişli görünüyor.

Yıl sonunda 19 Aralıkta Venüs Retrosu var. Ekonomi iş dünyası iş ilişkileri ticari anlaşmalar resmi kurumlarla ilişkilerde zorluklar gecikme ve ertelemeler yılın son günlerinde doğabilir. Özel ilişkilerde Venüs geri giderken bağlayıcı iş ve ilişkilere başlamak önerilmez, aklınızda olsun, ta ki 29 ocak 2022’ye kadar!

Bireysel Olarak Verebileceğim Tavsiyeler

Merkür yıl içinde 3 kez 30 Ocak-21 Şubat kova burcunda, 30 Mayıs-22 Haziran ikizlerde, 27 Eylül-18 Ekim terazide geri gidiyor. Ajandanıza not düşebilirsiniz. Bu günlerde iletişime iletişim araçlarına dikkat edin ve yarım kalan işleri tamamlamaya bakın.

Uranüs ve kova burcunda yer alan Satürn Jüpiter etkisi ile dolu bir yıldayız! Bu etkileşimler insanı, kendi yoluna gitmesini engelleyen olaylar olarak kendilerini gösterir ve bu da eski yolun artık işe yaramaz hale geldiği anlamına gelir. Yaşanan iş değişiklikleri, kazalar, aksaklıklar, hesapta olmayan değişimler, iş yerindeki yeniden yapılanmalar ve tekrar yapılması gereken organizasyonlar sektörler içinde yer almak gibi gelişmeler bizi bilinmeze iter. Aynı zamanda eş, çocuklar, arkadaşlar ve hatta ebeveynlerin davranışlarından dolayı yaşam koşullarında değişiklikler olur. Biz elbette onlardan etkileniriz ve bağlarımız düzenimiz değişir. Dünya kocaman bir mahalle ve biz sürekli olarak görmesek de bilmesek de birbirimizden etkileniyoruz, öğreniyoruz ve sürekli bir paylaşım içindeyiz. Değişim eşitlik adalet insanca yaşamak hepimize lazım ve hepimizin hakkı! Birbirimize daha çok alan ve hareket özgürlüğü tanımalıyız, saygı duymalıyız. Ayrıca bu dönem yeni ufuklara yelken açmak, çılgınca görünse bile yeni fikirleri benimsemek en azından şans vermek ve çok genel anlamıyla bireysel özgürlüğünüzü kazanmak ve kendinizi kendinizce gerçekleştirmek için olanaklar sunar. Farkımızı ortaya koymak sunmak için iyi bir yıl olabilir. Eğitim almak, ilgi alanlarımızı geliştirmek, uzun yıllardır başımızın üstünde taşıdığımız düşünce kalıplarını fark edip bakış açınızı yenilemek için bu yılı iyi değerlendirin. Özellikle ikizler, yay, kova, boğa, aslan ve akrep burçlarında doğanlar bu konuda dikkatli olmalı. Hayat ne yönde doğru akıyor ve onlar ne yapabilirler? Ona bakmalılar. Yılın şanslıları kova ikizler ve teraziler.

Yeni yıl beklediğimizden güzel ve fırsatlarla dolu olsun umuyorum. İyi dileklerimle,

JÜPİTER SATÜRN KAVUŞUYOR ve SERÜVEN BAŞLIYOR

1024 678 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

Jüpiter Satürn Kavuşuyor ve Serüven Başlıyor, 21 Aralık 2020

Önümüzdeki 20 yılın hikayesi 21 Aralık 2020’de başlıyor. En uzun gecenin yaşandığı bugün ile birlikte başlayan bu yolculuk pek çok açıdan dikkat çekici ve heyecan verici. “Trend yaratan birleşimleri” ile astroloji tarihine damgasını vurmuş Satürn-Jüpiter ikilisi uzun bir aradan sonra hava elementi bir burç olan kovada bir araya geliyor ve yepyeni bir döngüyü başlatıyorlar. Son 200 yıldır toprak burçlarında kavuşmuşlardı (bu süreçte nadiren de olsa istisnalar oldu örneğin, 1980-81 terazi burcunda bir araya geldiler). 2020 Aralık ayında bu büyük toprak döngüsü artık tarihe karışırken yerini tam 200 yıl sürecek yeni bir serüvene bırakacak!

Jüpiter-Satürn’ün kova burcunda en son kavuşması MS 1226 ile MS 1405 arasındaydı ve bu dönem Vebanın birkaç büyük salgınını içeriyordu. Şimdikine benzer bir eşzamanlılık içinde! Avrupa tarihinde bu dönem “Orta Çağ/Karanlık Çağ’ın” sona ermesine ve Rönesans’ın başlangıcına işaret ediyor. Çok fazla yeniliğin doğmasına neden olan kültürel ve politik kargaşa zamanına. Ayrıca hatırlamakta fayda var. Bu dönemlerin ihtişamı hem de eşitsizlikleri var yani, iyisiyle kötüsüyle bir değişim dönemi (kaynak, https://www.astrologyuniversity.com/countdown-to-new-beginnings/).

Astrolojik açıdan bu iki gezegen birbirinin tam zıttı anlamları ifade eder. Eski deyişle Jüpiter en büyük iyicildir, şans ve fırsatlar getirir, genişleme, yayılma, büyümeyi temsil eder. Satürn ise en büyük kötücüldür, daraltır, engeller, kristalize eder, set çeker ve bolca teste tabi tutar. Bu ikili bir arada olduğunda Jüpiter, Satürn’ü bilinenin ötesine geçmek için zorlar. İyimserlik umut katar, onu geleceğe taşımak ister. Satürn, Jüpiter’i denetime tabi tutan bir müfettiş gibidir. Geçmişin gölgesinde ilerler ve hep tedbirlidir, karamsardır, kuralcıdır. Yani biri ileride diğeri ise geçmiştedir oysa biz şimdi şuandayız!

Bu ikilinin kova burcunda olacağı 21 Aralık 2020-14 Mayıs 2021 ile 28 Temmuz-29 Aralık 2021 günleri geçmiş ile gelecek arasında salınmamıza neden olabilir. Geçmişe ve geleceğe aynı anda bakarak yol almak elbette bizi geliştirir fakat mutlaka mevcut düzeni bozan bir etki yaratır. Bu durum istesek de istemesek de geleneksel ile yenilikçi, muhafazakâr ile reformist çelişkisini doğurarak bir iç çekişmeyi veya doğrudan dışarıya yansıyan meydan okumaları, protestoları beraberinde doğurur. Bu ikircikliğin tuzağına düşmeden geçmişten ders çıkarıp kendimize yeni bir gelecek yaratabilmek için dikkatli olmalıyız!

Bir başka açıdan Jüpiter ve Satürn’ün birlikteliğini bir kalp atışına benzetebiliriz. Kalp kasılır (Satürn) ve sonra atar (Jüpiter), bu sayede hayatta kalırız. Büyüme ve küçülme dengede olduğunda hayat devam eder. 2021 yılı içinde Jüpiter zaman zaman ritmi artırıp nabzı yükseltecek daha hızlı koşmak sınırları aşmak için fırsat tanıyacak. Satürn doğası gereği nabzımızı düşürüp hareket kabiliyetimizi sınırlandıracak. Neyi ne zaman yapacağımızı söyleyecek, tıpkı bir ebeveyn veya kanunlar gibi. Bizler artık birer yetişkin olduğumuza göre iyi ihtimalle o içimizdeki otoritenin sesi olacak. O sesle olan iletişiminiz nasıl? Sizi eleştiriyor mu? Sizin farkınızda mı? Çok mu talepkar? Onay ve alkış alabiliyor musunuz? Derdinizden anlıyor mu? İyi ve zor zamanlarda size eşlik edebiliyor mu? 28 Ocak, 11 Şubat, 27 Nisan, 11 Mayıs, Ağustos ve Kasım aylarında doğacak olan yeniay ve dolunayların etkisiyle bu sesleri daha çok işiteceğiz. Mars’ın etkin olacağı 13 Ocak, 20-23 Ocak tarihlerinde de!

Toplumsal anlamda ise bu ikili, iş ve sosyal hayatı ilgilendiren yeni düzenlemelerin, uygulamaların, gelişen sektörlerin veya biten süreçlerin mimarı olacaklar. Hayatımızı kolaylaştıran, kalitesini artıran, yeni ufuklar katan uygulama ve buluşların tetikleyicisi olacaklar. Aynı zamanda bireysel ve toplumsal gelişimin devamı için yeni kuralların, yasakların, sistemlerin de büyük mimarı!

Bu ikili bir hava elementi burcu olan kovada bir araya gelecekleri için fırsat ve engeller bu burcun doğası ile ilgili olacağa benzer. Havaya özgü özelliği ile her an her yerde olabilen bizi saran yaşamsal bir etkiye sahip. Bir burç olarak Kova; kutunun dışına çıkmak, kendin olmak, farkını ortaya koymak, birey olmak ve toplum/grup/aile içinde kendine ait seçim ve özellikleriyle var olmak, kabul görebilmeyi başarmak anlamlarını taşır. Masallarda yer alan “çirkin ördek yavrusu” hikayesini hepimiz biliriz! İşte şimdi bizler kendi yaşamlarımızın bir yerinde bir konuda çirkin ördek yavrusunun geçtiği sınavlardan geçecek ve sonunda kendimiz olmanın coşkusunu yaşayacağız. Bazı seçimlerimiz veya doğuştan getirdiğimiz özelliklerimiz geçmişimiz nedeniyle dışlanabilir veya alkışlanabiliriz. Kendimizi kendimize ispat ederken utanç, suçluluk duygusu yaşayabilir dışlanmaktan korkabiliriz.

Ayrıca kavram olarak kova; eşitlik, yenilik, reform, grup ve birlikler, teknoloji, bilim-ilim, yapay zeka, gen teknolojisi, araştırma-geliştirme süreçleri, dijital uygulamalar, bilgiyi yaymak, deneyimsel süreçler, gelecek, uzay, kaşifler, bilim insanları vb. ile ilgilidir. Tüm bu konuları ve hatta ötesini de kapsayan değişimin ilk sıçrayışı bu ikilinin bir araya geldiği 21 Aralık 2020’de başlıyor. Kimi zaman beraber kimi zaman bir başımıza yapacağımız bu sıçrayışın güzelliklere vesile olmasını umuyorum. Bu ikilinin dozunu artıran bir diğer gezegene değinmeden yazımı bitirmek istemiyorum. Boğa burcunda ilerleyen Uranüs, 2021 yılı içinde 4 kez Jüpiter ve Satürn’e değerek tansiyonumuzu artıracak. 18 Ocak, 17 Şubat, 15 Haziran ve 24 Aralık tarihlerinde! Bu tarihlerde geçmiş gelecek ve şimdi kavramları içinde salınıp duracağız. Alışkanlıklarımızın kattığı güven ile bilinmeyen gerçekliğin verdiği kaygının bizleri adım atmaya zorlayacağını düşünüyorum.

Hava elementi burçları olan ikizler terazi ve elbette kovalar ile yükseleni bu burçtan olanlar bu geçişi iliklerine kadar hissedecekler. Rüzgâr tam arkanızdan eserken neyi geçmişte bırakmak neleri geleceğe taşımak istediğinize karar verin. Ateş elementi burçlar koç aslan ve yay ise bu geçişte rüzgârı karşıdan alacakları için gayretli olmalılar. Toprak ve su elementi olan boğa başak oğlak ile yengeç akrep ve balıklar fırtınanın çıkacağı ve dineceği anları iyi hesaplayarak yol almalılar. Son olarak burcunuz her ne o olursa olsun, ışığınızı tüm renklerinizle yansıttığınız bir başlangıç diliyorum sizlere.

ALDANIŞLAR VE FARK EDİŞLER TUTULMASI

1024 683 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

Aldanış ve Fark Edişler Tutulması 14 Aralık 2020

Yılın son tutulmasını haftanın ilk gününde 14 Aralık pazartesi akşamı 19.16’da yaşayacağız. Dünya ve Ay’ın yörüngelerinin kesiştiği (düğümler) noktaya çok yakın bir derecede yeniay gerçekleştiğinden tam bir güneş tutulması yaşayacağız. Yani Ay’ın gölgesi güneşin ışığını bir süreliğine kesecek ve bu deneyimi zamanlama gereği sadece Güney Amerikalılar tecrübe edecekler. Ek bilgi olarak dünyada 18 ayda bir böyle bir tutulmayı yaşıyoruz fakat bize gelme sırasına epey var, 40yıl! Türkiye’de halkalı tutulma 2030, tam tutulma ise 2060 yılında gerçekleşecek.

Astrolojik açıdan Tutulma, düğümlerden güney (toplamda kuzey ve güney olarak iki nokta var) yönünde; sembolik olarak daha çok hataya tekrara düşüren bir tarafta gerçekleştiğinden hikayesini anlatmak için önce gerçekleştiği yay burcunun ne ifade ettiğini anlayalım istiyorum. Bu sayede aldanış ve fark edişleri hayatın neresinde yaşama potansiyelimizin yüksek olduğunu görebiliriz. Haydi başlayalım!

Yay burcu; ahlak, hukuk, prensipler, öğretiler, inançlar, bakış açıları, anlam arayışı, yolda olmak, iyimserlik-neşe, deneyim, macera ve özgürlük gibi hayatımızı bir şekillendiren kavramların yanı sıra bilen sözüne tecrübesine yargısına güvenilen takip edilen insanlar; kanaat önderi-guru-bilim insanı-dini lider, çok gezenler-çok okuyanlar, yüksek öğrenim, uzaklar, yabancılar, yeni ve farklı olan yer ve kültürler, seyahat, ulaştırma, ticaret/e-ticaret, basın-yayın-medya, yayma-paylaşma işi yapan tüm sektörler ile ilgilidir.

Yay burcunun 23.derecesinde gerçekleşen tutulmanın hemen yanı başında ise habercimiz Merkür var. Öyleyse bizi yanılsamaya düşürme ihtimali olan; bildiklerimiz, okuyup duyduklarımız yani bildiğimizi varsaydıklarımız. Dinlemek soru sorup araştırmak yerine ezbere hareket etmek ve seçimlerde bulunmak önümüzdeki dönemde hayatımızda irili ufaklı karmaşalara sebebiyet verebilir. Sokrates’in MÖ 400’lü yıllarda geliştirdiği “bildiğim tek şeyhiçbir şey bilmediğimdir” bakış açısını önümüzdeki 6 ay boyunca bir sonraki tutulmanın gerçekleşeceği zamana kadar aklımızda tutalım!

Aynı zamanda bu hikâyeyi yani aldanış ve fark ediş öyküsünü besleyen daha başka gökyüzü görünümleri de var. Tutulma derecesi Mars ve Neptün’den uzaklaşıyor olsa da hala bir bağlantı içerisinde yani onların tesiri içinde. “Ras alhague” adında “yarayı iyileştirme arzusu” anlamını taşıyan bir sabit yıldızla birleşiyor. Son olarak astrolojik açıdan gökyüzünde yerleşim olarak 6.eve denk düşüyor, yükselende yengeç burcu yer alıyor vs.

İnançlarımız, rol model olarak seçtiklerimiz, özlemlerimiz, ideallerimiz yani hayata diğerlerine ve kendimize yaklaşımımızda yenilikler yaşayacağız. Aşırıya kaçmak, bir konuya takılıp kalmak, olmasını beklemek, dona kalmak, olan biteni görememek, fazlaca demagoji yapmak, daha çok fantezide kalmak, gerçeklikten kopmak gibi olaylar yaşar hülyalara dalarsanız kendinize çimdik atın ve hemen yere inin. Ayaklarınızı yere basın. Olan biteni sanki bir sinema perdesinden izleyecek gibiyiz. Zaman ve mekan algısını kaybettiğimiz, esas meseleden uzaklaşıp yönümüzü bulmakta zorlandığımız anlar olabilir. O yüzden soru sorun, aklınıza güvenin, sağ duyulu olun, esnek olun. Her şey değişir, rüzgârı takip edin, adım adım ilerleyin, uyum sağlamaya bakın.

Olumlu açıdan güney ay düğümü geçmişle ve daha fazlası olan karmayla ilgili olduğundan yarım kalmış, bir şekilde özlemini duyduğunuz, tamamlanmamış konuları yeniden gündeminize getirebilir. O meseleyi tamamlamak sunmak paylaşmak geliştirmek için fırsat yakalayabiliriz. Tahmin ettiğimizden fazla sayıda insanı etkileyecek, temas edecek işlere imza atabiliriz. Bildiğimizin öngörümüzün sınırlarımızın ötesine geçebiliriz. Birilerini büyülemek, etkilemek şansını elde edebiliriz. Bunun için sade olun, anlaşılır olun ve herkesin anlayacağı ortak bir dil kullanın.

Tutulma ortak bir gökyüzü altında yaşadığımız için mutlaka her birimizin yaşamını etkileyecektir. Bunun için yay burcu doğum haritanızda nereye düşüyor bir bakın yani hangi evinizde olduğuna bakın. Yükseleni ve burcu yay olanlar ile yine yükseleni ve burcu ikizler başak ve balık burçları en çok etkilenecekler arasındalar. Güzel başlangıçlar, hayırlı bitişler diliyorum sizlere

ARALIK AYINDA GÖKYÜZÜ RENGARENK

1024 683 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

ARALIK AYINDA GÖKYÜZÜ RENGAREK

2020 yılı geride çok sayıda iz bırakarak nihayet bitiyor. Her mevsiminde ayrı bir hikaye ve yepyeni gökyüzü fenomenlerini tecrübe ettiğimiz yılı uğurlarken Aralık ayında gökyüzü rengarenk olacak. Astrolojide dışsal gezegen olarak adlandırdığımız Satürn, Jüpiter, Plüton bir araya gelerek yeni döngülerini bu yıl başlattılar. 2 yılda bir gerçekleşen Mars ve Venüs retrolarını ise bahar aylarında yaşadık. Son olarak da bu ay astrolojik açıdan 2 önemli gündem maddesi ile yılı tamamlayacağız.

14 Aralık pazartesi akşamı tam güneş tutulması Türkiye saatiyle 19.16 ‘da gerçekleşiyor. Tutulma sırasında Ay, Güneş’in önüne gelerek ışığını tamamen kapatacak fakat bu kez onu izlemek Güney Amerikalılara kısmet olacak. 18 ayda bir gerçekleşen tam tutulma Türkiye’den gözlemlenmeyecek. Aynı günlerdeyse gökyüzünde13-14 Aralıkta geminid göktaşı yağmurunu izleyebileceğiz. Geceleyin ayın ışığının olmaması (yeniayda ışık görülmez) meteor yağmurunun atmosfere girdikçe yarattığı renkli ışıkları izlemek için 2 günlüğüne bize fırsat tanıyor. Dilerim ki hava açık olur.

Hemen ardından 21 Aralıkta iki gezegen Jüpiter ve Satürn kavuşacak. 20 yılda bir araya gelen bu İki gezegen gökyüzünde yan yana hatta birmiş gibi görünecek. 19 Aralıktan itibaren Güneş battıktan sonra gözünüz güneybatı ufkunda olsun, bu sayede onları gözlemleyebilirsiniz. 21 Aralık aynı zamanda uzun gecenin de yaşanacağı gün olacak. Karanlığın ışığının maksimuma ulaştığı bu geceyle birlikte artık aydınlığın gücü artmaya başlayacak. Böylece bir yandan en uzun geceyi yaşarken bir yandan umudun, yaşamın enerjisinin yükseldiği güne merhaba demiş olacağız.

Keyifli gökyüzü seyirleri diliyorum.

30 KASIM İKİZLER BURCUNDA AY TUTULMASI

1024 683 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

30 KASIM İKİZLER BURCUNDA AY TUTULMASI

2020 yılının son ay tutulması, 30 Kasım Pazartesi günü 12.29 ‘da ikizler burcunda (8.derecesinde) gerçekleşiyor. Yıl içinde çoğunlukla 6 ayda bir 2 kez güneş ve ay tutulması yaşarız. Bu hesaba göre 2020’de bu sayı doz aşımına uğradı, 4 değil 6 tutulma yaşadık ve hakikatten ne çok şey yaşadık, yaşamaya devam ediyoruz. Bu elbette sadece rakamsal bir artıştan kaynaklanmıyor, önemli gezegen döngülerini yaşadığımız (Satürn-Plüton, Jüpiter-Plüton, Satürn-Jüpiter, Mars retrosu) bir yıl olması 2020 yılını “unutulmazlar” arasına yazdırdı.

Tutulmalar, değişimin tetikleyicileridir. Yepyeni gündemlere veya eskiye yeni gözlerle bakmamızı sağlayacak, hikayelere konu olacak heybetli bir kapı açarlar. Bu esnada doğası gereği, işlevsiz hale gelmiş bizi geleceğe taşımayacak olanı da kapatırlar. İki arada bir derede kalmayı özünde hiçbirimiz istemeyiz zaten, bu açıdan bitişler ileriye dönük adımlar atmamız için bizi harekete iter. Buna hazırsak, yani bir sayfa kapatıp yenisini açmaya, eşikten geçmek kolaylaşır ama değilsek fark edene kadar çok zorlanırız. İşimiz gücümüz hayatımız aksar, yavaşlar. Herkes ve her şey bize karşı gibiymiş gelir.

28 günde bir yaşadığımız yeniay-dolunay döngüsünden çok daha güçlü bir yenilik enerjisiyle yüklüdür tutulmalar. Önemli kararlar böyle zamanlarda alınır, çoğunlukla. Güneşin yay, ayın ikizler burcunda olduğu bu zaman diliminde güneş ay ve dünya üçlüsü birbirlerine yakınlaşırlar, yarattıkları bu güçlü çekim enerjisi bedenimiz zihnimiz ve ruhumuzda etkisini farklı şekillerde gösterir. Dışarda ise gelişen olaylar vasıtasıyla karşımıza çıkarlar.

Gelelim ay tutulmasının ana temasına. Konu başlığımızda astroloji sembolizmasında haberci rolünü üstlenen ikizler var. Bilgi taşıyan yayan merak eden gerçeğin-ne olup bittiğinin peşinde olan bu hevesli burç sayesinde çok şey duyacak ve öğreneceğiz gibi görünüyor. Edindiğimiz bilgiler; kulağımıza çalınanlar, sohbetler, okuduklarımız, izlediklerimiz … bizi bir karar verme aşamasına doğru itecek gibi görünüyor. Bir değerlendirme süreci içindeyiz, karar verme arifesindeyiz ve duyduklarımızın alacağımız ve aldığımız kararlarda rolü çok büyük. Yanlış bilgiler bizi tuzağa düşürürken, objektif olanlar sağlıklı kararlar almamızda destekçimiz olacak. Peki yalan ile doğruyu nasıl ayırt edeceğiz? Kim neyi ne kadar saklıyor, aslında gerçek ne? Gerçek rakamlar, veriler, içerikler… ne? İşte önümüzdeki yeni dönemde bizi meşgul edecek ana başlıklar bunlar olacak. Doğruyu, gizlenmiş olanı bulabilmek; kurnazlıktan yalan dolandan uzak kalabilmek, yanlış bir düşüncenin veya takıntının peşine düşmemek önem kazanıyor.

19 aralıkta ikizler gibi hava elementi burcunda olan kova burcunda Jüpiter ve Satürn birleşiyorlar. Bu ikiliyi trend belirleyici olarak düşünebilirsiniz. Onların da işin içinde olduğu özellikle 28 Ocak 2021 ile Mart 2021 genelinde, 30 kasım ay tutulması haritası tetiklenecek. Bilginin fikirlerin açığa çıkacağını varsayabiliriz. Her şeyin ortaya döküldüğü, açıkça görüldüğü bir ortamda yaşamak nasıl olurdu? Bir düşünün! Elbette bu madalyonun öteki yüzünü de unutmamak gerekiyor; ya gerçek denilen şey yalansa? O halde bir sonraki ay tutulmasına kadar (26 Mayıs) uyanık olmaya bakmalıyız.

Tutulma anında gökyüzünde lokomotifi göğüsleyen akrep burcundaki Venüs; şaşırmış, düzeni değişmiş, güvensiz, huzursuz bir konumda. İpi göğüsleyip yol alırken kendine çok yabancı bir ortamda olmanın memnuniyetsizliği içinde süzülüyor. Venüs; hayattan memnuniyeti, dengeyi, mutlu keyifli olabilmeyi, güzeli görebilmeyi anlatır. Aynı zamanda aşkı ilişkileri ortaklıkları parayı ve değer verdiğimiz şeyleri. O halde bunlarda uyumu dengeyi yakalamak için ekstra çaba harcamamız gerekiyor diyebiliriz. Düşüncesiz, aceleci tavırlar, pire için yorgan yakmalar, telaş edip uygun olmayan kararlar almalar, çekişmeler, bozuşmalar, küsmeler özellikle yıl sonuna kadar gündemimizde olabilir. Böyle durumlarda kalırsanız şayet şu soruyu mutlaka sorun! Gerçek ne?

Aynı zamanda bu döngü sırasında vereceğiniz kararlar, alacağınız eğitimler, katılacağınız fikir toplantıları, dertleşmeler sizi ileriye taşıyacak olan yeni konu başlıklarına temel oluşturacak. O yüzden bugünlerde ne düşüp ne konuştuğumuz 2021’in ilk yarısını belirleyecektir, aklınızda olsun.

Ufak bir hatırlatma; tutulma Türkiye’den izlenemeyecek. Daha çok Pasifiğe kıyısı olan Asya ve Amerika’dan ve sonrasında Avustralya ve Avrupa’nın batı kıyılarından gözlemlenebilecek.

İyi dileklerimle,

2020 YILINA İMZASINI ATAN DÖNGÜLER

1024 640 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

2020 yılı büyük döngülerin bitip yenilerinin başladığı önemli bir yıl oldu, bunu yaşadığımız olayların yarattığı değişim gücünden anlamak mümkün. Astrolojide döngülerin gücü, gezegenlerin yörüngelerini ne kadar sürede tamamladıklarına bağlı olarak değişkenlik gösterir. 2 yılda Zodyak (burçlar kuşağı) turunu tamamlayan hızlı Mars tetikleyici olarak bilinir. Onu 12 yıl ile Jüpiter, 29 yılla Satürn takip eder. Diğerlerinin tam turlarını görmeye (dünyaya kıyasla çok yavaş hareket ettiklerinden) ömrümüz yeter yetmez bilinmez o yüzden döngüleri başlatanlar daha çok bu üçlü olarak bilinirler. 

Onlardan biri olan Jüpiter, Pluto ile 2020 yılında 3 kez (nisan, haziran ve kasım aylarında) bir araya geldi ve oğlak burcunda bir döngü başlattı. Covid salgını, Türkiye’de ve dünyanın diğer ülkelerinde görülen yönetimsel sorunlar, gücü elden bırakmama çabaları, kapitalist sistemin tıkanması, iş dünyasında yaşanan sıkıntılar, artan baskılar bu süreçte çok öne çıktı. Devleti, iş yaşamını, otoriteyi, yönetimi ve üst düzey yöneticileri anlatan oğlak burcunda gerçekleşen bu birleşim yenilenmeyi mutlaka beraberinde getirecek. Jüpiter’in olduğu yerde büyüme yayılma ve aşırılık söz konusudur. Öyleyse bu yıl başlayan ya da gün yüzüne çıkan yaraların yarattığı değişimin, toplumun tüm kesimlerini etkileyeceğini ve katalizör rolü üstleneceğini öngörebiliriz. Olumlu anlamda bu ikili; mevcut düzeni bozarak, çürümüş yanlarını ortaya dökebilir ve böylece elenmesi yitip gitmesi gereken şeyleri gözler önüne serilebilir. Bir başka döngüyü ise 12 ocakta Satürn başlattı. Pluto ile yine oğlak burcunda birleşerek bu burcun anlattığı temaları yeniden öne çıkardılar. Eski yapıların artık yıkılıp yeniden yapılması gerekliliğini …

Ne tesadüftür ki yapılandırmayı anlatan Satürn bu yıl mart ayında kitleleri, özgürlükleri ve reformu anlatan kova burcuna geçmişti. Yaz aylarında geriledi yeniden oğlağa geçti şimdi 21 aralıkta yeniden kova burcuna geçecek ve o da Jüpiter ile birleşerek 20 yıllık bir döngüyü başlatacaklar. Bu Jüpiter’in aynı yıl içinde başlattığı 2.döngü olacak. Hem bireysel hem de toplumsal anlamda önümüzdeki yıllarda adından çokça bahsedeceğimiz yeni kuralları birlikte oluşturacaklar. İçinde bulunduğumuz çağın gerekliliklerine uygun eşitlikçi çevreye saygılı bir düzen olacağını umut edelim. Fiziksel kaynaklarımızı, enerjimizi çarçur ederek değil yenilenerek güçlenebilir ve ilerlemeyi ancak birlikte başlatabiliriz. Özellikle kuzey ay düğümü kova burcunda iken dünyaya gelen 28 Mart 1952-9 Ekim 1953, 2 Kasım 1970-27 Nisan 1972, 22 Mayıs 1989-18 Kasım 1990 yılları arasında doğanların bu 20 yıllık değişim sürecinde önemli roller üsteleneceğini düşünüyorum. Onlar, öteye geçmemiz yönünde farkındalık yaratanlardan olacaklar. 

İyi dileklerimle,