Gezegen Etkileşimleri

MERKÜR GERİ GİDİYOR

849 565 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

Merkür 14 Ekim günü akrep burcunda geri gitmeye başlayacak. Bir gezegen astrolojik açıdan neyi ifade ediyorsa, o konularda yavaşlama gecikme ve kafa karışıklığı yaşamayı bekleriz. Söz konusu Merkür olunca asıl yapmak istediği; hayata ve kendinize olan bakış açınızı yenilemektir. Başka gözlerle ve yöntemlerle ilerlememizi bekler. Akıl ve mantık yürütme biçiminizi yenilemenizi ister. Bu nedenle hayatın belli alanlarını bulandırır, aksatır. Böylece durup “ne oluyor, kaçırdığım, atladığım bir şey mi var” demek zorunda hissederiz.

Henüz o aşamaya gelmedik, önümüzde yaklaşık 10 gün var. Akrepteki Merkür şimdilerde merakımızı artırmaya başlamış olmalı. Olayların öteki yüzünü, gerçeği, sırları bilmek isteyebiliriz ya da biz istemesek de gerçekler bir şekilde önümüze düşebilir. Bize hoş gelen, güzel olandan çok ilgimiz sorunlara ve tedirginlik yaratan konulara kaymaya başlamış olabilir. Sonuçta bize olgunluk katanın; hayatın iyi yanları yanında hoş olmayanlarla paralellik gösterdiğini hepimiz biliyoruz. Neyi halının altına süpürürsek en çok o bizi yoruyor. Merkür 27 Eylülde akrebe geçti, o günden bu yana kısa bir zaman olsa da özel yaşamınızda neler oldu bir bakın. Düşünceleriniz aklınızdan geçenler zihinsel olarak çaba harcadığınız konular neler?

Merkür geri giderken, hayatın eski ritminde akmasını ister ve şartları zorlarsanız böyle dönemlerde sıkışmış ve engellenmiş hissedebilirsiniz. Onun yerine olayları biraz ağırdan alın, yavaşlayın. Çekmeceleri açın düzenleyin, dosyaları toparlayın. Kısaca iletişim ve bilgi alış verişi yaptığınız araç ve kaynakları elden geçirin. Yarım kalan işlere odaklanın. Söylemediğiniz sözlere düşüncelere bir bakın. Bir süredir sizi bekleyen kaçındığınız konularla ilgilenin. Aslında böyle dönemlerde sanılanın aksine çok sayıda iş tamamlanır, geçmişin hesapları kapatılır.

Bu süreçte zihninizi boşaltmak, temizlemek size avantaj katar. Yürümek, araba kullanmak, bisiklet sürmek, seyahat etmek, tarafsız bir dostla veya terapistle konuşmak, yazmak, okumak, yemek yapmak… Önerim, sizi rahatlatan her ne ise ona daha çok zaman ayırın. Yeter ki zihninizi açan özgürleştiren bir eylem olsun!

Merkür sadece akrepte geri gitmiyor, 28’inde terazi burcuna geçiyor ve 3 Kasımda geri gidişini tamamlıyor. Yaklaşık bir hafta sonra ayın 11’inde yeniden akrebe geçiyor. Gökyüzünde gerilemeye başladığı dereceye gelişi ise, 19 Kasımı buluyor.

Bu geri gidişte iki farklı halden geçeceğiz. İlki akrebin doğasına uygun olarak biraz karanlık ve depresif olabilir. Kendimizde ve/veya başkasında sevmediğimiz yanları bu süreçte fark edebiliriz. Kaçındığımız duygular, düşüncelerimiz kullandığımız sözcükler vasıtasıyla su yüzüne çıkar. Örneğin; çaresizlik, kıskançlık, güçsüzlük, intikam, öfke, derin bir yas gibi. Ayrıca, bu süreçte işleyen olayların ilişkilerin perde arkasını öğrenebilir, belki de kaçındığımız gerçekle karşılaşabiliriz. 

2.perde de ise sahneye terazi burcu çıkıyor. Elimizde yüreğimizde ve aklımızda olanları nasıl bir araya getireceğimiz önem kazanacak. Bu verileri yaşanmışlıkları ne yapacağız ve sonrasında nasıl bir şey olmasını arzu ediyoruz? İnkâr ettiğimiz ya da bizden gizlenmiş olanları öğrendikten sonra, olayların ve kişilerin olumlu yanlarını yakalamak doğru karar verirken çok kıymetli. Gece ve karanlığın eşit olduğu zamanı, dengeyi anlatan terazi bunun için çatışır, pazarlık eder. Ötekinin gözünden bakar. Sadece uyum için bu dönem bir şeylere evet der geçerseniz, Merkür’ün yeniden akrebe geçtiği 11 Kasım sonrasında huzursuzluklar yeniden başlar. 

Merkür’ün geri gittiği 21 gün boyunca “iyi ve kötüyü” beraber değerlendirerek iç huzurumuzu yakalayacak bir orta yol bulmak, işin özü gibi görünüyor. Özetle, o güne kadar bir harmanız hepimiz!

İyi dileklerimle,

MARS GERİ GİDİYOR

469 304 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

28 Hazirandan bu yana Koç burcunda ilerleyen Mars 10 Eylül gecesi geri gitmeye başlıyor, ta ki 14 Kasıma kadar! 

Mars Gerilemesinin Dersleri Neler Olabilir?
Hayatta kalmak, zorluklarla mücadele ve cesaretin sınanması

Neden Önemli?
Çünkü Mars, hayatta kalmak, cesaret edebilmek, başlayabilmek, yola koyulmak, adım atmak, kendini korumak ve savunmak ile ilgili bir gezegendir. O geri gittiğinde onun sembolize ettiği konularda yalpalama yaşayabiliriz. Stres kat sayımız artar. Kendimizi tetikte hissederiz, çeşitli nedenlerle bir süreliğine güvende ve güçlü hissetmek zorlaşabilir. Durmamız gereken yerde koşabilir, gardımızı alıp beladan sıyrılacakken hedef haline gelebiliriz. 

Yaz Aylarında Neye Başlamaya Cesaret Ettiniz?
Bu dönem atılan adımlar ile ilgili testlerden geçeceğiz. Böylece onların gerçekten bize uygun olup olmadığını göreceğiz.

Zamanlama ve Olayların Konu Başlıkları Neler Olabilir?
Mars-Satürn karesi (30 Eylül), kararlılığımızı sınayacaktır. Önümüze engeller çıkabilir. Kontrollü ol, tedbiri elden bırakma diyecektir. Mars-Jüpiter Karesi (19 Ekim), inancımızı ve risk iştihamızı sınayacaktır. Ölçülü riskler al, pire için yorgan yakma diyecektir. Mars-Plüton (9 Ekim ve 23 Aralık), korkularımızla yüzleştirecek. Hayatınızda korku uyandıran belki de sizi sindiren konular her ne ise onları dönüştürmeye, alt etmeye cesaret etmeniz yönünde içsel bir gücün uyanışını hissedebilirsiniz. Ona yanıt verebilir veya vermeyebilirsiniz. Hikâyelerde anlatıldığı gibi ejderhayla savaşmaya cesaret gösterirseniz, kahraman olursunuz. Kendi hayatınızın başrolü olursunuz.16 Ekim Terazi Burcunda Yeniayda Mars başrolde olacak. Yüzleşme, restleşme temaları öne çıkabilir. “Haydi yap, kim tutar seni, göster onlara, hakkını ne pahasına olursa olsun ara” gibi söylemlere dikkatle yaklaşın.

En Çok Kimler Etkilenir?
Koç burcu ve yükseleni koç olanlar, Yengeç-Terazi-Oğlak burçları ve yükseleni bu burçlarda olanlar başta olmak üzere her birimiz ayrı ayrı hayat alanlarında bu geçişten az veya çok etkileneceğiz. Ne de olsa aynı gökyüzü altında yaşıyoruz. Hikâyeyi farklılaştıran doğum haritalarımız ve elbette seçimlerimiz!

Mars geri giderken “bir şeyi sadece yapmak için yapmayın, gereksiz riskler almayın”. Gerçekten önemsediğiniz sizin için kıymetli olanlar için enerjinizi ve mücadelenizi vermeye özen göstermenizi tavsiye ediyorum.

İyi dileklerimle,

MARSIN KOÇ BURCU YOLCULUĞU

890 593 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

Bugün itibari ile Mars balıktan çıkıp Koç burcuna geçti.

Arzu ve isteklerimizin hayatın akışı içerisinde ve kendi zamanında olmasını kabul ettiğimiz enerji sona erdi. Artık hayırlısı neyse o demeyeceğiz. “Şimdi istiyorum, hemen istiyorum” dönemi başlıyor! “Kabul enerjisi” yerini “mücadele eden kazanır” inancına devrediyor bugün, hem de tam 6 aylığına. Mars bir burçta ortalama 40 gün kalıyor, geri gittiğinde ise bu süre elbette uzuyor.

Koç burcundaki Marsı eyleme geçen kazanır, ilkesi ile anlatabiliriz. İstiyorsan git ve al fakat bir başkasını sürükleme veya itekleme! Başkasından bekleme. Sen yap, uğraş, didin, gerekiyorsa savaş yarış rekabet et. Çünkü bu senin meselen, senin hikâyen. Engelleri ve korkularını kendi başına aşmanın bir yolunu bul. İlk yapan ilk harekete geçen sen olmaya cesaret et! Hedefini belirle, zamanını ve enerjini yönetmeyi öğren. Yani kendi kavganı kendin ver! Aslında bir çeşit erginlik sürecini yeniden tatbik ediyor olacağız. 20’lerin başında yaşadığımız ile 50’lerde yaşayacağımız “erginlik-rüştünü ispat etme” hikayesinin elbette birbirinden farklı olacağını tahmin edebiliriz. Yaş aldıkça bizim için önemli olanlar, öncelikli olanlar listesi değişiyor ve bunun sonucunda enerjimizi harcadığımız kavgamızı verdiğimiz konular farklılaşıyor. Yaşayıp göreceğiz. Fakat 2020’nin kalan yarısında evren, cesareti alkışlıyor olacak. Cesaret, girişim, yenilik, yaratım, çaba, hız, mücadele kavramları üzerine odaklanacağız. Evren, Kendi isteklerimiz için mücadele etmeyi bize öğretecek, hazır mıyız?

Tek başınalığın ve cesaretin sembolü olan koç burcu illa ki bu yolculukta birileri ile karşılaşır ve kendini kendine ispat etmek içinde bazı mücadelelere girişir. Tıpkı masallarda bizlere anlatıldığı gibi. Yaz aylarında masal kahramanlarına can veren hikayeyi zenginleştiren 3 gezegen etkileşimi dikkat çekiyor. Mars, 4 ağustosta Jüpiter ile karşılaşacak; cesaretimiz şevkimiz tavan yapabilir fakat aynı anda inandıklarımız ile eylemlerimiz de çelişebilir. Strese çelişkiye düşebiliriz. Doğru ve yanlış kavramlarınız arasında gidip gelirken önceliklerinizi belirlemeye bakın ve ona göre hareket edin. 13 ağustosta Plüton ile karşılaştığında ise, korkularımız ile yüzleşmekten başka çaremiz kalmaz vazgeçtim ben deyip geriye kaçamazsınız. İnsanlar veya aksi giden işlerle uğraşmanız gerekebilir. Üstesinden gelmek için korku ve öfkenizin gerçek nedenini aramaya bakın, bu keşif size güzel bir sıçrama yaşatabilir. 24 ağustosta Satürn ile karşılaştığında önümüze engeller pürüzler çıkabilir, arzularımızı elde etmenin bir bedeli olduğu gerçeği ile yüzleşebiliriz. Daha iyi bir planlama yapmak, sıkı çalışmak yola devam etmenin anahtarı olacaktır.

Mars’ın geri gideceği 10 Eylül-14 Kasım tarihleri arasında ise enerjinizi daha dikkatli kullanın ve dış dünyaya yansıtmayın, içe doğru yönelin. Bu kez yolculuk kendi içimizde başlıyor olacak. Kendimize koyduğumuz engelleri ve korkularımızı aşmak için 64 günlüğüne bir yolculuğa çıkacağız. Gittiğimiz yolları yeniden arşınlayacağız. Hepimizin hikâyesi başka olduğundan ipucu için doğum haritanızda Koç burcunun nerede olduğuna bakabilirsiniz. Koç neredeyse, tek başına çıkmamız gereken yolculuk ve mücadele oradadır. İlerleyen günlerde zamanı geldikçe Mars’ın yolculuğuna ilişkin ipuçlarını sizlerle yeniden paylaşacağım.

İyi dileklerimle,

MERKÜR GERİ GİDİYOR 18 HAZİRAN-12 TEMMUZ 2020

1024 682 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

Merkür 18 Haziran Perşembe günü yengeç burcunda geri gitmeye başlıyor. Yine mi dediğinizi duyar gibiyim. Güneş sisteminin en hızlı gezegeni ortalama olarak yılda 3 kez 3 hafta boyunca geri gider. Bu onun yolculuğunun rutin bir parçası (elbette dünyadan baktığımızda biz öyle yorumluyoruz). Bize vermek isteği mesaj ise, geri dön ve eksikleri tamamla’dır. “Bu noktada şuan bulunduğun yerde beklentilerini karşılaman mümkün değil, eksik bir şeyler var” der, Merkür.

Yengeç burcunun 14 ile 5 dereceleri arasında bir süreliğine (12 Temmuza kadar) geçmişe dönüş yaşayacağız. Yazılmamış düşünceler, konuşulmamış gerçekler, atmaya kısmet olmayan imzalar, proje ve iş fikirleri, seyahat planları, yarım kalan sohbetler dertleşmeler, açıklamalar, beklenen teklifler, gecikmiş itiraflar Merkür geri giderken kapınızı çalabilir. Açmazlık etmeyin, içeri buyur edin.

Aklın, iletişimin ve öğrenmenin gezegeni Merkür yengeç burcunda geri giderken anılar, eski defterler, birikmiş duygular canlanır. Aile yuva eve ait konular, yaşadığınız yer ile yakın çevrenizdekiler, canımın içi kategorisine girenler, kendinizi ait hissettiğiniz insanlar ve mekanlar ile ilgili olaylar yeniden gündeme gelir. Hassasiyetler artar. Duygusallık ve beraberinde içe kapanma artabilir. Kendini ifade etmek zorlaşır, sözcükler oluşmaz. Daha çok iç dünyanıza dönersiniz. Kabuğunuza çekilmek, evde veya güvende hissettiğiniz yerlerde olmak size iyi gelebilir. Tanıdık bildik bir çevrede olma ihtiyacınız yükselir. Bu kiminin mağarasıdır kiminin kuyusu kiminin de ini!

Yengeç hayatta kalmak için yumuşak karnını nasıl korumaya çalışıyorsa siz de incitmemek veya incinmemek için bu uğurda ekstra çaba harcayabilirsiniz. Üzerine titrediğiniz, önemsediğiniz meseleler ile ilgili daha çok düşünmeniz, araştırmanız, konuşmanız ve dinlemeniz gerekebilir. Odak noktanız, duygusal ihtiyaçlarınız ve ailevi konular olabilir. Burada konuşulmamış duygular, yer eden anılar, travmalar, açığa çıkarılmayı bekleyen kırgınlık ve dargınlıklar kendini gösterebilir.

Aklın gezegeni Merkür, hassas kalplerin birincisi yengeçteyken yüreğinizle düşünmeye özen gösterin. Sezgilerinize şans tanıyın. Duygularınızı önemseyin, ifade etmekten kaçınmayın. Geçmiş sizi rahatsız ediyorsa, yüreğinizde taşıdığınız bir yaranız varsa onu sarmak için bir çare bulabilirsiniz. Kırgınlıkları, düş kırıklıklarını, suçluluk duygularını yüreğinizde taşımak yerine kendinizi ifade etmenin yollarını arayın. Acı veriyorsa geçmiş, geçmemiş demektir.

Olumsuz yanıyla Yengeç burcu duygularının altında yatan gerçekle yüzleşmek yerine dolaylı bir dil kullanır. Anlaşılmayı bekler. Çok kırılgan olduğundan söyleyemez. Çünkü bu konuyu konuşurken bile tekrar tekrar incinir. Çevrede olup biteni, izlediklerini, okuduklarını tarafsız bir şekilde gözlemleyip anlatamaz. İşin içine hep duygular girer, kişisel meseleler konuya dâhil olur. Görmek istediği gibi görmeye yatkındır. Bazen de anlaşılmadığından, beklentileri karşılanmadığından veya kendini güvensiz hissettiğinden karşı taraf üzerinde “suçluluk duygusu” yaratarak dikkatinizi çeker. Bir bakmışsınız durumun tüm yükü omuzlarınıza düşmüş.

Öyle görünüyor ki Merkür yengeçte geri giderken; ev ve aile yaşamı, yuva kurmak, ev almak-satmak, ebeveynlik, güvenlik, gizlilik, ülke meseleleri, milliyetçilik, bakım ilgi şefkate ihtiyacı olan kişiler/hayvanlar ile ilgili konular bolca gündemde yer alacak. Fakir edebiyatı yapanlara karşı uyanık olun. Asıl meselenin çevresinde dolanıp durarak zaman kazanmaya çalışanlara karşı dikkatli olun. Temmuz ayı ortalarına kadar başta kendinize olmak üzere diğerlerine gösterdiğiniz ilgiyi özeni sorgulama ihtiyacınız artabilir, endişelenmeyin bu çok normal. Haziran ve temmuz aylarına denk gelen Merkür retrosuna eşlik eden güneş ve ay tutulması burada kilit rol oynayacağa benzer. Duygularınızı hassasiyetlerinizi önceliklerinizi daha etkin yapıcı bir şekilde ifade edebilmek için yazın, çizin, söyleyin, resmedin. Böyle zamanlarda yaratıcılık ve üretkenlik artar. İlham ve esin kaynaklarımıza ulaşmak, onlarla karşılaşmak kolaylaşır. Böylece hafifleyebilir, kendimize karşı yapıcı anlamda farkındalık kazanabiliriz. Ne de olsa onların hepsi duygu ve düşüncelerimizi dış dünyaya yansıtmanın birer aracı.

Sevgiyle,

Venüs İkizler Döngüsü Başladı

750 1000 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

VENÜS İKİZLER DÖNGÜSÜ BAŞLADI

İkizler burcunda geri giden Venüs dün gece, 3 haziran 2020 20.43’de güneş ile kavuştu ve yeni bir döngü başladı!

Astrolojiye göre, dünyadan bakıldığında bir gezegen güneşe yaklaştığında (8 ila 0 derece yakınlıkta) gündelik yaşamda ona atfettiğimiz önemi artar. Malum yaşam kaynağımız Güneş’in çekim kuvvetine karşı koymak imkansız. Söz konusu gezegen de Venüs olunca; ilişkiler aşk para sanat güzellik barış politika ortaklıklar ve işbirlikleri konularının bir süre daha, 9 Hazirana kadar, gündemimizde yer alacağını öngörebiliriz. Fakat bu birleşimin hikayesi çok daha özel bir anlam taşıyor.

Venüs geri giderken Güneş ile bir araya gelmesine inferior kavuşum deniyor. Bu bir araya geliş yaklaşık 584 günde bir yaşanıyor ve düzenli bir şekilde 5 kez farklı burçlarda yeniden birleşiyorlar. Bir araya geldikleri burcun doğasında bir hikaye başlatıyorlar ta ki 584 günlüğüne! 2020 bahar ayları boyunca gecelerimizi aydınlatan Venüs, şimdi yer altına iniyor. Batı ufkunda artık onu göremeyeceğiz Fakat bir süre sonra sabah yıldızı olarak yeniden doğacak. Matematiksel olarak 584×5=2920/365=8 yıllık Venüs döngüsü bu şekilde oluşuyor. 8 yılda bir aynı burçta bir iki derece farkla kavuşumlar tekrar ediyor. Zamanda örümcek ağına benzer şekilde birbirlerine ağ atıyorlar. Biz de bu ağ içinde kendimize düşen payı seçimlerimiz doğrultusunda yaşıyor ve tecrübe ediyoruz.

Dün gece İkizler burcunda geri giden Venüs ile güneş kavuşarak yeni bir hikayenin kapısını aralamış oldu. Bu döngü boyunca İkili ilişkilerde merak ve yeniliklere açık olmanın önem kazanacağını söyleyebilirim. Öğrenmeye ve denemeye açık olan ikizler, Venüs’ü çeşitliliğe ve zaman zaman kararsızlığa itecektir. Bugün size hoş gelen yarın gelmeyebilir. Ayrıca kişisel ve sosyal ilişkilerde daha rahat olmak, anlaşılır bir dil kullanmak, derin duygusal bağlar kurmak yerine birbirinizden yeni şeyler öğrenebileceğiniz, sizi hafifleten, güldüren, arkadaşça ilişkilere çekilmeyi tecrübe edebilirsiniz. Aşk ve ilişkilerde, ortaklıklarda ne hissettiğinizden çok ne düşündüğünüz konusu önem kazanabilir. Bu süreçte akla hitap eden, pratik olan daha çok dikkatimizi çeker. Özetle, sözlerle büyülenme dönemi başlıyor.

Ayrıca, geri gidiş astrolojide karma ile ilişkilendirilir. Aile öykünüzle bağlantılı veya bu yaşamda seçimlerinizden kaynaklanan düğümlerle Venüs döngü sırasında karşılaşıp çözümleme ihtimaliniz doğabilir. Tekrar eden tecrübelere çekilirseniz bu ipucu aklınızda olsun, kendinizi yenilemeye özen gösterin.

Hava elementi bir burç olan ikizler terazi ve kova’da doğduysanız veya doğum haritanızda Venüs’ünüz ikizlerdeyse bu daha çok sizin hikayeniz olabilir. Venüs’ün ikizler döngüsü yaşamınızda önemli tecrübelerden geçmeniz için size eşlik edecektir. Değer verdiğiniz şeylere, ikili ilişkilerinize, sosyal çevrenize ve parayla olan ilişkinize karşı yaklaşımınız 9 Ocak 2022’ye kadar bu konu başlığı altında gerçekleşeceğini söyleyebilirim. Kendi hikayenizin baş rolünde olduğunuz keyifli bir yolculuk diliyorum sizlere,

Ay Düğümleri Değişiyor ve Hayat Yeni Kapılar Açıyor

544 1024 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

AY DÜĞÜMLERİ DEĞİŞİYOR VE HAYAT YENİ KAPILAR AÇIYOR

Geri giden gezegenler, gezegenlerin etkileşimleri, Satürn Plüton Uranüs Neptün’ün burç değişimleri, yeniay ve dolunaylar… tüm bunlar esasında bir nokta için çalışır. Bu verileri bir araya getirdiğimizde seçimlerimizin, zamanın ruhu ile uyumlu olup olmadığı hakkında yorumlar getiririz. Gezegen veya herhangi bir sabit bir yıldız olmayan fakat dünyanın ve kişisel yaşamlarımızın nereye doğru aktığı ile ilgili bilgi veren sembolik bir nokta! Ay Düğümleri

Ay’ın ekliptiği kuzey ve güneyden kesmesiyle elde edilen bu iki nokta her 18-19 ayda bir değişir. Usta sörfçülerin büyük dalgalara karşı yüzmek için yönünü değiştirdiği gibi biz de ay düğümlerinin değişimine göre pozisyonumuzu yenilemeliyiz. Onunla birlikte akmak ve yol almak için onun ritmine ayak uydurmalıyız yoksa sörf yaparken kemiklerimiz kırılabilir. Ay’ın ekliptiği kuzeyden kestiği noktaya kuzey ay düğümü (kad), güneyden kestiği noktaya güney ay düğümü (gad) deniyor. İki nokta birbiri ile tam zıt yönde hareket ediyor. Tıpkı yin ile yang, iyi ile kötü gibi. Her birimizin bireysel doğum haritasında bulunan bu noktalar ruhumuzun yolculuğu ile ilgili bilgiler veriyor. Bu ikisi arasında bir denge yaratabilmek hayatımızda da bir denge ve beraberinde ruhsal bir tatmin sağlıyor. Yani buradaki düğümü anlayıp çözebilirsek bir nevi üst bir bilince geçiyoruz. Aynı zamanda Kuzey, yönümüzü çevirmemiz gereken tarafı güney ise dikkatli olmamız gerekenleri işaret ediyor. Güneş ve ay tutulmaları da bu noktaya yakın derecelerde gerçekleşen yeniay ve dolunaylarla birlikte oluşuyor. Aslına bakarsanız bu çok yönlü ve derin bir konu. Şimdi günümüze gelelim ve değişen gökyüzü altında, zamanın ruhunun işaret ettiklerine bakalım.

5 Mayısta KAD İkizlere, GAD Yay burcuna geçiş yapıyor.

İkizler burcu öğrenmek, dinlemek, sağlıklı sorular sormak, kendini ifade edebilmek ve mizah duygusu ile ilgilidir. Öyleyse hayatımıza tatbik etmemiz gereken en önemli şey sormak ve soruşturmak olmalı, merakımızın peşinden gitmeliyiz. Bize sunulan bilgileri kabul etmek yerine hakikatin peşine düşmeliyiz. Ezber bozmak ve alışılmış kalıpların dışına çıkmak zihnimizi aydınlatmanın ve genç kalmanın ilk koşulu. Bildiğini düşünen insan merakını kaybeder, soru sormaz zaten biliyordur, neden uğraşsın ki? Ama dalganın yönü bir şekilde sizi bu yöne doğru itekleyebilir, hemen hayır demeyin. Yaşım geçti, işim çok, sorumluluklarım fazla, param yok, ilgimi çeken bir şey de yok, hem zaten ben bunları daha önce öğrenmiştim, yaptım da demeyin. Sadece gelen zarfı bir açın, bakın, belki içinde yepyeni bir çağrı vardır. Aynı zamanda belli bir konuda sözcü olmak, birilerinin adına konuşmak veya aracılık etmek önünüze çıkan gelişim fırsatlarından birkaçı olabilir. Yazarak çizerek kelimelerin gücünü kullanarak kendimizi daha iyi ifade edebilmenin yollarını aramalıyız. Yeni şeyler öğrenmeye ve öğrendiklerimizi paylaşmaya açık olmak bize avantaj sağlayabilir. Burada dikkatli olmanız gereken en önemli konu ise tarafsız olmak! Taraf olduğunuz anda ve bildiğinizi varsayarak kendinizi kapattığınız anda GAD’ın yani yay burcunun karanlık yanı kapınızda bitebilir. Yeterli veriye sahip olmadan, dinlemeden, anlamadan, görüş almadan sadece kendi bilgi ve doğrularınızdan yola çıkarak hareket ederseniz geriye düşersiniz. Beslenmeden, eğitime, dinden, politikaya, çocuk yetiştirmekten spor yapmaya kadar hayatın her alanında edindiğimiz deneyimler ışığında hareket ediyoruz. Bu deneyimleri (yay) oluşturan ise bilgidir (ikizler).

Yakın çevremizden, ailemizden, okuldan, ilişkilerden öğrendiklerimiz bizi şekillendiriyor. Almış olduğumuz bu form zamanla katılaşıyor. Bazılarımız yeterli esnekliğe sahibiz; ikizler başak yay ve balık burçları doğuştan bu konuda yetenekli. Özellikle aslan kova akrep boğa burçları bu süre zarfında esneklik kazanabilmek için daha fazla gayret göstermeliler. Koç terazi yengeç ve oğlaklar da değişime ayak uydurmaya çaba harcarken şansı yaver gidenlerden. Alışkanlıklarımızı ve inandıklarımızı değiştirmek çoğu zaman bizi zorlasa da şimdi değişim zamanındayız. Bildiklerimiz değişiyor, hayat hızlanıyor. Alışkanlıkları, yanlış inançları yıkmanın zamanındayız. Özellikle 21 Aralık 2020’de Satürn ve Jüpiter’in bir başka hava elementi olan kovada birleşmesiyle birlikte insanlık olarak bir sıçrayış yaşayacağız. Bunun adı bilgi çağı mı olur yoksa dijital devrim mi denir bilemiyorum ama bilginin öneminin artacağı kesin. Biz de bir şekilde değişen çağa uyum sağlamanın kendimize özgü şekilde bir yolunu bulabiliriz.

Diğer taraftan bu geçişi “yin yang” olarak iyi ve kötü şeklinde ele alırsak; işimize yarayan pratik ve sağlıklı bilginin yanında bizi ikileme sokan, güvenilir olmayan bir veri akışına maruz tutulabileceğimizi öngörebiliriz. Söylentiler, yalan yanlış haberler, kaynağı belli olmayan bilgiler, demagojik söylemler, akla mantığa uymayan fakat belli gruplara hizmet eden yayınlarla karşılaşabiliriz. İkizler ve yay burçları; haberleşme medya yayıncılık reklam iletişim eğitim-öğrenim inançlar dinler ile ilgilidir. Aynı zamanda uzakları yakına getiren lojistik turizm ve yolculuklarla doğrudan bağlantılıdır. Bu sektörlerde yeni gelişmelerin doğacağını tahmin edebiliriz. Türkiye haritasında ay düğümlerinin geçiş yaptığı ikizler-yay burçları, 6-12. evlere denk gelir. Bu alanlar; hizmet sektörü, ordu, polis, hastaneler, hapishaneler, devlete ait veya gönüllü yardım kuruluşları, vakıf ve dernekleri kapsar. Özellikle KAD’ın Türkiye’nin 12.evinde hareket ediyor olması; bu konularda kontrolümüzün dışında gelişen olayları gün yüzüne çıkabilir. Gizliden gizliye süren işler-süreçler soruşturmalar, birden bire doğan engeller, zorunlu kısıtlamalar, talihsizlikler, ambargolar gibi öngörmekte zorlandığımız, bu yüzden de yönetemediğimiz ancak olduğu zaman fark edip pozisyon alabileceğimiz olaylarla yüzleşebiliriz. Haziran 2020’de, bu alanda yer alan, Türkiye haritasında halkı, toplumun sağlığı huzuru ile bütçesini anlatan Ay’ın üzerinde bir güneş tutulması gerçekleşiyor. Bu tarih oldukça dikkat çekici. Finansal kurumlar ve ekonomistlerin, ekonomik daralmadan ve büyüyebilecek olan işsizlik rakamlarından bahsettiği bugünlerde, yeni ve daha ciddi önemler alınması söz konusu olabilir. Ekonomik ve sosyal açıdan elimizi kolumuzu bağlayan koşullar iyi yönetilebilirse süreci yenilenerek atlatabiliriz. Kad’ın olduğu taraf bir şekilde zamanın ruhunun bizi çağırdığı tecrübeyi anlattığını hatırlatmak isterim. Toplumsal olarak içinden geçeceğimiz sürecin kolay veya zor olacağını kolektif bilincimiz, seçimlerimiz belirleyecektir.

Bu önemli konuyu, Twitter’da takip ettiğim Dücane Cündioğlu’nun bana ilham veren paylaşımıyla tamamlamak istiyorum. Değişen düğümlerin dünya gündemi ve bireysel hayatlarımızda yaratacağı olası değişimi harika özetliyor. “inancın özü değişmemek, hep aynı kalmaktır, daima eskisi makbuldür. Düşüncenin özü ise sürekli değişmektir, makbul olan hep yenisidir. Gözden geçirilmezse eğer, düşünceler inanca dönüşür ve korunması gerekenle terkedilmesi gereken arasındaki ayrım zamanla ortadan kalkar”. İyi dileklerimle,

Venüs Geri Gidiyor 13 Mayıs-25 Haziran 2020

620 413 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

VENÜS GERİ GİDİYOR 13 MAYIS-25 HAZİRAN 2020

Aşkın ilişkilerin güzelliğin ve paranın gezegeni Venüs, ikizler burcunda geri gitmek için 13 Mayısı bekliyor. Peki, “şimdi neler yapıyor?” diyorsanız bugünlerde hızı oldukça düştü, yerinde sayıyor desem yanlış olmaz. Üstelik yerinde sayarken Neptün’den de açı alıyor. Yanılgıların artabileceği, beklentilerin gerçeküstü şekilde arttığı, bir nevi rüyalar denizinde yüzeceğimiz mayıs ayına giriş yapıyoruz. Düşünceler fikirler diyaloglar havada uçuşabilir. Birilerinin, hiç olmadı evrenin kafasını şişirebiliriz. Eğer sanatla edebiyatla müzikle resimle yazıyla uğraşıyorsanız yani bir şeyler kurguluyor ve tasarlıyorsanız müjde! Rüzgâr tam tersi yönde esiyor, üretmenin tam zamanı. Böyle zamanlarda gerçek hayatta umduğunu bulmak kolay olmaz fakat sanat ve yaratıcılık alanında fırsatlar doğar. İlişkilerde, ortaklı işlerde, parasal yatırımlar ve finans piyasalarında göremediğimiz öngöremediğimiz gerçekler canımızı sıkabilir. Daha dikkatli ve akılcı olmalı, tedbiri elden bırakmamalıyız. O yüzden bir süre, yaklaşık 45 gün, 25 hazirana kadar bizi bu konular uğraştırabilir.

Venüs 18 ayda bir ve her 8 yılda bir 1-2 derece farkla aynı burçta geri gider. Aslına bakarsanız yakın dereceler arasında mekik dokur. Dünyadan bakıldığında Venüs ile Güneş arasındaki yolculuk gözlemlendiğinde ortaya harika bir mandala çıkıyor, görselde kullandığım desen Venüs’ün 6.12.1882 tarihinde başlayarak her 5 günde bir toplamda 2000 kez ölçülmüş rotasıdır. ”Astrolojik Mandala” programı ile oluşturulmuştur. Bu yüzden Venüs Retrolarında resimde olduğu gibi, geçmişe dönmek ve o dönemde neler olduğunu gözden geçirmek, önümüzdeki günler için size avantaj katabilir. Daha derinlere inmek, bu ipucunun üzerine düşünmek isterseniz 2012 ve 2004 yıllarında Venüs ikizler burcunda geri gitmişti, o yıllara bir dönüp bakın. “Hayat hangi konularda sizi bekletti?” ve “hangi konularda fırsatlar getirdi?”, inceleyin.  

Bunların dışında ikizler burcundaki Venüs; yakın ve sosyal çevre, ikili ilişkiler, kardeşler kuzenler ile olan bağlar, internetten alışveriş konuları, kadın sağlığı ve hastalıkları (Zühre=Venüs demektir), kadın bedeni, cinsellik, seyahat-yolculuk planları, para ile olan ilişkimiz, harcama ve biriktirme tarzımız, eğitim-eğitsel işler, fikir sanat eserleri, haberleşme-yayıncılık konularıyla da ilgilidir. Bu alanlarda yeni işlere girişmek, adım atmak ileri ki günlerde sizi tekrara düşürebilir, yorar. O yüzden mümkünse haziran sonuna kadar bu temaları yavaşlatın ki muhtemelen hayat size yavaşlatacaktır. Bazen ısrarcı olur, acele ederiz ya, yapmayın. Bırakın zaman kendi ritminde aksın ve yol alabildiği kadar ilerlesin.

Hava elementinde geri giden Venüs; güzel düşünmek, etkili konuşmak, eğlenceli sohbetler yapabilmek, gülebilmek ve gülümsetebilmek, kelimeleri iyi kullanmak, insanlarla geçinebilmek, orta yolu bulmak, barışçıl bir dil geliştirebilmek, anlaşılır olmak, dili sadeleştirerek kendini ifade edebilmeyi anlatır. Aynı zamanda biraz da çöpçatandır, tatlı dilinin ve pratik zekâsının gücüyle herkesle flört eden biri gibidir. Geri gitme döneminde bu konular, olumlu veya olumsuz, daha çok gündeme gelebilir. Kendinizi ve yakın çevrenizi bu başlıkların penceresinden değerlendirebilir, kendinizi geliştirebilirsiniz. Venüs değer verdiklerimiz ve bireysel olarak değerlerimizle yakından bağlantılıdır. Belki de bazı konularda kafanız karışmış veya karışacak olabilir. Değerlerinizi, değer yargılarınızı yeniden ele almanızı gerektiren karmaşık durumlar içine düşebilirsiniz. Geçmişe ait ilişkiler, geri gelen sevgililer, küstüğünüz ya da kırgın olduğunuz insanlar, dedikodular hatta sizinle ilgisi olmayan ama yakın çevrenizde dönen ve bir şekilde kulağınıza gelen çokça bilgi yumağı içinde zihniniz yorgun düşebilir. “Bayramda sevdiklerimizi görebilecek miyiz?, üniversite sınavı, eğitim takvimi, parasal konular vb. süren ikilemlerden bitkin düşebiliriz. Mantığınız ile istekleriniz çelişebilir. Bu günlerde ihtiyacınız olanı, hayatınızı güzelleştirecek ve kolaylaştıracak olanı aramaya bakın. Malum, “Arayanlar bulamaz; ama bulanlar hep arayanlardır“. Gerçekte duymak ve bilmek istediğiniz nedir ve ne değildir? Belki de susmak size iyi gelebilir. Kelimelerinizi, duygularınızı tartıp biçmek için daha az konuşmaya, sosyal medya kullanımını azaltmaya ihtiyacınız olabilir. Bilgi kirliliğinden uzak durabilirseniz, kendi sesinizi duyabilirsiniz ki bunu duymak çok özeldir. İnsanın kendi içi sesi ve bilge yanıyla karşılaşma anı çok kıymetlidir. Ruhsal açıdan, bunu bir fırsat olarak değerlendirebilirsiniz. Ayrıca enerji astrolojisine göre, ikizlerde geri giden Venüs, bedenimizdeki 2. ve 5. çakraları aktive eder. Üreme üretme hayattan keyif alma ile konuşma ve dinlemeyi anlatan bu iki enerji merkezini temizlemek için basit fakat etkili yöntemler bulun. Örneğin, dans etmek 2. çakrayı olumlu aktive eder. Müzik dinlemek ve zaman zaman ona eşlik etmek de 5. çakrayı olumlu etkiler.

Özellikle 22 Mayıstaki yeniay ile 2-3-4-5 Haziran günleri daha dikkatli seçimlerde bulunun. Genel olarak Venüs’ün geri gitmeye başladığı nokta olan 21 derece ikizlere yeniden ulaştığı 28 Temmuza kadarsa tedbirli ilerleyin. Sevgi dolu sağlıklı günler diliyorum.

Mars Satürn Kavuşuyor, Gerilim Artıyor

676 570 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

MARS SATÜRN KAVUŞUYOR, GERİLİM ARTIYOR

Yeni haftaya ay ikizler burcundayken başlıyoruz. Merak ve hareketlilik içindeyiz. Çok sayıda şey konuşuyor ve duyuyoruz fakat realiteye baktığımızda aslında her şey aklımızın içinde olup bitiyor. Henüz fikir ve sözlerimizi gerçekleştirmek için önümüzde duran engeller ortadan kalkmış değil.Hafta boyunca gökyüzünde önemli hareketlilikler var. 22 Martta kova burcuna geçen Satürn’ün bir misafiri var, Mars.

Kova burcunun ilk derecesinde bugün, 30 Martta bir araya geliyorlar. Bu burç, özgürlükler ve yenilikler ile ilgilidir. Yan yana gelen bu iki gezegen, sınırlayan baskılayan unsurları aşmak için çaba içinde olmanın önemini vurgular. Çoğu zaman bu gerilim yorucudur, hiç bitmeyecekmiş gibi gelir ve insanı depresifleştirebilir. Aynen şimdi olduğu gibi. O yüzden moralinizi ve umudunuzu yüksek tutmanız çok önemli. Kova burcunda gerçekleşen bu birleşim bir yanıyla olumlu bir enerjiyi beraberinde getirdiği için şanslıyız. Bilimsellik ve objektifliği, sağduyuyu koruyabilirsek engelleri aşmanın bir yolunu bulabiliriz. Öyleyse bu etkileşimin, bize bir sıçrayış yaşatacak yeni bir bilgi veya süreci başlatacağını öngörebiliriz.

Diğer taraftan klasik astrolojide Mars ve Satürn kötücüller olarak bilinir. Yan yana gelmeleri iyiye yorulmaz. Dünyanın farklı coğrafyalarındaki insanlar, sağlıklı bir gelecek adına bir süredir hareket etmemeye, hayatlarını gönüllü olarak durdurmaya devam etse de korku ve endişemizi artıran bir nedenin daha ortaya çıkacağını söyleyebiliriz. Dediğim gibi iki uğursuzun bir araya gelişi pek hayra alamet olarak görülmez, illa ki bir konuda kısıtlanmayı ve beraberinde mücadeleyi getirir. Hareket özgürlüğümüzün bir süre daha sınırlanmaya devam edeceğini, sağlığımızın tehdit altında olmaya devam edeceğini söyleyebiliriz. Bunun zaten içindeyiz. Peki başka ne olabilir?

Bu kompozisyona yıkıcı enerjisiyle bilinen Plüton’un, oğlak burcundaki Jüpiter ile 28 Marttan bu yana beraber olduğunu da eklemeliyiz. Ayrıca boğa burcundaki Uranüs de bir köşede Marsın ona doğru gelişini bekliyor. Mars, 1 Nisan’da Satürn’den uzaklaşırken Uranüs’e doğru ilerlemeye başlayacak. 8 Nisan’da doğacak dolunaya kadar yükselen bir gerilim hattı üzerinde gezineceğiz. Durmak zorunda kalan sistemin çarkları içinde sıkışıp kaldık. Bildiğimiz gibi de ilerleyemiyoruz. Bize “evreka, buldum!” diyecek biri veya bir kurum lazım. Fakat o tarih, 21 Aralık 2020 sonrasını bulabilir. Jüpiter ve Satürn’ün kova burcunun ilk derecesinde birleşeceği gün, beklediğimiz sıçramaya doğru ilk adımı attığımız önemli bir gün olabilir. Aynı şekilde 2021 yılının genelinin oldukça hareketli ve yenileyici olacağını söyleyebilirim. Haziran 2020’de ay düğümlerinin ikizler-yay aksına geçip yeni bir tutulma döngüsünü başlatmasıyla hayatımız şimdikine nazaran daha hızlı akmaya başlayabilir. 

Günümüze geri dönersek gökyüzü hareketlerini incelediğimde, bazı güçlerin elindekileri kaybetmemek için süreci olduğundan da fazla zora soktuklarını bu dönemde fark edeceğimizi düşünüyorum. Güç ve iktidarı koruma saplantısı, ülkemizde ve dünyanın çeşitli yerlerinde protestoların artışına neden olabilir. Hatta bazı insanların ölçüsüz ve akılsız davranıp, hasta veya hasta potansiyeli olan insanlara karşı zalimce davrandığını işitebiliriz. İsyanımız ve tepkimiz çeşitli sebeplerle toplumların her tabakasına yayılabilir. Bireysel hak ve özgürlüklerimizin bütünün hayrına kısıtlandığı bugünde, durumun kötü niyetle kullanılmaya başlandığına tanıklık edebiliriz. Sınırlarımızda sınır komşularımızda hareketlilik gözlenebilir. Bir şeyler yapmak isteyebiliriz. Ancak sokağa çıkamıyoruz, nasıl protesto edebiliriz tepkimizi gösterebiliriz ki? İşte bu noktada sosyal medya, elektrik, internet ve iletişim araçlarının özgürce kullanımı konusu dikkati çekmeli. Sistemin izin verdiği ölçüde tepkimizi gösterebiliyor, bildiklerimizi paylaşabiliyor, doğru bilgiye sınırlı bir biçimde ulaşabiliyoruz. 8 Nisan terazi burcundaki dolunaya kadar çekişmenin arttığını söylemek isterim.

Bu tarihe kadar işbirliği yapmanın ne denli zor olduğunu ikili ve sosyal ilişkilerimizde, toplumsal yaşamda tecrübe edebiliriz. Ülkeler ve güç sahipleri arasındaki ikili ilişkiler, çözüme yönelik destekleyici paylaşımlar bu tarihle beraber daha mümkün olabilir. O güne kadar ‘hep birlikte fakat tek başına’ olmaya devam edecek gibi görünüyoruz. Lütfen bugünlerde aşırı risk almayın. Güvenli alanınızda kalın, tedbirle hareket edin. Finansal konuların aşırı dalgalandığı böyle zamanlarda harcama ve yatırımlarda dikkatli olun. Sağlıklı ve huzurlu bir hafta diliyorum.

Danışman Astrolog
Aylin İleri

Hoş Geldin Satürn Kova

750 1000 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

HOŞ GELDİN SATÜRN KOVA

Bugünlerde bireysel ve toplumsal anlamda bir değişim sürecinin içindeyiz, bunu hepimiz yaşıyoruz ve daha ilerisinin olacağını hissediyoruz. Bizi zorlayan şey ise değişim değil, onun zorunlu bir ihtiyaçtan doğuyor olması!

Satürn’ün oğlak burcunun son derecesine geçtiği 10-21 Mart tarihleri, bireysel ve toplumsal özgürlüklerimizin, uluslararası dolaşım serbesti ve ticaretin belirli süreyle devlet tarafından kısıtlandığı, covid-19’un neden olduğu karantina günleri ile eş zamanlı gerçekleşti. Astrolojide Oğlak burcundaki Satürn, devlet-otorite eliyle gelen kısıtlamaları engelleri anlatır. Özellikle bu gezegen burcun son derecesinde ise bu durum bir krize dönüşür, içinden çıkılmaz bir hal alır. Çin hükümeti ülkede başlayan korona virüs salgının ardından 58 milyondan fazla insanın yaşadığı Hubei eyaletini 23 Ocak’ta karantinaya almıştı. 12 Martta Dünya Sağlık Örgütü, Çin’de ortaya çıkan ve pek çok ülkeye yayılan virüsü ‘pandemi’ olarak ilan etti. “Her ülke kamu sağlığını korumak ile ekonomik ve sosyal faaliyetlere yönelik kısıtlamaları en az seviyede tutmak arasında hassas bir denge bulmalı, bunları yaparken insan haklarına da saygılı olmalı” açıklamasında bulundu ve birbiri ardına devletler önlemler almaya başladı. Bunlar olduğu sırada Satürn bu kez 22 Martta özgürlükleri, bireyi-birlikleri anlatan kova burcuna geçiş yaptı.

Şimdilerde kimimizin kendi OHAL’ini ilan ettiği kiminin ise sokağa adımını atamadığı zamanları yaşıyoruz. Aslında hep beraber bu kocaman dünyada birbirimize ne denli bağlı olduğumuza tanıklık ediyoruz. Hiç tanımadığımız, görüp bilmediğimiz, duymadığımız bir yerde bir şeyler oldu. Aynı apartmanda yaşadığımız komşularımızı tanımazken Çin’deki bir virüs nasıl olup da gelip bizi buldu? Neler oluyor dünyada? Hani sınırlarımız vardı, korunuyorduk. Vizeler, askerler, uzak ülkelere gitmek için bindiğimiz araçlar, harcadığımız emek zaman ve paralar. Meğerse birbirimize çok yakınmışız. Taşıyıcı veya hasta bir kişinin 400 sağlıklı bireye hastalığı yayabildiğine inanmakta hala zorlanıyoruz. Bu bizim bildiğimiz alışık olduğumuz bir hız kavramı değil çünkü.

Sarılmak, tokalaşmak, bir yerlere gitmek, birlikte zaman geçirmek, ihtiyaçların için dışarı çıkıp alışveriş yapmak, işe gitmek, çocukları okula uğurlamak… Hayatımızın rutini içinde yer alan her şeye yabancılaşmak zorunda kaldık. Kova burcunun hayata bakışı da biraz böyledir. Bir camın ardından deney odasında neler olup bittiğini izleyen bir bilim adamı gibidir ya da fotoğraf makinesinin arkasından anları yakalayan bir fotoğrafçı gibi. Bulunduğu andaki olayın veya ilişkinin içine tam girmeden gözlemlemeyi sever. Bireysel anlamda sınırları çok kıymetlidir. Herkesle olmak ama herkes gibi olmak istemez çünkü. Farklı olmak ve farkında olmak ister. Bir kimseyi veya topluluğu tanıyıp tanımadığı önemli değildir, onlarla eşit fakat kendine has yetenek ve donanımıyla bilinir, saygı duyulur olmak ister. Bizde bugünlerde hayatın içine giremiyor, dışarda bir yerlerde tutuluyoruz. Bireysel alanımız ile diğerlerinin güvenli alan çizgileri birbirine geçmiş durumda yaşamaya alışmış gibiydik aslında. Özel yaşama saygı, bireysel haklar-özgürlükler, toplumsal normlar, ahlak-vicdan, düşünce özgürlüğü… Tüm bu kıymetli kavramların içinin boşaldığı, çorba olduğu bir düzende hep birlikte sarmaş dolaş yuvarlanırken bir anda durmak zorunda kaldık. Gerçi anlıyoruz ki medeniyet dediğimiz şeyin içi de boşalmış aslında. Bize büyük köklü bir devrim gerek, hazır mıyız? E öyleyse hoş geldin Satürn Kova!

Yunus Emre gibi insan sevgisi ile dolu çok sayıda bilgenin doğup büyüdüğü topraklardan gelen muhteşem bir mirasa sahibiz. Yaratılanı severim yaratandan ötürü, şiirini yeniden okumanızı çok isterim. Evrensellik, hoş görü ve sevgiyi anlatan o felsefeyi. Bizim gibi diğer milletlerin de sahip olduğu harika değerleri zenginlikleri erenleri var. Onları hatırlayıp değişen çağa ayak uydurmanın, umudu yeşertmenin, yeni bir düzen ve yaşam tarzı geliştirmeye çabalamaktan başka yolumuz yok. Evrenselliği sözlükte yer alan bir kavram olmaktan çıkarıp hayatımıza uygularsak zor başlayan değişim heyecanla sürebilir. Yoksa birbirimizi engelleyip, hareket ve düşünce alanlarımızı kısıtladığımız, teknolojiyi dünya ile paylaşmak yerine onun nimetlerini kişisel veya toplumsal çıkarlar içinde kullanmaya devam ettiğimiz zor zamanlara doğru ilerliyor olacağız. Birbirimize yabancılaşacağız.

Bireysel anlamda yenilenmek ve çağa uyum sağlamak için alışkanlıklarımızı yıkmamız gerekecek. Bazılarını değiştirmeye hazırdık ya diğerlerini? Bu zamanda kendi bildiğinizde ısrarcı davranıp, eski tas eski hamamda kalırsanız yandınız. Hızınızı artırmaya bakmalısınız. Geleceği düşünüp hayal kurduğunuz çok olmuştur, şimdi onları geliştirme zamanı başlıyor. Fakat burada altın oran olarak ifade edebileceğim ilkeler var. Bunları aklınızdan çıkarmayın.

Diğerlerinin özgürlüğüne, sınırlarına saygı duymak

Fikir ve paylaşımlara açık olmak

Yeni deneyimlere, uygulamalara açık olmak

Gerçeğe, olan bitene uyum sağlamak

Farkındalık kazanmak

Objektif kalabilmek, kişisel almamak

Bilimi ve insani değerleri önemsemek

Bu gezegen 2023 Mart ayına kadar bu burçta hareket ediyor olacak. İçinde bulunduğumuz durumu derinlemesine incelediğimizde; bireysel hak ve özgürlükler ile toplumsal özgürlüklerin, dünya vatandaşı olmak ile bir devletin vatandaşı olmanın, ulus devlet ile sosyal devlet olmanın farkını vurgulayan deneyimlerden geçeceğimizi öngörmek mümkün. Tüm bunlar olurken değişim gezegeni Uranüs’ün parayı ve sahip olmayı anlatan boğadaki yolculuğunun, finans ve para piyasalarında bolca çalkantıya neden olabileceğini söyleyebiliriz. Değerli ve kıymetli olan, para eden şeylerin değişmeye başladığına tanıklık edeceğiz. Hatta neyi ne ile ölçtüğümüz, değer verdiğimizde değişecek. Özellikle bu iki gezegenin birbiri ile çatıştığı tarihler çok dikkat çekici. Bunlar 2021 yılında 18 Ocak, 17 Şubat, 15 Haziran ve 24 Aralık günlerinde yaşanacak. Daha bir yıl var demeyin zaman ve hız kavramlarının değişiyor olduğunu, uzak ve yakın, öteki yerine farklı tanımlamalar getirmemizin bizim için önemli olacağını unutmayın. Bu süreçte dikkat çeken bir başka gökyüzü hareketi ise, Mayıs ayından itibaren 19 ay boyunca, tutulma burçlarının ikizler-yay aksına kayıyor olması. Bu geçişten yola çıkarak, bilginin öğrenmenin zihinsel olarak uyanık ve aktif olmanın bizlere yeni kapılar açacağını söyleyebilirim. Önümüzü tıkayan tutumlar ise, kibir ve tembellik, yalan-dolan, kişisel sınırları bilmemek, saygısızlık, yargılama, fanatizm, dogmatizm… Yani alışılmışın dışına çıkamamak ve her konuda fikir sahibi olduğuna inanıp öğrenmekten kaçmak.

Gökyüzünde nereye baksam gördüğüm şey aynı, değişim başladı ve bize çok Uzakta değil!

Danışman Astrolog
Aylin İleri

 

2020 yılında ŞANS kapımızı nasıl ve nerede çalar?

860 480 Aylin İleri - Astroloji Danışmanlığı

Güneş sisteminin en büyük en görkemli gezegeni olan Jüpiter, 2 Aralıkta burç değiştiriyor ve oğlak burcuna geçiyor. Yaklaşık 1 yıl boyunca bu burçta hareket edecek olan Jüpiter astrolojide; iyi şansı, fırsatları, büyüme ve genişlemeyi, inançları, kanun ve yasaları, kişisel ve toplumsal anlamda gelişmeyi ifade eder. Bu büyük gezegen yılda 1 kez burç değiştirir ve her sene ilerlemek ve kendimizi yenilemek için bizlere farklı olasılıklar sunar. Yani şans kapımızı yılda bir kez mutlaka çalar! Yeter ki onun gelişini ve bize sunduğu fırsatların nereden gelebileceğini seze bilelim.

Çoğu zaman hayatta belli konularda ısrarcı davranıyoruz, yanlış köşelerde bekleyerek zaman harcıyoruz. Bu bekleyişi ya da eyleme geçme anını, daha verimli ve anlamlı kılmak mümkün. Oğlak burcundaki Jüpiter’in neyi anlatmak istediğini doğru yorumlayarak bir adım öne geçebilir, zamanın ruhunu yakalayabiliriz.

En net ifadesiyle oğlaktaki Jüpiter bizleri “yetişkin” olmaya davet ediyor. Kişisel sorumluluklarımızı üstlenmek, davranış ve seçimlerimizin sonuçlarını göğüslemek, hedeflerimiz doğrultusunda emek ve çaba sarf etmek, yetinmeyi bilmek ve israftan kaçmak, aşırı iyimserlik yerine temkinli ve ölçülü olmak. Kısacası bu sene elle tutulur ve hayata geçirebilir hedefler peşinde koşanlar şansı yakalayabilecek. Ensemizi kalınlaştırmaya, kendi işimizi kendimiz yapmaya bakmalıyız. İçimizdeki cevherin ortaya çıktığı zamanlar daha çok böyle dönemlerdir. Az kaynakla fakat çokça emek ile başkalarının göz ardı ettiği veya değer vermediği fikir veya beceriler üzerinde çalışarak, içimizde yatan altın madenine ulaşırız.

‘İyi de şans bunun neresinde’ dediğinizi duyar gibiyim. Engelleri aşan, adım adım ilerleyen, sabır ve gayret içinde olan insanın şansa ihtiyacı yok mudur sizce? Hepimizin yolumuzda ilerlemek ve hayatta doyuma ulaşmak için biraz inanca biraz da şansa ihtiyacımız var. Yıl boyunca sistematik ve disiplinli yol alan, riskleri görüp temkinli yol alanların yanında Jüpiter duruyor olacak. Kurtarıcı olan da şansımızı yaratan da biziz aslında! 26 Aralık 2019 güneş tutulması ile 2020 Temmuz ayındaki yeniay ve dolunay sırasında bu desteğin oldukça aktif olacağını söyleyebilirim. Aynı zamanda Jüpiter’in Pluto ile gökyüzünde birleşeceği Nisan Haziran ve Kasım ayları çok kıymetli. Öyleyse sizin için önemli görüşme ve girişimleri, adımları bu tarihlere yakın zamanlarda gerçekleştirmeye bakın. Ajandanıza bu tarihleri not edin.

Tüm bu bilgilere ek olarak kendi doğrularımız ve ilkelerimiz ile çevre ve toplumun dayattıkları arasında yıl boyunca gidip gelebiliriz. Toplumsal olarak banka sigorta ve finans piyasaları, önemli şirketlerin yöneticileri ile ilgili yozlaşmaya tanık olacağız. Madencilik, sondaj ve kazı çalışmaları sırasında enteresan bilgi ve kaynaklara ulaşacağız. Bunları korumak ve geri kazanmak için savaş vereceğiz. Sağlıklı bir yetişkin, edindiği tecrübeler sonucunda kendini ispatlayan kurallara, değer ve inançlara, ilişkilere, siyasi görüşlere hayatında yer verir. Öyleyse yıl içinde ön yargıdan ve çıkar ilişkilerinden uzak olan, bakış açısını yenileme gayretinde olanlar daha şanslı olacak diyebiliriz. Şansınız neşeniz kısmetiniz yıl boyunca gani gani olsun dilerim. Yorumları yükselen burcunuza göre okuyarak, Jüpiter’in size sunacağı ilerleme fırsatlarının nerede olacağını öğrenebilirsiniz.

Yükselen Koç: iş yaşamında fırsatlar ve ağır sorumluluklar var. Ev ve iş yaşamı arasında dengeyi iyi kurabilirseniz, terfi alabilir, önemli sıçramalar yaşayabilirsiniz. Sektörel değişiklikler, üst düzey yöneticiler ile kurduğunuz güçlü ilişkiler, bildiğiniz sırlar, geliştirdiğiniz öneri ve projeler, eğitim ve seyahatler yolunuzu açabilir. İş ve özel yaşamınızda öğrenecek ve kendinizi güçlendirecek çok şey var.

Yükselen Boğa: uzaklar sizi çağırıyor. Yurt dışı yabancılar seyahatler yolu ile yeni fırsat ve kaynaklara ulaşabilirsiniz. Bu sene ne bildiğinizden çok ne bilmediğinize odaklanın, hoş görülü ve ön yargısız seçimlerde bulunun. Medya yayıncılık reklam işleri eğitsel uğraşlarda önünüz açık. Yol almak için hem kendi içinizde hem dış dünyada kararlı bir savaş vermeniz gerekiyor.

Yükselen İkizler: ortak paylaşımlar, kaynaklar sizi çokça uğraştırabilir. Aynı zamanda asıl zenginlik de burada! Toprak, miras, banka ve sigorta işlerinde elimden gitti ya da buradan bir şey çıkmaz dediğiniz konular sizi yanıltabilir. İsraftan uzak olabildiğince adil bir tutum içinde kaynaklarınızı yönetmeye ve paylaşmaya bakmalısınız. 2020 yılı krizler ve problemlerle baş etme yönetme yılı olacak gibi görünüyor.

Yükselen Yengeç: ikili ilişkilerden öğreneceğiniz çok şey var. Eş dost ortak veya ilişki içinde olduğunuz insanlarla olan paylaşımlarınızda daha açık cesur olmaya, kendinizi açmaya bakmalısınız. Her birimizin aydınlık yanında karanlık tarafları da vardır. Onlarla baş etmek ve keşfetmek için ilişkileriniz sizin aynanız olacak gibi görünüyor. Bir şeyleri sürdürmek istiyorsanız onları dönüştürmeye, geri kazanmaya bakmalısınız. Ortaya muazzam bir cevher çıkabilir.

Yükselen Aslan: 2020 de en çok çalışan çaba harcayan yepyeni bir düzen kuranların en başında aslanlar var. Hem iş hem özel yaşamınızda sorumluluklarınız artıyor. İş veya ev değiştirmek, sistem kanun ve diğer insanlarla rekabet etmek… tüm bunlarla bizzat kendiniz başa çıkmak zorunda kalabilirsiniz. Sanki bir evin ana iskeletini ellerinizle kuruyor ve düzenliyor gibisiniz, bittiğinde çok güzel olacak. Sağlığınıza diş kemik ve iskelet sistemine yıl boyunca özen gösterin, spor yapın, iyi beslenin.

Yükselen Başak: eğer çocuğunuz varsa işiniz gücünüz o olabilir. Onu sınavlara hazırlamak, önüne çıkan engelleri aşmasında destek olmak veya ilişkinizdeki sorunları çözmek için yol kat edebilirsiniz. Evli değilseniz uzun süreli ve beraberinde yükümlülükleri de olan bir aşk ilişkisi yaşayabilirsiniz. Diğer taraftan yapmaktan keyif aldığınız ama başaramam iyi olur mu bilemiyorum dediğiniz bir ilgi alanı ile çokça meşgul olabilirsiniz. Asıl cevher burada gizli, yaratıcılığınız ve üretkenliğiniz bu sene zirve yapıyor, pes etmeyin!

Yükselen Terazi: hayatlarını yeni baştan kuruyorlar. Bu; yeni bir yere taşınmak, yeni bir iş kurmak veya işe başlamak, bazı insanları hayatınızdan uzaklaştırmak, yas tutmak şeklinde kendini gösterebilir. Böyle zamanlarda seçilmiş bir yalnızlık içinde olmayı tercih ederiz. Sadeleşmek, içe dönmek, psikolojik danışmanlık almak veya aile üyeleriyle dertleşmek çok iyi gelir. Yeniden doğacak ve kendini keşfedecek olanlar arasında ilk sıralardasınız 2020 yılında.

Yükselen Akrep: düşünce ve akıl yürütme tarzınız değişiyor. Söyleyecek çok sözünüz görüşünüz var fakat söyleyemiyor hareket edemiyor gibisiniz. Kendi düşüncenizi seslendirmekten korkuyor çekiniyor olabilirsiniz. Kurallarınızı prensiplerinizi kendinizi anlatma biçiminizi yenilemeye bakın. Bunun için eğitim almak, bolca yazmak belki belli bir konuda eğitim veya danışmanlık vermek söz konusu olabilir. Yakın çevrenizdeki insanlar ile bir söz savaşına girmek yerine kendi doğrularınız doğrultusunda seçimler yapıp yol almaya bakın. Eğitim aşamasında olan için bu yıl zorlayan belki de depresif bir ruh haline iten sınav ve hocalarla mücadele içine girebilirler, pes etmeyin.

Yükselen Yay: 2020 yılında parasal konularda ve harcamalarda tasarruflu olmaya bakın. Sizin için kıymetli olan, katma değer yaratan belki de henüz gün yüzüne çıkmamış projelerin peşine düşebilir iş kurabilirsiniz. Sanki gizi bir yeteneğin ya da formülün peşinde gibisiniz. Geleceğinize yatırım yapıyorsunuz. Bu yıl parasal konular çok ama çok önemli. Sizi güçlendirip yükseltebileceği gibi elinizdekileri kül edebilir. İşin sırrı ölçülü riskler almak ve çok çalışmaktan geçiyor.

Yükselen Oğlak: enerjinizi imajınızı yenilemek, insanların size duyduğu güveni güçlendirmek için kullanabilirsiniz. İnsanların size danıştığı, öneri ve fikirlerinizi sorduğu bir yıl sizi bekliyor. Güçleniyorsunuz lakin bu gücü iyi kullanmaya bakmalısınız. Etik değerler, alışkanlıklar, doğru yanlışlar bu sene daha da çok anlam kazanıyor hayatınızda. Kimlerin hayatına dahil olmak ve kimleri hayatınıza katmak istediğiniz konusunda iyi düşünün. Kişisel olarak genişlemek ve ilerlemek, dış dünyaya açılmak için iyi bir sene. Sağılık kontrollerinizi de atlamayın.

Yükselen Kova: yıl içinde elinde kazma kürekle dolaşıp aradığını bulmak ve ortaya çıkarmak için en çok siz çalışacaksınız. Belki de dış dünyada aradığınızı bulamayacak kendi içinizde bir dünya zenginlik ve huzur ile karşılaşacaksınız. Sanki üzerinizde ağırlık yapan ağır bir kabanı atmak üzeresiniz. Başkaları için yapabileceğiniz önemli adımlar da olabilir. Yardımseverlik çalışmalarında bulunabilirsiniz. Bir şekilde yıl boyunca özveri gayret ve fedakarlık içinde olacaksınız gibi görünüyor. Böyle zamanlarda şimdi ’de kalmak çok kıymetlidir. Bazen hayat bize yön verir, bir kapı açar veya kapatır, biz ne kadar uğraşsak da olduramayız. Anda kalın, ne gelecekte ne geçmişte! Böylece kapı açıldığında orada olabilirsiniz.

Yükselen Balık: sosyal çevreniz ve hayalleriniz değişiyor. Bu biraz, ne umdum ne buldum, hikayesine benziyor. Ortak bir çalışma veya birliktelik içinde olduğunuz insanları bir elemeden geçirmeniz gerekebilir. Ortak paydada olmadığınız ya da daha önce neden karşılaşmadık dediğiniz çok sayıda insanla temas içindesiniz. Sadece kendiniz için değil diğerleri içinde, bir el birliği, ortak bir hareket veya çalışma içinde olabilir, katkı sağlayabilirsiniz. İlişkiler ve işbirlikleri sizi güçlendiriyor, bu gücü iyi kullanın.

Aylin İleri,
Danışman Astrolog